GELECEKTEYİZ; ŞİMDİ!..

Yıl, Jüpiter ile Neptün’ün uyumlu açılarıyla başladı. Bildiğiniz gibi her iki gezegen de Balık burcunun yöneticileri. Dolayısıyla, yeni yılın ilk ayının başlangıcına Balık temaları hakim oldu. Balık burçlar kuşağındaki son burç ve son evin (12. Ev) sahibi. 12. ev bir döngüyü bitirmek, tamamlamak, yeniye hazırlanmakla ilgilidir. Uzun ve zahmetli bir yol kat ettikten sonra bu alana adım attığımızda biraz yalnız kalmak ve gürültü patırtıdan uzak, kendimizi dinlemek isteriz. İçimize yönelmek bilinçaltından taşan konuları görmemizi sağlar.  Geçmiş deneyimlerimizi gözden geçirir, eksiklerimizi, hatalarımızı fark ederek duygusal ve ruhsal düzeyde kendimizi gelişime açarız. Yaşamın iniş çıkışlarından endişe ve korku duymak yerine kendimizi daha büyük bir plana, yüksek bilince açmamız gereken alandır burası.

BU AYIN GETİRDİKLERİ
Artık eskiye ait ne varsa hepsinin sonuç ve sorumluluklarını anlamış olarak geride bırakıp, adeta bir yeniden doğuşla yepyeni bir döngüyü başlatmaya hazır olmamız gerekir. Yaptığımız hatalara bakıp kendimize acıyarak, yapamadıklarımız için başkalarını suçlayarak kurban veya kurtarıcı olmayı mı seçeceğiz, yoksa gerçeklerle yüzleşme yürekliliğini gösterip bilincimizi yükseltme yoluna mı gideceğiz? Çözülüp kendini bırakma, teslimiyet, kabullenicilik ve nihayetinde kendini aşma... Bu yıla başlarken, işte bu müthiş enerjilerle haşır neşiriz! Bir şeylerin sonuna geldik, yeni bir gelecek için hazırız ve gelecek şimdi hüküm sürmeye başlıyor hayatlarımızda!

Balık’ın yöneticilerinden Neptün halen Kova’da ve 4 Nisan 2011’de Balık’a geçene dek Kova’daki ilerleyişini sürdürecek. O zamana dek geleceğe yönelik projelerimiz, organizasyonlardaki yerimiz ve arkadaşlıklarımızla ilgili düzeltmek istediğimiz konular varsa, gözden geçirmek için uygun bir zamana girdik. Besleme, büyütme işlevi olan Ceres’in de Kova’ya girmesiyle birlikte sosyal çevremizi ve arkadaşlıklarımızı genişletmek isteyeceğimiz, etrafımızdaki farklı çevre ve kültürden insanlarla daha rahat diyalog içerisine girebileceğimiz bir süreçteyiz artık.

YILIN İLK GÜNEŞ TUTULMASI
4 Ocak’ta bu yılın ilk Kısmi Güneş Tutulması’nı Oğlak’ta deneyimlemezden hemen önce, Venüs ile Neptün kare açı yaparak ilk zorlayıcı tetiği çekmiş oluyor. Bu tetikleme zamanlaması nedeniyle tutulma ile açığa çıkacak enerjinin temellerini de oluşturacak. Değer sistemlerimizi, kendi değerimizi, parasal konuları, ilişkilerimizi ve işbirliklerimizi sorgulayarak  bu konulara yaklaşım tarzımızın bizi ne kadar mutlu edip etmediğini gözden geçirmemiz gerektiğini anlıyoruz. İlişki ve parayla ilgili konularda belirsizlikler, anlam veremediğimiz durumlar içindeysek huzursuzluğumuz artabilir. Yanlış anlamalar, anlaşılmalar, kafa karışıklığı yaratan enerjilere açık olduğumuz bir gündeyiz. Serinkanlı ve gerçekçi olmaya çalışalım. İstesek de istemesek de, kaçınmaya çalıştığımız, sıkıntı yaratacak konularla ilgilenmemizi gerektiren durumlarla karşılaşabiliriz.

11:03’te 13 derece ile Oğlak’ta Yeniay fazında gerçekleşecek tutulma Avrupa, Kuzey Afrika ve Asya’nın bir bölümünde izlenebilecek. Tutulma en belirgin ve etkin olarak İsveç’te görülebilecek. Tutulma hatlarının geçtiği ülke ve şehirlerin yanı sıra diğer ayrıntılı bilgileri geçen haftaki yazımda bulabilirsiniz.

