TUĞÇE’NİN ANNESİ BENİM!

Minik Tuğçe`nin gerçek annesinin kim olduğu tartışmaları uzun zamandır sürerken, koruyucu anne Sibel Alaş, “Bunca yıl nerdeydiler! Tuğçe’yi ben büyüttüm” diyerek isyan ediyor.

Yıllar önce çocuklarını Sosyal Hizmetler Kurumu’na “evlatlık verilmemeleri” şartı ile teslim eden Gülcan Göçer, çocuklarını almak için ortaya çıkınca küçük kızı Tuğçe’nin koruyucu ailesi Sibel Alaş- Zeki Aköz çifti ile karşı karşıya geldi.

9 yıl önce Çocuk Esirgeme Kurumu`ndan aldıkları Tuğçe`yi evlat edinebilmek için Bakırköy Aile Hukuk Mahkemesi`nde daha önce dava açan Alaş, “biyolojik anne” olarak hitap ettiği Göçer`i çocuğuna sahip çıkmamakla ve şöhret olmak amacıyla bu yola başvurmakla suçluyor. “O çocuğa ben baktım. Dünyaya getiren anne hiçbir şekilde arayıp sormamıştır? Hayatımı ona adadım.. Hastalığında ben yanındaydım. Herşeyi ile ilgilendim, okuma-yazmayı ben öğrettim. Tapusu bende olsa ne olur olmasa ne olur, biz zaten anne-kızız” diyerek, kızına olan sevgisini ve bağlılığını haykırıyor.

Biz de sanatçı Sibel Alaş’ı öpüyor ve “Yanındayız” diyoruz. Çünkü, annelik emek demektir. Sevgi, ilişki, güven, bağlılık demektir. Bugüne kadar Tuğçe’yi düşünerek çocuk doğurmayı bile reddeden Alaş’ın yakın zamanda hukuk savaşını da kazanacağına inanıyor, güzel kızı ve kocasıyla mutlu bir yaşam diliyoruz.