İKİNCİ KADIN OLMAK!..

Erkeklerin, evlilikteki cinsel hayatı bir süre sonra sıkıcı bulmaları ya da kendilerine olan güvenlerini arttırmak üzere tercih ettikleri metresler, içinde bulundukları durumu çok farklı yaşayabiliyorlar: Kimi eş ve çocukları sineye çekip evliliği bozmamak adına arada bir görüşmeyi kabulleniyor, kimi girdiği karışık durumun bir sonucu olarak adeta ikinci eş oluyor ve hatta evlilik dışı çocuklar yapıyor.


Araştırmalar erkeklerin “metres”’ kelimesini seksle özdeş gördüklerini söylerken, metreslerin zeki, güler yüzlü ve sorun çıkarmayan yapısına işaret ediyor. Eşlerin artık birbirlerini boğan tavırları ve iletişimdeki eksiklikleri de ikinci kadınların var olma nedenleri arasında. İkinci kadınlar, çoğu zaman erkeğe eşinden daha yakın ve arkadaş gibi davranıyorlar ve paylaşım arttıkça vazgeçilmez olabiliyorlar.

METRESLİĞİN DE KURALLARI VAR
The Guardian gazetesinde Victoria Griffin adeta metreslerin sözcülüğünü yaptı. “Metres” adlı kitabın yazarı Griffin, metresliğin kurallarını şöyle dile getirdi:

- Metres, bir adamın karısının tamamlayıcısı demekti. Asla klişe biri olmamalıydı. Asla sevgilisinin yılbaşında ya da doğum gününde kendisiyle birlikte olacağı hayallerine kapılmamalıydı. Ve tabii ki asla kıskanmamalıydı.

- Bu araştırmayı yaparken elbette neden böyle ilişkiler yaşadığımı, neden böyle biri olduğumu da anladım. Özgürlüğüme çok düşkündüm, bir aile ve çocuk fikri beni çok korkutuyordu. Hep yanımda olamayan, ama benimle beraberken de başka hiçbir şey düşünmeyen biri idealdi. Bilinçli olarak böyle birini aramamıştım elbette, ama bilinçaltım beni buna yönlendirmişti. Bazen kendimi yuva yıkıcı olarak görüyordum, yani evli bir kadın ile adamın ilişkilerini zayıflatıyordum. Bir müddet sonra yasak olanı daha da çok sevmeye başladım. Evlilikte cinsel hayat sıkıcı olur. Ne de olsa yasak olan yatakta da çekiciydi.


- Şu an 34 yaşındayım ve hiç evliliği düşünmediğim gibi tam olarak bana ait bir sevgilim de olmadı. Olacağını hissettiğim zamanlarda da hemen ayrıldım. Araştırmalarımda birçok metres kadının evli sevgililerinden çocuklarının olduğunu gördüm, fakat bu bana çok uzak. Çünkü böylece ilişkiyi bitirmeniz de güçleşir.

ASLA KARISIYMIŞ GİBİ DAVRANMA!
Victoria Griffin, metresliğin bir ilişki seçimi olduğunu dile getirirken ekliyor; “Metresliğin en önemli kuralı şudur: Asla onun karısıymış gibi davranmaya çalışma. Asla onu ev telefonundan arama, mektup gönderme. O karısını eleştirmeye başlasa bile, sen asla buna kalkışma. Yani evliliğe zarar vermeye çalışma.

Metresler asla bir eşin yerine seçilen kişiler değildir, tam tersine onlar da bir nevi eştir. Ben şahsen yalnız yaşamayı seviyorum, birçok ilişki yaşamayı seviyorum, evde oturup gömlek ütülemek istemiyorum.”

YASAK AŞK DAHA ÇEKİCİ
Çoğu kişi erkeklerin yasak aşka olan düşkünlüğünün önlenemez sonucu olarak görüyor metresleri. Ancak işin diğer tarafında evlenmeyi, çocuk yapmayı kısacası özgürlüğünden ödün vermemeyi seçtiği için bu gibi ilişkiler yaşamaya alışık kadınlar da var.


EŞLER İKİNCİ KADINI SİNEYE ÇEKMİYOR!

Geçtiğimiz hafta ‘cadıca’da yer verdiğimiz eski milletvekili Halil Ürün’ün eşi Esma Ürün de ikinci kadın konusunda şöyle demişti:

“Eşimin 6 yıllık beraberliği var. Uzun zamandır seziyordum, sordum ama sürekli inkar etti. 35 yıllık evliyiz. Daha önce elle kolla sözlü şiddet vardı. Ama ben ‘Düzelir’ diyordum. İkinci kadın çok onur kırıcı. Sineye çekemedim. ‘Ya o, ya ben’ dedim. Sonunda iş çığırından çıktı. Dayak olayı, ayrılmak istediğim için oldu. İkinci evlilik Allah’ın emri değil. Ruhsatı emir gibi kullanmaya çalışanlar var. Ben kararımı verdim. Geri dönmeyi düşünmüyorum.”


METRESLİK TARİHİ
Tarih boyunca kralların, padişahların, prenslerin eşleri dışında birlikte oldukları kadınlar bazen devlet yönetiminde bile söz sahibi olmuş ve büyük krizlerin, skandalların başrolünde kendilerini bulmuşlar.

Kraldan daha çok sözü edilen, Louis XIV'in metresleri Monaco prensesi, Athénaïs de Montespan ve Madame de Pompadour tarihteki yerlerini aldılar. 19 yy.’da Madam de Pompadour, ölümüne kadar, hem kralı hem de Fransa’yı kontrol etti. Bel soğukluğu hastalığına yakalanınca Versailles Sarayı'nı ve metresliği bırakmamak için, kralın seks ihtiyaçlarını karşılayacak genç bir kız buldu ve eğlence ihtiyacını karşılamaya devam etti. Şarkı söyleyip piyano çaldı, operalar söyledi, sevdiği yemeklerle doğru şarabın sunulması gibi kralın zevki sefa içinde yaşamasını sağladı.


Madame de Pompadour’a yaptıklarına karşılık sınırsız politik güç verildi ve Prusya'ya karşı 7 yıl savaşlarını yönetimi kendisine bırakıldı. Athénaïs de Montespan ise 13 yıl metreslik yaptı ve kraldan 8 çocuğu oldu.

Prens Charles ve Diana vakası da buna bir örnek olsa gerek. Prensin metresi Camilla Parker Bowles’in Galler Prensesi Leydi Diana ya tercih edilmesinin altında neler vardı? Camilla’nın güler yüzlü, neşeli ve zeki duruşundan sık sık bahsedildi. Kim bilir belki eşte bulunamayan başka özellikler ve niceleri…


Metresler tüm bu zorlukları boşa çekmemişler. Kral ya da prense hizmetinden dolayı yılda ortalama 200 milyon dolara varan gelirin yanı sıra, maaş, mücevher ve sarayda ikamet etme hakkına sahip oldular...


ENTRİKALARIN BAŞ ŞAHİDİ!...
Krallara eşlerinden daha yakın olmayı başaran metresler bunun meyvelerini toplamakta gecikmediler. Yapılan en gizli toplantılardan ve kapalı kapılar ardında yaşananlardan ilk onların haberi oldu. Arkalarında bir kitap, günlük ya da mektuplar bırakarak söylenmemiş gerçekleri açığa çıkararak tarihe hizmet ettiler.

Osmanlı’da da durum pek farklı değildi. Harem başlı başına vazgeçilmez bir Osmanlı geleneği olmuştu. Üstelik kutsal sayılmış ve haremdeki cariyelerin eğitimi ve becerileri için hocalar tutuluyordu.


anneoluncaanladim.com'u ziyaret etmek için tıklayın
Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE