Müzik duyguları harekete geçirir ve anne karnından başlayarak tüm canlıların yaşam alanında hep vardır. Anne karnında bile bebekler müzik ve seslere tekme, dönme gibi hareketlerle tepki verirler.

Doğumdan sonra tüm yaşam boyunca müzik herkesi çok etkiler. Müziğin melodisine göre bebekler hareketlenir ya da uykuya dalarlar. Yürümeye başlayan bebekler artık kendilerine özgü müzikal sesler üretmeye başlarlar. İlk şarkılar iki veya üç notalıdır. Daha sonra müziğe uyarak hareket etme başlar, sonra da kendileri müzikal sesler çıkarmaya başlarlar ve basit müzik aletlerini çalmak isterler. Dil becerileri geliştikçe şarkıları çok daha iyi söyler hatta kendi şarkılarını yaratabilirler. Müzik kişinin içinde bulunduğu kültür ve gelenekleri taşır ve müzik bakımından zengin ortamlarda her çocukta doğal olarak bulunan müzikalite ortaya çıkar.

Evde ve okulöncesi ortamlarda çocuklar etkin olarak müzikle karşılaşırlar,  müziği duyumsarlarsa birer müzik sever ve hatta müzik yapımcısı olarak gelişebilirler.

MÜZİĞİ KEŞFETMEK!
High Scope Vakfı’nda müzik danışmanlığı yapmış olan Elizabeth Carlton’a göre; müziği keşfetme, melodi geliştirme ve basit müzik aletleri çalma ayrı ayrı desteklenebilir.
Müziği keşfetmek müzik eşliğinde hareket etmek, sesleri tanımak ve şarkı söyleyen sesi incelemek şeklinde olur. Yani müziğe uyarak dans etmek çok erken çağda başlar. Küçük çocuklar müziğe tüm bedenleri ile eşlik ederler. Bu konuda yetişkinler çocuklara çok geniş bir müzik dağarcığı sunabilirler. Klasik, caz, marş ya da vals ve tango gibi müzikler çocukları çok etkiler. Müzik aletleri de müziğin kaynağını oluşturan nesneler olarak çok ilgilerini çeker. Çocuklar dinledikleri müziğin ritmine uygun olarak yavaş ya da hızlı hareketlerle eşlik ederler.

Çocuklar çevrelerinde çeşitli sesler duyarlar ve bunları tanımaya başlarlar; yağmurun, rüzgârın, fırtınanın sesi, uğultusu; kuşların cıvıltısı, ayak sesleri, anahtar sesi, kapı gıcırtısı gibi. Okul öncesi çocuklar temsil etme yetenekleri gelişmekte olduğu için çevrelerindeki sesleri dinleyip tanıdıkları seslerle eşleştirmeyi çok severler.

MÜZİK POTANSİYELİ NASIL GELİŞİR?
Çocuklarımızın içindeki müzik potansiyelini nasıl geliştirebiliriz?

Evde olsun yuvada olsun sadece dinlemeye ayrılmış sessiz zamanlarınız olsun.  Çocukların ilgisini çeken seslere duyarlı olun, örneğin dışarıdan itfaiye aracı geçerken çocuklarınıza zaman tanıyıp onların aracın geçişi ile ilgili yorumlarını dinlemeniz önemlidir.

Çocuklarla evde ya da yuvada sesi tahmin etme oyunları oynayabilirsiniz.

Küçük çocuklar oyun oynarken dramatik oyunlarda seslerini değiştirerek kullanırlar. Çocukların kendi seslerinin güçlerini ve genişliklerini tanımaları için destekleyin. Çocukların şarkılarını dinlemek, kullandıkları melodileri kabul etmek onları şarkı söylemeye teşvik edecektir.

Çocukların müzikten zevk alması çok önemlidir, onlarla birlikte şarkı söylemek onlardaki birlik duygusunu destekleyecektir.

Bir işi ya da faaliyeti yaparken siz güzel bir şarkıyı mırıldanmaya başlarsanız çocuklar da size eşlik ederler. Onlar şarkılara hareketle eşlik etmeye bayılırlar. Önce hareketleri göstermek sonra müzik eklemek çok daha iyi olur. Çocuklar zaman içinde kendi şarkılarını da üretmek isteyeceklerdir.

EVDE MÜZİK KÖŞESİ
Evinizde bir müzik köşesi yaratmaya ne dersiniz?

Çocukların İstedikleri zaman kullanabilecekleri müzik aletleri çok hoşlarına gider. İlk akla gelen aletler davul, tef, çıngırak, zil, ksilofon, çelik üçgen olabilir. Evinizin bir köşesini müzik köşesi olarak düşünebilir ve okul öncesi çocuklar için müzik aletleri bulundurabilirsiniz. Yuvalarda ve evlerde kırabileceği endişesi ile bu tür aletler hep çocukların erişemeyeceği yerlere yerleştirilir. Hâlbuki çocukla birlikte müzik yaparken müziğin kulağa hoş gelmesi için yapıldığı anlatılabilir. Hafif vuruşlarla güçlü vuruşların nasıl farklı olduğuna dikkat çekilebilir. Çok büyük bir gürültüye dönüşmedikçe evde onların müzik yapmasına izin verilmelidir. Çocuklar kendi yaptıklarından daha çok öğrendiklerine göre böyle bir olanak onların müzik bilgisi için çok önemli bir fayda sağlayacaktır.

Günlük yaşamda birçok aktiviteye müziği ekleyebilirsiniz. Müzik, dans ederken, dur-başla oyunlarında, masal anlatırken ya da okurken, geçiş zamanlarına hazırlanırken kullanılabilir.

MÜZİK YAŞAMDIR!
Unutmamalıdır ki müzik tüm yaşamımızdadır, onu sadece ses olarak düşünmeyelim. Matematik, ritim, ölçü, duygu, konuşma hatta okumada müzik bulunur. Müziğin ilerde çocukların konuşma okuma, hatta edebiyatla ilgilenmesini bile doğrudan etkilediğini bilelim.

O zaman önümüzdeki kış günleri çocuğunuzla bol bol müzik dinleyip, şarkı söylemeniz için fırsat oluşturabilir. Kitaplardaki duygu dolu satırları, ritimli şiir, manzume ve tekerlemeleri hak ettikleri müzikal tonlamalarla okuyun. Çocuğunuzun nasıl keyif aldığını ve müzik ve müzikal olanla nasıl farklı ilgilendiğini göreceksiniz.

Ailecek yapacağınız konser ve tiyatro gezileri de sizlere ayrı bir tat verecektir.

Bol müzikli günleriniz olsun!