GEREKEN ADIMLARI ATMALIYIZ!
Yeniay gelecekle ilgili hedeflerimizi saptamak için iyi bir zamandır. Ama aynı zamanda bazı unsurların henüz çok net olmaması, hatta gizlenmesi anlamına gelebilir. Oğlak’ta gerçekleşen tutulma, kariyer hedeflerimiz ile duygusal ihtiyaçlarımızın uyum içinde olması gerektiğine dikkat çekiyor. Kendi yaşamımızın sorumluluğunu üstlenip, ne kadar korksak veya güvensizlik hissetsek de, kendi istediğimiz gibi, içimize sinen bir hayat sürmek için gereken adımları atmaya başlamalıyız.

Aynı gün 14:53’te Jüpiter ile Uranüs Balık burcunda  enerjilerini birleştirecekler. Hemen ardından Venüs önce Uranüs, ardından Jüpiter ile etkileşim içinde olacak. Bu üçüncü ve 8 Haziran ile 19 Eylül 2010 kavuşumlarının sonuncusu olacak. Bu tarihler civarında bizi yeni başlangıçlara sürükleyebilecek önemli ve beklenmedik gelişmeler ortaya çıkabilir. Koşulların değişken ve çalkantılı olması sarsıcı gelebilir ama, sezgiselliğimizin de aynı oranda yükselmesi, hatta bazı gerçeklere birdenbire uyanabilmemiz mümkün. Yepyeni fırsatlarla da karşılaşabiliriz, mevcut durumlarda da değişiklikler yaşanabilir.

İstikrarsızlık salt para ile ilgili konularda ve seyahatlerde değil, hava şartlarında da kendisini gösterebilecektir. Beklenmedik sel, fırtına gibi doğal afetlerle de baş etmek durumunda kalabiliriz.

YAY BURÇLARI DAHA COŞKULU VE NEŞELİ
7 Ocak’ta Venüs’ün Yay’a girmesiyle birlikte ilişkiler, para ve değer duygumuz ile ilgili konularda iyimserlik, neşe, sosyallik, yeni bakış açılarına, alternatiflere açık olma, büyük resmi görebilme gibi özellikler hakim olacak. Sevgi ve ilişkilerde daha hoşgörülü ve farklılıkları kabullenir durumda olabileceğiz. Katı prensiplerle yargılayıcı ve kendimizi daha üstün tutan bir tavır sergilememeye, kendi değerimizi abartmamaya çalışalım. Yay’ın en belirgin gölgelerinden olan abartıyı, Venüs’ün temsil ettiği beş duyu ile ilgili her konuda gösterme eğilimimiz var. Zevke, keyfe, müsrifliğe yatkınız. Macera ve özgürlük arzumuz bizi yeni yerler keşfetmeye, seyahatlere yöneltebilir. Yabancılarla yapılacak işler veya medya, basın, yayın ile ilgili konular gündeme gelebilir. 5 Şubat’a kadar devam edecek bu etki, Yay burçlarının enerji ve coşkusunu artıracaktır.

10 Ocak civarında gördüğümüz rüyalar oldukça önemli. Bilinçaltının arzularını bilince taşıyan Merkür, rüyaların ve sezgiselliğin temsilcisi Neptün ile etkileşim içinde olacak. Sembolik veya haberci nitelikte pek çok rüya görme ihtimalimiz var. Rüyaları bütün ayrıntılarıyla hatırlayamıyorsak da, bizde bıraktığı duygusal tortuyu değerlendirelim. Şu anda bize çok anlamlı gözükmeyen pek çok şey süreç içinde çok şey ifade edebilecektir. Önemli imzalar atarken de gerçekçi ve tarafsız bir şekilde durumları değerlendirmeyi ihmal etmememiz gerekir.

KARARLARI UYGULAMA ZAMANI
11 Ocak karışık enerjileriyle herhangi bir konuda bizi kararlar almaya, hatta bağlayıcı imzalar atmaya savurabilir. Ancak gözden kaçırabileceğimiz hususlar bunların zaman içerisinde değiştirilmesini getirecektir.. İlişkilerimizde, iletişimimizde sorunlar yaşıyorsak, bunları tartışıp çözümler bulmak açısından da pek uygun bir günde olduğumuz söylenemez. Dolduruşa gelip çabuk sinirlenme, sonradan pişman olacağımız sözler sarf etme ihtimalimiz var. Bugün Merkür, önce Uranüs ve ardından Jüpiter ile zorlayıcı açı içerisinde olacak. Kendimize veya bizim dışımızdaki koşullara fazlasıyla güvenip bazı önemli hususları gözden kaçıracak şekilde davranma veya diğerlerinin düşüncelerinin etkisi altında kalma eğilimimiz var.

2010’u kapatırken gördüğümüz rüyaların benzerlerini görmeye başlamamız da söz konusu. O dönemde bazı kararlar alıp henüz uygulamaya koyamamışsak, şimdi tam zamanı!

12 Ocak Mars’ın Uranüs ile uyumlu açıda olduğu bir gün. Pek çok şeyin üstesinden gelebilecek bir enerjiyle yüklü olmakla birlikte; dikkatsiz, telaşlı ve odaklanmakta zorlanabilecek, dağınık bir durumumuz var. Sakin ve telaşsız davranmak bizi hata veya ufak tefek kazalardan, sakarlıklardan koruyacaktır.

MERKÜR OĞLAK’TA…
Merkür 13 Ocak’ta Oğlak burcuna girecek. Normalde bu konum zihinsel disiplin ve odaklanma, düşüncelerde ciddiyet ve kuralcılık, kariyer ve yaşam yolunda, elde edilmesi istenen başarılarla ilgili projeler için gayreti getirse de, bu kez Mars’ın Jüpiter ile açı içinde olması durumu bir miktar değiştirecek. Fazla iyimserlikle üzerinde pek düşünmeden konulara atlamak, başarılı olmak istediğimiz konularda gerçekçi bir yaklaşım sergileyememek gibi gölgeler hissedilebilir. Oğlak’taki Merkür ile iyimser yönlerimizi gerçekçi taraflarımızla dengeleyebilme imkanına sahip olabileceğiz. Başarılar ancak böyle gelebilecek.

18 Ocak’ta Merkür Plüto ile kavuşum içerisine girecek. Zihnimiz daha derin ve sondajcı çalışacak. Gerçeğin peşinde, bizi tatmin edecek yanıta ulaşana dek sorgulamalar yapacağız. Söyleyeceğimiz sözler diğerleri üzerinde iz bırakabilecek türden bir etki ve güce sahip olabilir. İkna edici türden konuşmalar için çok müsait bir gündeyiz. O nedenle konuşma şeklimize, kendimizi sözel olarak nasıl ifade ettiğimize dikkat etmemiz iyi olur. Bu konumun yıkıcı yönleri inatçılık ve sabit fikirlilik olarak gözükebilir. Düşüncelerimiz yanlış temeller üzerinde gelişiyorsa, yıkıcı sonuçlar getirebileceğini bilelim. Aynı enerjiyi yılbaşından önce 5 Aralık 2010’da yine deneyimlemiştik. Daha derin bir anlayışa götüren bilinçte derinlik, kişisel gelişim ve buna bağlı olarak meseleleri psikolojik boyutuyla da ele alabilme imkanına sahibiz. Ne kimsenin üzerine gidelim, ne de diğerlerinin bizim üzerimizde zorlayıcı baskı kurmasına izin verelim. Geçtiğimiz Aralık ayında belki de bu yoğun ve baskıcı iletişim şeklimiz yüzünden kendimizi tam olarak ifade edemedik veya dinletemedik. Şimdi bu hataları düzeltme şansına sahibiz.

BU SEFERKİ DOLUNAY İLE BİR DÖNEM GERİDE KALIYOR!
19 Ocak 23:22’de Oğlak’taki Güneş ile Yengeç’teki Ay Dolunay fazını oluşturacaklar. Hayatımızda hangi yolda nerede ne şekilde ilerlemeye çalışıyorsak, onun sonuçlarıyla karşılaşacağımız bir döneme giriyoruz. Dolunay, Yengeç-Oğlak aksının son derecesinde oluşurken, Balık burcunun yine son derecesindeki Jüpiter ile açı içerisinde olacak. Böylelikle bir devri geride bırakıp yeni bir döneme geçmenin heyecanı içinde olacağız. Bir orb sonra, 22 Ocak’ta, Jüpiter artık Koç burcundaki serüvenine başlayacak. Ev, aile, duygusal ihtiyaçlar ile yaşam yolu ve kariyer arasında dengeyi tutturmanın keyfiyle başarılarımızı kutlamaya hazır olalım!

ÖZGÜRLÜK, ÖZGÜNLÜK, TOPLUMSALLIK; GÜNEŞ KOVA BURCUNDA!..
20 Ocak
12:19’ta Güneş bu kez Kova burcuna giriş yapacak. Kendine özgü yöntemlerle düşünüp hareket eden, sıra dışı, zeki, entelektüel, insanlığı ileriye taşıyacak ilginç ve yenilikçi düşüncelere sahip, buluşçu, uzak görüşlü Kovalar’ın zamanı başlıyor şimdi! Mesafeli yakınlıklar kurması öte yandan büyük küçük, her kesimden insanlarla diyalog içine girebilmesi, ikilemleri, en büyük akıl olduğuna inanan tavırları, kurulu düzenlerde rahat etmeyen özgür ve isyankar ruhları, salt değişiklik adına şok eden davranışlar sergilemeleri ve harika fikirler üretip uygulamaya koyamayan yönleri ile bir ay boyunca, artık onlar etkin ve dikkat çekiciler. 


JÜPİTER KOÇ’TA…

22 Ocak bu ayın en önemli tarihlerinden. Jüpiter, yukarıda belirttiğim gibi,  ikinci kez Koç burcuna giriyor. Jüpiter 6 Haziran 2010’dan 9 Eylül 2010’a dek Koç’ta ilerledikten sonra tekrar Balık’a dönmüştü. 4 Haziran’a dek artık Koç’ta yolculuğunu sürdürecek ve ardından Boğa’daki serüveni başlayacak. Kendi kişisel hayatlarımızda olduğu kadar tüm dünyada bu enerji değişikliğinin yansımalarını gözlemleyeceğiz. Daha atak ve cesur kararlar almamız mümkün.

6 Haziran ila 9 Eylül 2010 arasında Jüpiter Koç burcundan geçerken dünyanın pek çok ülkesinde (Pakistan vb.) sel baskınları veya yangınlar (Rusya’da ormanlar)  yaşanmıştı. Ateş enerjisi bizi çabuk tetikleyen, biriktirilmiş kızgınlıkları bir küçük kıvılcımla harlı bir ateşe döndüren bir özelliğe sahiptir. Bu süreçte biraz dikkatli, kontrollü olmaya çalışmamız, enerjimizi yapıcı işlere yöneltmemiz gerekecek. Kim olduğumuzu, ne yaptığımızı, niçin yaptığımızı mercek altına alıp kendimizi daha gerçekçi ve tarafsız bir şekilde tanımaya, keşfetmeye çalışalım. Yıkıcı bir öfkeye sahipsek nedenleri ve onu ortaya koyma şekillerimiz üzerinde düşünelim.

23 Ocak itibariyle Venüs Satürn ile uyumlu açı içerisine giriyor. Finansal durumumuzu, ilişkilerimiz ve ortaklıklarımızı daha iyi bir şekilde götürebilme şansına sahibiz. Korkularımızın ve önyargılarımızın bizi kısıtlamasına izin vermemeliyiz. Ay’ın Uranüs ile karşıt açısı bu durumları tetikleyebilir.

SATÜRN GERİ GİTMEYE BAŞLIYOR!
Satürn 27 Ocak itibariyle 13 Haziran’a kadar sürdüreceği bir geri gitme öyküsü yaşatacak bize. Kişisel hayatımızda, işimizde, kariyer hedeflerimizde, evlilik veya beraberliklerimizde geçmişte yaşanan bazı durumlarla tekrar karşılaşıp şimdiki aklımız ve bilinç düzeyimizle nasıl tepki vereceğimiz sınanabilir. Hatalarımızdan gereken dersleri aldık mı, sınıfı geçtik mi geçmedik mi anlayacağız!

Toplumsal bağlamda tüm yönetimsel birimlerde yapılanmaların gündeme geleceği bir dönem olacak. 

BİTİRİRKEN…
Ocak ayı hayatımızı, kişisel veya profesyonel anlamda gözden geçireceğimiz, ihtiyaçlarımıza uyacak bir şekle sokmak durumunda olduğumuz  bir ay olacak. 

Hepimize kolay gelsin! Esen kalın.

 

 

 

anneoluncaanladim.com'u ziyaret etmek için tıklayın
Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE