YASEMİN BRADLEY
yaseminbradley@anneoluncaanladim.com
Kranberi, kadınları sistit olmaktan koruyor

Havuz mevsimi başladı. Havuzların açılmasıyla birlikte  bazı ürolojik hastalıklar da daha sık görülüyor. Özellikle biz kadınlar bazı hastalıklara erkeklerden çok daha fazla yatkınız. Bunların başında da sistit; yani mesane iltihabı geliyor. Doktor olmama ve korunma yollarını bilmeme ragmen bir kez geçirdim, hastaların ne kadar şiddetli ağrı çektiklerini, ne sevimsiz bir rahatsızlık olduğunu gözlemlemiş oldum. Önlemenin yolları var; İstanbul Florence Nightingale Hastanesi‘nden Ürolog Doç. Dr. Haluk Kulaksızoğlu ile konuştum.

* Doktor Bey, havuz mevsimini açtık. En sık hangi şikayetlerle karşılaşıyorsunuz?
Havuz mevsimi geldiğinde en sık karşılaştığımız sorunlar sistit adı verilen idrar torbasının iltihabı, böbrek taşları ve buna bağlı ağrı durumlarıdır. Aslında taş oluşumu direk havuzdan çok havuz kenarında kaybedilen sıvının yerine konmaması nedeni ile böbreklerde taş oluşumu ile ilgilidir. İnsanlar havuz içinde susuzluk hissetmezler. Ancak su içinde de vücudumuz ciddi oranda sıvı kaybeder. Bu sıvı yeteri kadar yerine konulmadığında böbreğin belirli bir oranda atmak zorunda olduğu kalsiyum kristalleri yoğunlaşarak birbirleri üzerine çökerler. Sonra da bu kristaller birleşerek de böbrek taşı oluşumuna yardım ederler.

* Neden sistit oluyoruz?
Sistit normalde mesaneye girip yerleşmemesi gereken mikropların buraya girerek çoğalmaları ve buna karşı vücudumuzun verdiği cevabın sonucu... Bu mikropların bir kısmı zaten vücudumuzda özellikle makat bölgesinde yerleşmiş olan mikroplar, bir kısmı da dış kaynaklardan gelebilmektedir.

Vücudumuzun çeşitli savunma mekanizmaları vardır. Bunlar erkeklerde ve kadınlarda  farklılıklar gösterir. Sistit olabilmesi için patojen adı verilen bu zararlı mikropların vücudun savunma mekanizmalarını aşarak mesaneye girmesi ve yerleşmesini gerekiyor.

* Erkekler neden daha az sistit oluyor?
Erkeklerde anatomik olarak idrar kanalın daha uzun, bu iltihap riskini azaltıyor. Ancak sünnet olmamış erkek çocuklarda da risk yine yüksek olabiliyor. Kadınların idrar kanalı kısa ve makat bölgesi ile yakın olduğundan mikropların girmesi daha kolay. Bu kısalığa rağmen herkesde enfeksiyon görülmemesinin ana sebebi  vajen girişinde yer alan bizim “iyi mikroplar” olarak tanımlayabileceğimiz floranın olmasıdır. Bu iyi mikroplar (laktobasiller) dışarıdan başka mikrobun girip yerleşmesini engellemektedirler. Aynı şekilde vajen içindeki asit dengesi de mikropların rahatlıkla yerleşmesini engelleyecek tarzdadır. Bu korunma mekanizmalarının dengesinin bozulması kadınlarda sistit ile sonuçlanabilir. Bu tip iltihaplar aşağıdan yukarı çıkabildiği gibi böbreklerde taş veya tıkanıklık olması gibi durumlarda da yukarıya yerleşmiş mikropların aşağı idrar yollarına inmesi sonucunda da sistit yine görülebilen bir sağlık sorunudur.

* Sistitin belirtileri neler?
Sistit çok rahatsızlık verici bir durumdur. Sık idrara çıkma, idrar yaparken zorlanma, göbek altında bir dolgunluk ve ağrı hissi, idrarın yanma hissi, idrar renginde koyulaşma veya kanama olması, koku ilk baştaki şikayetlerdir. Genellikle basit sistit olgularında ateş yüksekliği beklemeyiz. Ancak enfeksiyon ilerler ise ve böbrek de etkilenmiş ise o zaman ateş ortaya çıkabilir. Kişide genellikle ciddi halsizlik de mümkündür.

* Belirtileri fark eder etmez hemen doktora başvurmalı, değil mi?
Sistit için ilk  yapılması gereken bol su tüketmeye başlamaktır. Daha sonra doktora başvurarak tahlil ve gerekli incelemeler yapılmalı. Doktor kontrolünde gerekli incelemeler yapılıp tedaviler düzenlenmediğinde iki durumla karşılaşabiliyoruz: Yetersiz tedavi veya  aşırı tedavi. İkisi de ciddi sorunlara yol açabiliyor. Yetersiz tedavi alındığında hastalık geçmeyeceği gibi mikroplar direnç kazanabilir ve tedavi zorlaşabilir. Aşırı tedavi durumunda ise iyi mikroplar da zarar görür, vücut savunma mekanizmaları bozulur ve tekrarlayan enfeksiyonlarla karşılaşılabilir.

* Tedavisi nasıl?
Genellikle sistite neden olan mikropların ne oldukları bilindiğinden doğru antibiyotik seçimi bizim açımızdan bellidir. Hatta bu amaçla tek dozluk antibiyotik tedavileri önerilmektedir.  İlk kez böyle bir enfeksiyon oluyor ve iltihaba eşlik eden bir ateş yok ise hemen antibiyotik tedavisi başlanabilir.

Bireylerin dikkat etmesi gereken en önemli nokta bol miktarda sıvı alınması. Bol sıvı alındığında idrar yoğunluğu mikropların çoğalmasını engeller.  Bunun yanısıra yine idrar asit derecesinin değerlendirilerek asit yönde tutulmaya çalışılması gerekir.  İdrarı asit tutmanın enkolay yolu bol miktarda C vitamini alınımıdır. C vitamini vücutta birikmeyen ve idrar yolu ile atılan bir maddedir. Atılırken idrarın yapısını asite doğru çektiğinden mikropların yerleşmesini engeller. Yine tuvalet alışkanlıkları büyük önem taşımaktadır. Özellikle taharetlenmenin doğru yapılması ve iç çamaşırlarında mümkün olduğu kadar emici özellikte olan pamuklu tercih edilmesi ve sık değiştirilmesi önerilmektedir.

* ABD'de bazı doktorların sistiti kranberi suyuyla tedavi ettiği bilgisi var. Bu yöntem ülkemizde de deneniyor mu? Tedavide yeri var mı?
Kranberi ilginç bir meyva aslında... Bir; C vitaminini yüksek oranda içeriyor. Diğer çok önemli bir özelliği ise  şu; yapısal olarak mesane içinde koruyucu bir film tabaka oluşturarak mikropların buraya yerleşip çoğalmalarını engellemesidir. Bu açılardan sıklıkla kullanmaktayız. Ancak bu etkiler de tedavi edici değil, koruyucudur.  Bu nedenle sistit ile ilgili tedavi ile birlikte veya sonrasında başlanması gerekir.

* Kranberi suyu mu içelim, meyvesini mi yiyelim?
Kranberi suyu konsantre olduğundan kranberiyi çiğ yemekten daha etkili olabilmektedir.

* Ülkemizde satılan meyvesi çok şekerli genelde...
Şeker hastaları gibi içeriğinde şeker bulunduğundan kullanamayanlar  veya çok şekerli meyve yemek istemeyenler için  yine doğal olarak hazırlanmış tabletleri de bulunuyor.

* Sistitin tekrarlamaması için ne yapmak gerekli?
- Bol su içmek
- Doğru taharetlenme
- Havuz kullanıyorsak bunun temiz olduğundan emin olmak
- Islak mayo ile kalmamak / çıkar çıkmaz mayonun değiştirilmesi
- Böbrek taşı veya idrar yollarını ilgilendiren başka rahatsızlıklar varsa bunların tedavisini tamamlamak
- C-vitamininden yüksek gıdaları tüketmek
- Cinsel aktif kadınlarda hijyene dikkat etmek 

Sepetteki Sağlık
Kranberi (Cranberry)
* Süper meyvelerden biri.
* Kızılderililer tıbbi amaçlarla kullanıp yetiştirmişler, suyuyla kumaş da boyamışlar.
* Bol C vitamini içeriyor.
* İdrar yolları enfeksiyonları için kullanılıyor.
* İçerdiği bileşikler idrar yolarındaki hastalık yapıcı bakterilerin atılmasını sağlıyor. 2004’de Fransa’da cranberry suyunun idrar yolları sağlığına yardımcı olduğu onaylandı.
* Antioksidan gücü yüksek; kanseri önlemeye yardımcı.
* Meyve suyu, sos, kurutulmuş meyve olarak tüketiliyor.
* 100 gramında 46 kalori var.

Yazarın Diğer Yazıları
- Tohumların yeni gözdesi: Chia
- Uçuk soğuk havayı çok seviyor
- Tıpta son araştırmalar
- Hintlilerin meyvesi "Amla" her derde deva
- Yaş yalnızca bir sayıdır!
- Gelecek böceklerde
- Gün aşırı oruç tutarak kilo verme yöntemi doğru mu?
- Bulimik beynin kullandığı silah: YİYECEK
- Obesite Kongresi'nden önemli açıklamalar
- Küçük ama büyük: Yumurta
- Kilom tamamen duygusal!
- Mavi zonluların sırrı ne?
- Kışın şampiyon dörtlüsü
- Glisemik yükle, yükten kurtulabilirsiniz
- Mercimek öksüz kaldı
- Anne sütünü artıran yiyecekler
- Direncimizi artırmak için ne yiyelim?
- Çocuğunuzun sağlığı sizin elinizde!
- Şişmanlık kronik bir hastalık mı?
- 17 kiloyu nasıl verdi?
- 10 soruda "Sessiz Katil"
- Eşlerin en çok yakındığı konu: Ağız kokusu
- Öksürüğü doğanın şifasıyla keselim
- Yiyeceklerdeki kanser savaşçıları
- Dr. Oliver'ın zayıflatan bisküvisi
- Yeni baklagilller ve tohumlarla tanışıyoruz
- Dünya bu tatlı bitkiyi konuşuyor: Stevia
- Hangi kahvaltı daha sağlıklı?
- Evet, arı sütü cinsel performansı artırıyor...
- Arılara fısıldayan adam
- Pancar deyip geçmeyin!
- Karaciğer sadece alkolden yağlanmıyor!
- Süte bal karıştırmak doğru mu?
- Kunalar sağlıklarını kakaoya borçlu
- Hafiflemenin yolları
- Doğal bakım reçetelerim var
- Parlak bir gülüş için ne yemeli?
- Kranberi, kadınları sistit olmaktan koruyor
- Avrupa obesite kongresi ve şeker
- Diyabetliler için günün en önemli öğünü kahvaltı
- Çocuğunuzun hayat başarısını bu test belirliyor!
- Kadınlar bana bir şey olmaz diyor?!
- Hamilelik kilolarından kurtulmakta zorlananlar bu yazıyı okumalı!
- Kolik bebekle yaşamak!
- Yumurtalarınızı saklayarak, istediğinizde çocuk sahibi olabilirsiniz!
- Kadın evlendikten ve boşandıktan sonra kilo alıyor!
- İlginç bilimsel araştırmalar diyor ki...
- Beslenme çantasının vazgeçilmezi peynir olmalı
- Sonbahar için doğal reçeteler
- Hava değişiyor, bağışıklığı güçlendirmek gerek!
- Kalsiyum destekleri kalp-damar hastalığı riskini artırıyor mu?
- Su hakkında bilmek istediğiniz her şey
- Açlık krizine girmeden kilo verebilir, daha rahat oruç tutabilirsiniz!
- Gelsin çaylar, gitsin yağlar!
- Gerçek bal kanser hücrelerini engelliyor, sahtesi geliştiriyor!
- Obesite hakkında son bilimsel gerçekler
- Mucize sıvı: Anne sütü
- Propolis gelecekte kansere ilaç olacak!
- Grip salgınından korunmak için nasıl beslenmeli?
- Süt, peynir, yoğurtla zayıflayın!
- Limona gel!
- Tiroid sorunu ve İyot kullanımı
- Anne iyi beslenmezse ne olur?
- İlk 5 yıl çok önemli!
- Kömürleşmiş et yemeyin!
- Ramazan’da beslenme
- 5-7 kilo vermek meme kanseri riskini azaltıyor!
- Yazın müjdecileri
- Saman nezlesi
- Kırmızı etteki tehlike: TMAO
- Tatlandırıcıları güvenle kullanabilir miyiz?
- Gerçek balı sahtesinden nasıl ayıracağız?
- Kiloları verme zamanı
- Hamilelikte fazla kilolar nereden geliyor?
- Merhaba anneler!
anneoluncaanladim.com'u ziyaret etmek için tıklayın
Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE