|
|||
Küçük çocuklarda bağlanma süreci:
Ailelerde ve yuvalarda nasıl desteklenir? Geçmişte en yakınlarınızla olan ilişkinizi hatırlayın! Nasıl iletişim kuruyordunuz? Kendinizi şimdiki ve geçmişteki “ben”inizle karşılaştırdığınızda ne gibi benzerlikler ve farklılıklar buluyorsunuz? Tüm bu soruların temelini Bowlby (1969)’nin geliştirdiği “Bağlanma Teorisi”ne dayandırabiliriz. Araştırmalar, bağlanmanın her zaman ve her durumda eşit gerçekleşmediğini gösteriyor. Bazı durumlarda ortaya çıkabilen güvensiz bağlanma; çocuğun bakım veren kişiye, çoğunlukla annesine aşırı yapışması; ya da yabancıları annesine tercih etmesi; ya da kararsız bir şekilde hem yapışma, hem ayrılık kaygısı, hem de annenin geri dönüşü ile sakinleşememe şeklinde kendini gösterebilir. GEÇ KALMADINIZ! Okul öncesi eğitim kurumlarına gelen çocukların yaşı gün geçtikçe daha küçüldüğünden bu konuda erken çocukluk çağı pedagojisi, çocuk yuvalarının da uygulamalarda “Bağlanma Teorisini” gözönünde bulundurmasını öngörüyor. ANAOKULLARI VE KREŞLER NE YAPMALI? Çocuğun ihtiyaç duyduğunda her zaman yanında olabilecek duygu ve ilgilerini gözeten, öğretmenin varlığı; Böyle bir yuva ortamında bir alt değiştirme basit bir bakım değil, bir etkileşim fırsatı olarak görülür. Kişiliğine ve özeline saygı duyulur. Çocuğa dokunurken, kucaklarken güven ve sağlamlık hissettirilir. Çocuğa bölünmemiş bir dikkatle yaklaşılır, sözsüz ve sözlü mesajlar, beden dili ve göz teması çok önem kazanır. Yavaşlık ve özen için daima zaman vardır. YUVALARIN KESİNLİKLE KAÇINMASI GEREKEN NOKTALAR İSE... Başarılı, sabırlı ve iyi bir alıştırma süreci yuva yaşantısının temel taşıdır. Çocuklar bu şekilde yuvayı ve öğretmenlerini güvenli bir üs olarak tanırlar. Ebeveynler ve küçük çocuklarla çalışan öğretmenler kendi erken çocukluk geçmişleri ile yüzleşip, kendilerini tanıma fırsatı bulabilirlerse, çocuklara daha etkin bir şekilde destek olabilirler. Kendi ihtiyaçlarının farkında olan yetişkinler, çocukların gereksinimlerini de daha iyi anlayabilirler. Bu süreçte iyi ilişkiler, devamlılık, kararlılık ve tutarlılık çok yardımcı olacaktır. Karşılıklı yaşanan gerçek duygular çocuğun gelişimine emsalsiz bir katkı sağlar. Ayrıca yuvaların kendilerini aileler için bilgi kaynağı olarak hazırlamaları ve bu bilgileri olabildiğince geniş kitlelere iletmeleri de en önemli görevleri arasındadır. Bu uzun yazımı kendinize sorabileceğiniz, içe bakış yapabileceğiniz bazı sorularla sonlandırıyorum. Siz çocuğunuzla güvenli bir bağ oluşturdunuz mu? Büyüdükçe güvenle sizden ayrışmaya ve bireyleşmeye doğru yol alıyor mu? Ona nasıl bakım verdiniz, şimdi bağımsızlığını nasıl destekliyorsunuz?
|
|||
Yazarın Diğer Yazıları | |||
- Babanın çocuk için önemi ve değeri! - Çocuğun yaratıcı düşünmesi ve davranması nasıl desteklenir? - Çocuğun benlik gelişimi - Özgürce oynayan çocuğun farkı - Anne karnından itibaren müzik - Hareket etme özgürlüğü olan çocuklar - Büyükanne ve dedelerin önemi - Erken çocukluk çağında sosyal ilişkiler - Çocuk duygusal kriz yaşadığında ne yapmalı? - Dil gelişimi ve okuryazarlığa geçiş - Etkin öğrenmenin önemi - Okul öncesi çocuklarda düşünme - Etkin öğrenme üzerine temel düşünceler - Tüm duyularla öğrenmenin önemi - Bebeklerde Aktif Öğrenme - Mutlu olmak için ne gerekir? - Bebek beyninin yapısı - Stresin bebek gelişimi üzerindeki etkileri - Beyinde değişim nasıl sağlanabilir? - Öğrenme kolaylaştırılabilir mi? “Değişmez olan tek şey değişimdir” - Öğrenme aceleye getirilemez! - Çocukları yuvaya nasıl hazırlayalım? - Anaokulu nasıl olmalıdır? - Çocuklar zor durumlarla nasıl baş edebilir? - Babalar çok önemlidir! - Anne giyinmek istemiyorum! - Çocuklar neden öykü ve masallara bayılırlar? - Küçük çocuklar ve televizyon - Çocuklar ve çizgi kahramanlar… - Çocuklarda sembolik düşünce ve hayali oyun - Çocuğum yuvada nasıl oyun oynuyor? - Çocuklar ve oyun - İlk yıllar: Bebeğiniz gelişiyor - Küçük çocuklarda bağlanma süreci: - Erken çocukluk çağı karakterimizi ne kadar belirliyor? - “Anne Olunca Anladım” ailesine merhaba! |
anneoluncaanladim.com'u ziyaret etmek için tıklayın |
Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE |