TÜRKİYE’NİN ACI GERÇEĞİ: ÇOCUK İSTİSMARI

Son bir hafta içinde yürekleri derinden sarsan çocuk istismarı haberleri yağdı haber merkezlerine. İlk haber Siirt’ten geldi: 4 ilköğretim öğrencisi kız çocuğu 100 kişinin tecavüzüne uğramıştı. İkinci ve aralarında en sarsıcı olanı da yine aynı yerden Siirt’ten geldi. Bu kez istismarcılar da, istismar edilen hatta hayatını kaybedenler de çocuktular... Herkese “Nereye gidiyoruz?” sorusunu en acı şekliyle sorduran bu olayların nedeni neydi peki?..

 

SİİRT 1. OLAY
İlköğretim öğrencisi H.T. (14), ablası S.T. (16) ile birlikte kendilerine tecavüz eden onlarca erkeği şikayet etti. Sonunda olay yargıya taşındı. 100 erkek sorguladı, 16’sı tutuklandı, 25’i gözaltında. İstismarcı listesi oldukça kabarık: Arasında okulun müdür yardımcısından kızların sınıf arkadaşlarına, Siirt’in tanınmış ailelerine mensup esnaftan hacı dedelere kadar aralarında güvenlik ve emniyet mensuplarınında bulunduğu 100 erkek!

Savcılık ve Emniyet, “gizli soruşturma” gerekçesiyle bilgi vermiyor. Mütecavizlerin isimlerini öğrenmek için konuşulan şehrin sakinleri, hatta parti il başkanları, bildiklerini anlattıktan sonra, “Beni görmedin, seninle hiç konuşmadık” demeyi ihmal etmiyordu gazetecilere. Onlara göre Siirt’in adı kötüye çıkmamalıydı. Siirt halkına göre bu olay gizli tutulmalıydı.


ÇEMBER GİDEREK BÜYÜDÜ

H.T. (14) ile 4 arkadaşının rehberlik öğretmeniyle konuşmasıyla başladı. Kızların anlattığına göre, okulun müdür yardımcısı Fahrettin Kuzu, kendilerine tacizde bulunuyor, cinsel ilişkiye zorluyordu. Rehber öğretmen, hemen diğer müdür yardımcısıyla konuştu ve olay polise yansıdı. Emniyet ve Savcılık araştırmayı derinleştirdikçe H.T. ile ablası S.T.’nin 2 yıldır süren trajedisi ortaya çıkmaya başladı. Abla S., 5’inci sınıftayken tecavüze uğradı. Korkudan sesini çıkaramadı. Esnaf arasında kulaktan kulağa yayılan durumuyla birlikte tacizci ve tecavüzcü sayısı arttı. Hiçbir talebe “hayır” diyecek gücü olmadı. Geçen yıl okulu bırakmak zorunda kaldı. Esnaf, H. büyüdükçe ona da ablasına baktığı gibi bakmaya, aynı taleplerde bulunmaya başladı.

TECAVÜZCÜ SINIF ARKADAŞLARI
Kızların ifadeleri doğrultusunda aynı sınıftan yaşları 14 ile 16 arasında değişen 7 erkek öğrenci de gözaltına alındı. Yaşları küçük olduğu gerekçesiyle serbest bırakılan bu 7 erkek öğrenci hakkında savcının itirazı üzerine yeniden tutuklama kararı çıktı.

 

SİİRT 2. OLAY
Siirt’te ikinci tecavüz vakasında kurbanlar bebek, zanlılar çocuk: Sekiz YİBO öğrencisi bir kızın çıplak resimlerini çekti ve “Bize çocuk getir” diyerek kıza şantajda bulundular. Kız, 2 ve 3 yaşındaki iki kuzenini eliyle tecavüzcülere verdi.

Yaşları 13-14 arasında değişen henüz çocuk olan sekiz erkek öğrencinin akıl almaz suçlarını duyunca tüm Türkiye ayağa kalktı. Bu vahşet hem iki bebeğin ölümüne hem de 8 çocuğun canavarlaşmasına işaret ediyordu. Pervari ilçesindeki Atatürk Yatılı İlköğretim Bölge Okulu’nda (YİBO) okuyan 13-14 yaşlarındaki 8 erkek öğrenci, çıplak fotoğrafını çekip şantaj yaptıkları kızdan ‘kendilerine çocuk getirmesini’ istedi. 15 yaşındaki kız, bu kişilere biri 2 diğeri 3 yaşında iki kuzenini teslim etti. 8 öğrenci 3 yaşındaki kızı tecavüz edip boğdu, 2 yaşındaki erkek çocuğu da tecavüzün ardından ölüme terk etti.

Üstelik, tüm bu olaylar haberin yapıldığı 2010 Nisan’ında değil tam 1 yıl önce yaşanmıştı. YİBO öğrencilerinin savcı talimatıyla gözaltına alındığı bilfirildi. Ancak bu haberlerden sonra gelen bir açıklama en az yaşanan olay kadar korkunçtu: Siirt Valisi, “Çocuklar tutuklu değil, ailelerinin yanındalar” dedi. Savcı, “Hala dava açılmamış mı? Bilmiyorduk” dedi.
Ve esas şok sözler Pervari Belediye Başkanı’ndan geldi: “Çocuk oyunuydu bu... Pervari küçük, hepimiz akrabayız. Olayı kapattık gitti kendi aramızda. Kapattık diye kaymakamsız, savcısız ve emniyetten habersiz yapmadık. Onlarla beraber yaptık.”


Olaylar gizlendi, kapatıldı, üstü örtüldü ama bu çürük kokusunu durduramadı tüm bu çabalar. Toplum içeriden çürüyordu... Fatih Çekirge’nin de dediği gibi tüm bu söylenenler doğruysa sadece o bebeklere, çocuklara değil, hukuka da tecavüz ediliyor... Hem de en yetkili kurumlar tarafından...

ESKİDEN 15 GÜNDE 1’Dİ, BUGÜNSE...
Bakırköy Prof. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi Adli Psikiyatri Kliniği uzmanlarından Psikiyatrist Dr. Can Ger, yaklaşık 1 yıldır cinsel suçlarda artan sayıda olgulara bilirkişilik hizmeti verdiklerini bildirdi. Antalya’da düzenlenen sempozyumda, Adalet Bakanlığı verilerine göre cinsel suçlarla ilgili 2006 yılına kadar karara bağlanan 18 bin 33 davada mağdur sayısının 22 bin 936 olduğunu kaydeden Ger şunları söyledi: “Her cinsel saldırının açığa çıkmadığı düşünülürse, ne boyutta bir toplumsal ruh sağlığıyla karşı karşıya olduğumuzu anlayabiliriz. Eskiden 15 günde 1 iken, bugün günde en az 1 olgu mahkemeler tarafından bize gönderiliyor.” 

Bu iki olayın ardından Manisa’da 14 ve 16 yaşındaki iki kız çocuğunun ve 16 yaşındaki bir erkek çocuğun fuhuşa zorlandığı haberi geldi. Kendileriyle cinsel ilişkiye girdikleri tespit edilen 31 kişi gözaltına alındı.
    
Yetmedi, İstanbul’dan da geldi bir çocuk istismarı haberi: Büyükçekmece’de gözaltına alınan 7 şüphelinin 16 yaşında bir genç kızı evlenme vaadiyle kandırıp alıkoyduktan sonra zorla fuhuş yaptırdıkları iddia ediliyor.
 
İddiaya göre şüphelilerden A.D. 16 yaşındaki genç kızı 8 ay önce evlenme vaadiyle kandırdı, Çatalca’da bir evde genç kıza tecavüz ettikten sonra da S.S. adlı şüpheliye teslim etti. 3 ay süresinde Kumburgaz’da bir evde alıkonulan genç kız fuhuşa zorlandı. B. Z.’nin ifadesinde fuhuşa zorlandığını, rızası dışında 25-30 kişi ile ilişkiye girdiğini söylediği öğrenildi. “Çocukların cinsel istismarı, fuhuşa aracılık ve fuhuşa yer temin etmek” suçlamasıyla haklarında işlem yapılan 7 şüpheli adliyeye sevk edildi.

 


 


anneoluncaanladim.com'u ziyaret etmek için tıklayın
Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE