HÜLYA YILDIRIM
hulya@anneoluncaanladim.com
Her sabah Show Max’e buyrun!


Bu hafta nasıl da zor bir haftaydı benim için size anlatamam… Yazımı da geciktirdim zaten… Malum, Pazartesi okullar açıldı, sabah bende herkes gibi yavrumu okuluna yolcu ettim.

Yapılması gerekenlerin listesi evde de işte de dağ gibi önümde; hangisinden başlayayım, derken… İçimden bir ses, o gün evin yakınlarından ayrılmamam gerektiğini söyleyip durdu. Nitekim, oturdum bilgisayarın başına bütün gün, gazete yazıları, site yazıları derken çalıştım da çalıştım… “Tam çıkıp dışarıda şu işimi halladeyim” diyorum bir tarafım “Yok” diyor… Neyse, lafı uzatmayayım, öğleden sonra Duru’nun öğretmeninden bir telefon; “Duru, ikindi kahvaltısı sırasında sandalyesinden düştü, çenesi sandalyesine çarptı, dikiş atılması gerekiyor!” diye… Evden nasıl fırlağımı inanın bilmiyorum… Tabii, yavrumu görene kadar düş dünyamda ne senaryolar… Yanına vardığımda, yanakları kıpkırmızı olmuş, kafası önünde, öğretmeninin yanında oturuyordu… Baktım, çenenin altından bir parça firar etmiş… Bütün soğukkanlılığımı toplayarak;  “Bütün çocuklar düşer kızım dedim, ben de çocukken düşüp, böyle çenemi yaralamıştım. Ama, bundan sonra daha dikkatli ol, tamam mı?” dedim.  O sırada babası da geldi, ben, öğretmeni, okulun hemşiresi başucunda… Bizimki, çenesine dikiş atılsın istemiyor tabii… Fakat, Dr. Aydın Saray, o kadar güzel yaklaştı ki olaya, önce neler yapacağını bir bir anlattı, ne kadar acıyacağını söyledi ve yarayı kaşla göz arasında bir güzel dikti… Duru’da çok cesaretliydi doğrusu, gurur duydum… İşlem bittiğinde de “Acımadı ki” deyip, her zamanki gibi car car car başladı sohbete…
Ertesi gün okula göndermedim, dinlensin istedim… Dayısı yetişti imdadıma, birlikte takıldılar… Akşam işlerimi haledip eve geldiğimde, bir baktım, çocuğun rengi atmış, hiç keyfi yok… Nitekim, birkaç saat sonra ateşi yükseldi. Ertesi sabah bu kez de soluğu çocuk doktorunda aldık.  Bademcikler davul, anjin olmuş… Bu düşme olayı belli ki kızımı çok sarstı, bağışıklığı düştü, 3 gündür ateş içinde… İnsan evladının kılına zarar gelsin istemiyor ama, en büyük kazalarımız, hastalıklarımız bunlar olsun, ne yapalım…


HAFTA İÇİ HER GÜN, ÜSTELİK DE CANLI YAYIN!
Bu arada, sitemizin ana sayfasında da tanıtım filmini izlediğiniz üzere, “Anne Olunca Anladım” 2005’in Kasım ayında gazete sayfasıyla başladığı, bir ay önce Türkiye’nin en iyi ebeveyn sitesi olarak devam ettiği yolculuğa (4 haftada; 40 ülkede, 8 bin kişiye, 7 bin sayfa açılımıyla ulaştık),  şimdi de televizyon programıyla devam ediyor… Evet, 19 Şubat Pazartesi gününden itibaren bundan böyle hafta içi her sabah, saat 10.30’da Show Max ekranlarında, canlı yayındayım…
Kadını anneliğin içine hapsetmeyen, kadına bireyselliğini ve gücünü teslim eden bakış açısıyla; hamilelik öncesinden başlayarak, çocuklu hayatta karşılaştığınız her türlü konuyu, artık, burada hep birlikte konuşacağız… Üstelik, babaları da unutmuyoruz…Gelin, çocuklarımızı sevgiyle, bilgiyle, her şeyi paylaşarak birlikte büyütelim… Hepinizi bekliyorum…

Yazarın Diğer Yazıları
- İyi ki, sitemiz 10 yaşında!..
- TEOG 2
- TEOG
- Ben ben'im!..
- Evren öyle istedi!.. Beyazcam çağırdı!..
- "Ben Ben'im, ben kadınım" deme zamanı!..
- Çocuğun Tanrısı
- Bilen konuşuyor!..
- Evlat
- Bir anlamı var!
- Kendine iyi davran!
- 2014: Aşkın yılı!
- Emzirme Haftası'nı emzirerek kutlayın!
- Çocuklar gülsün istiyoruz!
- Hoş geldin!..
- Beni yeni’de sev!
- Uzmanlarımızla birlikte Fuar’dayız!
- Fuar’da buluşalım!
- Emzirmek özeldir!
- Çocuğunuz uyumda mı?
- Çocuklarımız yüzsün ama nasıl?
- Baba olunca anlayan babaları kutluyorum!
- Çocuklarımız adına her an karar veriyoruz!
- Evlat, başka hiçbir şeye benzemiyor!
- Her anne bebek ilişkisi parmak izi gibi tek!
- Söz veriyorum!
- Çocukla ilişkiyi ilmek ilmek örmek!
- Ne yaşıyorsak onu öğreniyorlar!
- Günde kaç kere "hadi"liyorsunuz!
- Dünya güvenilir bir yer!
- Çocuğunuzu olduğu gibi kabul ediyor musunuz?
- Her ebeveyne bir ebeveyn polisi gerek!
- Kapsayıcı baba istiyorum!
- Biz anneler sevgiyi içimizde hissetmek isteriz...
- Güzel kedilerim gitti; bir dönem kapandı!
- Hepimiz sevgiyiz!
- Bebeğin doğumu...
- 2010’da, 2011’de ve daima...
- Kurban değiliz, hiçbirimiz...
- Medya hem kendine hem bize ne yapıyor?..
- Güzel Eylül...
- Kuzumla tatildeyiz!..
- Kuzum beni bırakıp tatile gitti!
- Babalığınıza kaç puan verirsiniz?
- Her yol anneye çıkıyor!.. Ama?..
- Bu bir birlikte büyüme ve büyütme yolculuğu...
- Sevgiyi çağırsak gelir mi?
- Yeni yılda kendinizle anlaşma yapın!
- Artık Kanal 1'deyiz, sizi de bekleriz!
- Hepimiz, hemen değişmeliyiz!
- Hangimiz gerçekte kendimiziz?!.
- Yaz tatili deyince...
- Yol arkadaşım Pofu!..
- Her çocuk mükemmel doğar! Ve...
- Hepimiz annelerimize hediyeyiz!
- Aydınlığı çoğaltalım! Hemen şimdi!
- Hayır olandadır, derler... İşte oldu!
- 2 yaşındayız!
- Kriz, hepimizin aynı teknede olduğunu hatırlatsa, ve...
- Önce insan, sonra kadın olmayı seçmek!
- Babalar, iyi ki varsınız!
- “Tohum” meselesinde yumurta kapıya dayanmış!
- Anneler Günü’müz mutlu olsun!
- Her kadına Josh Holloway tarzı bir koca gerek!
- Hangi birini dinleyeceksiniz?
- Biz kadınlar değerliyiz!
- Ayna ayna, söyle bana?!.
- Mutluyuz, çünkü 1 yaşındayız!
- Harika bir 2008 bizi bekliyor!
- İyi ki Bayram…
- Sitemizin forum muhabbetini kaçırmayın derim…
- Paylaşarak büyümenin hazzını yaşıyoruz!
- Müjdemi isterim!
- Annneliğe dair gel-gitler, ve…
- Sadece seçin, sakın ha seçilmeyin!
- Kızım kolluksuz yüzüyor!
- Seyirci mektupları ve…
- Şubat itibariyle tatile hazırlık…
- Baba dediğin...
- Cinderella'nın ayakkabısı misali…
- Taklitler daima asıllarını yaşatır!
- Sevgili “anne” arkadaşlarım…
- 1 Mayıs işkencesi ve…
- Annelik triplerim…
- Ben bu kızı yiyeceğim!
- Gücünüzün farkında mısınız?
- Her sabah Show Max’e buyrun!
- Sadece bir “tık” yakınınızdayız!
- 18 yıllık hamileliğim bu benim!
- Bir haftada, 30 farklı ülkedeyiz!
- İşte, yayındayız!
anneoluncaanladim.com'u ziyaret etmek için tıklayın
Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE