YILDIZ ÇAKAR
yildiz@anneoluncaanladim.com
Bebek beyninin yapısı

Bebeklerde göz temasını reddetmenin sıkıntılı bir duruma verilen klasik bir tepki olduğunu biliyor muydunuz? Bebekler konuşamadıkları için beyinlerinde neler olup bittiğini anlamak çok güçtür. Uzun yıllar süren bebek gözlemleri bize bazı kriterlerin bebek hakkında daha etraflı bilgi verebileceğini gösteriyor.

Altı aydan bile daha küçük bebekler yüz ifadelerini anlamlandırabiliyorlar. Bebeklerle ilgili bilgi toplamada genel yöntem yüz ifadelerini ve beden dillerini gözlemlemek ve anlamlandırmak olarak biliniyor. Bu bilimsel bir yöntem olamaz diye düşünülebilir. Ama onlarca yıldır araştırmacılar çeşitli deneme yanılmalarla gözlem yöntemlerini geliştirdiler. Çeşitli uyaranlara bebekler tutarlı olarak nasıl tepkiler veriyorlar? Belli bir objeye ne kadar uzun bakıyorlar? Hangi uyaran onların bir objeye uzanmasını sağlıyor? Neler onları irkiltip geri çekilmelerine neden oluyor? Teknoloji ilerledikçe beyin elektriğini ölçen EEG, lazer cihazı ile göz takibinin hassas ölçümü ve daha sonra ileri Manyetik Rezonans MRI aletleri kullanılmaya başlandı. Tüm bu yöntemler beynin içinin daha iyi anlaşılmasını sağlamıştır.

Bebekler birinci doğum günlerine yakın sosyal duyarlılıklarını dikkat çekecek kadar arttırırlar. Çevrelerine çok duyarlı olurlar; empati, kıskançlık ve düş kırıklığı hissedebilirler. Çevrelerindeki insanların bakışlarından onların ne düşündüğüne dair çıkarımlar yapmaya başlarlar. Washington Üniversitesi’nden Prof. Andrew Meltzoff’a göre, başkalarının bakışlarını anlamak başkalarının zihninden geçenleri anlamak demektir.

GÖZ TAKİBİ
Prof. Meltzoff göz takibi araştırması ile binlerce bebeği incelemiştir. İnsanların gözünün içine bakarak onların bir adım sonra yapacakları davranış öngörülebilir. Bebeklerin bile bu konuda çok başarılı oldukları görülmüştür. Bu şekilde bebekler kendi kültürlerinin uzman bireyleri olarak gelişebiliyorlar. Bu beceri 10-11 aylar arasında beliriyor. Bu sadece bebeğin sosyal ve duygusal gelişimini göstermiyor aynı zamanda ilerideki dil gelişimi ile de ilgili bir fikir veriyor. Bu araştırmaya göre, gözle takip edemeyen ve göz kontağı kuramayan çocuklar ilerde dil gelişiminde gecikebiliyorlar.

Bebekler çevrelerine uyum sağlamak için gereken belli yetilerle dünyaya geliyorlar. Bu yetiler belli zamanlarda olgunlaşıyor. Erken deneyimler bebeğin beynini biçimlendiriyor. Bazı temel bölgeler önce olgunlaşıyor.

Bu bölgelerin ilki bağlantı kurmadır. Bebek beyni ilk günlerde gerektiğinden fazla bağlantı yani snaps üretir. Daha sonra kullanılmayanlar elemine edilir.

İlk altı ayda beynin gücü artar ve zihin süreçleri çok sayıda görevi yerine getirme yetisi kazanır.

GÜVENLİ BAĞLANMA
Daha sonra 4. aydan başlayarak yüzleri tanıma yetisi gelişir. Bu yeti yabancı ile annesini ayırmaya ve güvenli bağlanmaya yarar.

Sırada annesinin sesini ve bazı sözcükleri tanımaya yardım eden bellek gelişimi vardır. 5-6 yaşına kadar gelişimini tamamlar.

Dil gelişimi ilk 6 ayda çok hızlıdır. 6 ayda bebeklerin çoğu tüm dillerin temel seslerini algılayabilirler. Bu yetenek ana dilini öğrendikçe 1 yaşına kadar kaybolur.

Zihinsel imgeler oluşmaya başlar yani bebek orada bulunmayan nesneleri ve kişileri anımsamaya başlar.  8. ayda annesinin bulunmadığı ortamlarda huzursuz olmaya başlaması bu nedenden olur.

Duygusal denetim de yavaş gelişir ve bir yaşında duygusal denetleme başlamıştır. Bu gelişim ergenlik yıllarına kadar devam eder.

Stanley Greenspan’a göre belli yaşlarda aşılması beklenen sosyal, duygusal ve nörolojik kilometre taşları vardır. Bu kilometre taşlarını zamanında aşamayan bebekler ileride konuşma ve akademik öğrenmede zorlanabiliyorlar. Bu yüzden annelerin ve çocuk doktorlarının çok dikkatli olmaları gerekiyor. Minik bebeklerin duygusal tepkileri daha incelikli bir şekilde gözlemlenerek birçok sorun öngörülebilir ve gereken önlemler alınabilinir. Örnek: Utangaçlık.

Aşağıda yukarıda bahsedilen bebeğin başkaları ile ilişkilerini izleyen duygusal ve sosyal kilometre taşlarını açıklayan örnekler bulunmaktadır.

DUYGULAR AÇISINDAN KİLOMETRE TAŞLARI:
Korku ve hoşnutluk gibi duygular doğuştan başlayarak yaşanır.

3 aylık olunca duygularda açılma olur ve ani tepkiler gelişir ve çevrelerinde gülen insanlara ilgi duyarlar.

5-6 aylık olunca duygular çeşitlenir. Dış dünya daha çok ilgilerini çeker. Neşe, düş kırıklığı, şaşırma duygularını yaşarlar.

10 aylık yakınlarının neye ilgi duyduklarını anlamak için onların bakışlarını izlerler.

18 aylık rol yapabilir, karşı koyma davranışı sergileyebilirler. Daha karmaşık duyguları yaşamaya başlarlar.

SOSYAL BECERİLER AÇISINDAN KİLOMETRE TAŞLARI:
Başkaları ile oynamak öğrenilmesi gereken bir süreçtir.

3 aylık bebekler anneleri farklı sesler çıkarır, farklı yüz ifadeleri gösterirlerse dikkatle bakarlar.

5-6 aylık sevdiği insanlarla birlikte olmaktan mutlu görünürler.

10 aylık dikkat çekmeye çalışır kucağa gelmek isterler.

18 aylık gereksinimlerinin karşılanması için yardım talep ederler. Annelerinin elinden tutar ve istek belli ederler.

BEBEĞİN GELİŞİM DÖNEMLERİNİ DESTEKLEMEK İÇİN NE YAPMALI?
Bu gelişim dönemlerini desteklemek için ne yapmalı? Bebekle nasıl oynanmalı?

Aşağıda bebeğiniz uyanıkken uygulayabileceğiniz ve 15-20 dakika sürecek aktiviteler bulunmaktadır.

3 aylık bebeklerle: Bak ve dinle oyunu. Yüzünüzü sağa sola oynatarak bebeğinizle konuşun ve onun dikkatini çekmeye çalışın.

5-6 aylık bebeklerle. Gülücük oyunu. Bebeğinizi güldürmek için sözcükler ve çeşitli yüz ifadeleri bulun.

10 aylık bebeklerle: Eğlenceli taklit oyunu. Bebeğinizin çıkardığı sesleri ve yüz ifadelerini izleyip aynısını yapmaya çalışın.

18 aylık bebeklerle: Birlikte çalışma oyunu. Çocuğunuzun yardımınıza gereksinim duyacağı bir sorun yaratın; en sevdiği oyuncağı da yanında olsun. Birlikte oynayarak sorunu çözün ve bol bol konuşun.

Tüm bu bilgiler ışığında öncelikle sakin olun! Biraz ağlaması ya da anne baba tartışmasına bir iki kere şahit olması bebeğinizin zarar gördüğü anlamına gelmez. Bebekler ve çocukların en temel gereksinimleri bire bir iletişim kurmak ve sevgi görmektir. Çocukların sosyal, duygusal ve akademik yaşamının temelini anne-babası ile kurduğu sıcak iletişim, ilk sohbetler, ilk göz göze gelmeler, karşılıklı gülücükler ve cıvıldamalar oluşturur. Siz çocuğunuzun keyfine varırken o da sağlıklı bir şekilde gelişir.

Yazarın Diğer Yazıları
- Babanın çocuk için önemi ve değeri!
- Çocuğun yaratıcı düşünmesi ve davranması nasıl desteklenir?
- Çocuğun benlik gelişimi
- Özgürce oynayan çocuğun farkı
- Anne karnından itibaren müzik
- Hareket etme özgürlüğü olan çocuklar
- Büyükanne ve dedelerin önemi
- Erken çocukluk çağında sosyal ilişkiler
- Çocuk duygusal kriz yaşadığında ne yapmalı?
- Dil gelişimi ve okuryazarlığa geçiş
- Etkin öğrenmenin önemi
- Okul öncesi çocuklarda düşünme
- Etkin öğrenme üzerine temel düşünceler
- Tüm duyularla öğrenmenin önemi
- Bebeklerde Aktif Öğrenme
- Mutlu olmak için ne gerekir?
- Bebek beyninin yapısı
- Stresin bebek gelişimi üzerindeki etkileri
- Beyinde değişim nasıl sağlanabilir?
- Öğrenme kolaylaştırılabilir mi? “Değişmez olan tek şey değişimdir”
- Öğrenme aceleye getirilemez!
- Çocukları yuvaya nasıl hazırlayalım?
- Anaokulu nasıl olmalıdır?
- Çocuklar zor durumlarla nasıl baş edebilir?
- Babalar çok önemlidir!
- Anne giyinmek istemiyorum!
- Çocuklar neden öykü ve masallara bayılırlar?
- Küçük çocuklar ve televizyon
- Çocuklar ve çizgi kahramanlar…
- Çocuklarda sembolik düşünce ve hayali oyun
- Çocuğum yuvada nasıl oyun oynuyor?
- Çocuklar ve oyun
- İlk yıllar: Bebeğiniz gelişiyor
- Küçük çocuklarda bağlanma süreci:
- Erken çocukluk çağı karakterimizi ne kadar belirliyor?
- “Anne Olunca Anladım” ailesine merhaba!
anneoluncaanladim.com'u ziyaret etmek için tıklayın
Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE