DERYA GÜLTERLER
derya@anneoluncaanladim.com
Yeniden büyümek

Hepimiz aslında kendimizden biliriz. Yaşadığımız her an, bundan önceki diğer anların deneyimleriyle şekillenir ve anlam kazanır. İlk kez başımıza geldiğini düşündüğümüz olaylar bile, benzer duyguların çağrışımlarıyla bir açıklama bulur.

Söz konusu annelik olunca, kendimizden bildiklerimiz bir ömürlük tecrübelerdir. Öykümüz annemizin rahmine düştüğümüz anda başlar:

-    Ben istenen bir bebek miyim, yoksa kazara mı oldu?
-    Beni neden istediler? Ablama kardeş olayım diye mi?
-    Annem nasıl bir hamilelik geçirdi?
-    Babam ve diğerleri ona ne kadar destek oldular?
-    Zor mu doğdum, kolay mı?
-    Adımı kim koydu? Neden bu adı koydu?
-    Çok ağladım da bıktılar mı, yoksa çok kolaydım unuttular mı?
-    Annem ve babam katı mıydılar, yoksa çok mu yumuşaktılar?
-    Her istediğim oldu mu?
-    Yalancı emzik aldım mı? Anne sütü tattım mı?
-    Düşmeme izin verdiler mi?
-    Arkadaşlarım oldu mu?

Ve bu liste bugün annemin beni destekleyip desteklememesine, bana ve kendine verdiği değeri gösterip gösterememesine kadar uzayıp gider.

Hepimiz anne olmayı da baba olmayı da kendimizden biliriz. Ama yanlış ama doğru... Çocuklarımızı kendi yaşamlarımızın bir uzantısı olarak görüp, doğru bildiklerimizi tekrar etmeye, yanlış bildiklerimizden şiddetle kaçınmaya çalışırız.

Bize tanıdık geleni normal sayma eğilimindeyiz. Eğer çocukken hata yaptığımızda kızıp bağırdılarsa, kızıp bağırmanın sevgi ve koruma davranışı olduğunu düşünebiliriz. Dayak yemişsek, her anne-babanın disiplin için dövmesi gerektiğine inanırız. Her istediğimiz yapılmışsa, bebeğimizin sınırsız yetişmesini doğru buluruz. Hiçbir yere gönderilmemişsek, bebeğimizi tehlikeli dünyadan uzak tutup fanuslar içerisinde yetiştirmeye çalışırız. Tüm bunlar olurken, bugünkü agresif anlarımızın, nedeni belli olmayan ağlamalarımızın, 30’lu yaşları geçsek bile evde tek başımıza kalamayışımızın sebebini sorgulamayız.

Oysa,  anne olunca bilmek yetmez. Anne olmak, her an kendimizi ve bildiklerimizi sınamayı, yeni bilgilerin peşinde koşmayı, bildiğimizi sandıklarımızı sorgulamayı gerektirir. Bunun için de anne olmayı önce istemek, okumak, takip etmek, daha çok sormak, çocuğumuzla birlikte yeniden büyümeyi göze almak gerekir.

Unutmayın, siz dünyaya gözlerini yeni açan bebeğin bu koskaca dünyayı yüzünüze bakarak tanıyacağı bir aynasınız. Sizin yüzünüzde, dünyanın mutlulukları da endişeleri de beklentileri de saklı. Yapmanız gereken; bir bebeğin, kendini ve dünyayı sağlıklı tanıyacağı bir ayna olabilmek. Bunun için yeniden büyümeye değmez mi?

Yazarın Diğer Yazıları
- Çocuklarda cinsel kimlik karmaşası
- Çocuklarda görülen ilişki sorunları
- Çocuğun zekasından korkmak!
- Çocukluk döneminde mastürbasyon
- Öğrenme güçlüğünü erken tanımanın yolları
- Ders çalışmak istemiyor!
- Çocuklarda cinsel kimlik karmaşası
- Çocuğum için en iyi okul hangisi?
- Tatile herkesin ihtiyacı var!
- Tuvalet eğitimi ne zaman ve nasıl verilmelidir?
- Çocuğunuz ev kurallarına uyuyor mu?
- Sorumluluk sahibi çocukların anne-babaları
- Anne babalara yeni yıl fırsatları
- Çocuklara boşanmayı anlatmak
- Çocuğumuzu övelim mi, övmeyelim mi?
- Okula annem de gelsin!
- Büyümeyen çocuklar
- Zalimin çocukluğu
- Çocuğa iyi gelen altın formül
- Çocuklara hikaye okumak
- Duygusunu tanımayan çocuk
- Çocuğun her şeyi olan anneler
- Çocuğunuz sizden yeni yılda ne istiyor?
- Siz fark etmeden çocuğunuz öğrenir!
- Hayata kör bakmayan anne olmak!
- Yeniden büyümek
- Merhaba
anneoluncaanladim.com'u ziyaret etmek için tıklayın
Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE