RÜZGÂRIN HİKÂYESİ

Çok geçmeden asıl mucizenin, bu ülkedeki bürokrasiyi, dar kafalılığı ve at gözlüklüleri geçmek olduğunu anladı. Ama bu güruh Atamer'in daha Talas yıllarından edindiği inatçılığı ve memleket sevdasını bilmiyordu.

 

Elinizdeki kitap bu mucizeyi anlatıyor.

 

Rüzgâr zaman zaman sert esip fırtınalar yaratırken, kimi zaman meltem olup serinletirken, artık elektrik olup bizi aydınlatıyor. Bu iki rüzgâr da meltemlerden, fırtınalardan geçip bir hikâye oldular. Artık dördüncü kitabıyla okurla tekrar buluşan Metin Atamer'in kaleminden.

“Hem benim için, hem ülkem için, hem de oğlumun dileği olduğu için, bu konuya girmek gerektiğini düşündüm. Karşılaştığım bunca zorluğun nasıl üstesinden gelindiğinin anlatıldığı satırlardan, her okurun kendini bulacağı maceralar ve mitolojik hikâyeler bu kitabın bir başka yönüdür. Okurken üzerinde çok düşündüğüm bir cümle vardı; Bir Azeri piri olan Abdolfazl Mostafavi‘nin söylediği bir cümle: “Adama ben yemek ısmarladım” deyip gururlanma, “adam beni insan yerine koydu da benimle yemek yedi” de.”

 

Yazan: Metin Atamer
Yayınevi: Yeni İnsan Yayınevi

 

 

anneoluncaanladim.com'u ziyaret etmek için tıklayın
Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE