HALUK BAYLAN
haluk@anneoluncaanladim.com
Sınav...

Hiç durmadan sınavlara gireceksin ve bazılarında başarılı bazılarında başarısız olduğunu düşüneceksin... Merak etme, farkında olmasan da aslında hepsinde başarılı oluyorsun. Ne başarısızlığı olabilir ki? Ama dikkatli bakarsan, en başarısız olduğunu düşündüklerinde bile neler neler yakaladığına inanamayacaksın...

                                                    ***************

Sabahçokiyiydim. Salondan içeri girerken de hiçbir sıkıntım yoktu, ama işte şimdi burnum akıp duruyordu. Deli gibi nezle olmuştum bir anda ve derin bir sessizliğin içerisinde burnumu çekip duruyordum. Soru ve cevap kağıtları verildiği anda başlamıştı burnumdaki hareket ve bir türlü bitmiyordu. Kendi sınavımın çorba olmasından daha çok diğerlerini rahatsız ettiğimi ve onların konsantrasyonunu bozduğumu düşünmek daha çok sinirimi bozuyordu. Darmadağın olmuştum.

Ben ilk kez üniversite sınavına giriyordum...

Yaklaşık 1500 saat geçtikten sonra sol yanımdan bir el uzandı, kocaman ağzıyla ve kocaman gamzesiyle gülümseyen bir yüz eşlik etti bu ele... Kağıt mendil gördüğüme hiç bu kadar sevinmemiştim... Sınav benim için o anda bambaşka bir anlam kazanmıştı. Ben Esmeralda'nın su verdiği Quasimodo olmuştum bir anda... "Bana mendil verdi, bana mendil verdi..." Sanırım aşık olmuştum...

Soruları cevaplarken hiç durmadan yanımda oturan güzel gülüşlü, esmer kızı düşünüyordum. Ya benden önce sınavı bitirip çıkarsa, ya bir daha onu hiç göremezsem... Benden önce bitirip çıkarsa ben de hemen çıkmaya karar vermiştim. Kapıda yakalayacaktım onu... Eğer ben ondan önce bitirirsem de kapıda bekleyecektim. O çıkınca da hemen karşısına dikilip "Merhaba" diyecektim, "Çok teşekkür ederim, mendil için", "Adın ne", "A ne güzel isimmiş", "Benimki de Haluk", "Ne tarafa gidiyorsun", "Ben de o tarafa gidiyorum, beraber gidelim mi?"...

Sınavın bitmesine daha yarım saat varken, aceleyle sınavı bitirmiş, kontrollerimi tamamlamış, çıkmıştım ve kapıda bekliyordum. Ve sonra o çıktı, hayatımın baştan aşağıya değişmesine vesile oldu...

                                                    ***************

Ozamanlartercihler sınavdan önce veriliyordu. Sınavdan bir gece önce yaptığım tercihlerde, benim okuluma ek puan veren yerlere hiç bakmadan tercihlerimi yaptığım için Boğaziçi Üniversitesi'nin bana ek puan veren bölümleri tercihlerimde yoktu. Sınav sonuçları açıklandığında benim için gerçek bir hayal kırıklığıydı. Hayal ettiğim bir yeri kazanamamıştım. Boğaziçi'ne de puanım tutuyordu üstelik, ama tercih etmemiştim. Öğrenci kalabileyim ve yetim aylığım kesilmesin, aynı zamanda da çalışayım diye tercih ettiğim Açıköğretim Fakültesi'ne girebildim sadece... Okul hayatı boyunca çok başarılı bir öğrenci olduğum için çok utanç vericiydi...

Ben Boğaziçi'ne girecektim, buna karar vermiş ve hırs yapmıştım artık. Bir sonraki sene tek tercihimdi, yarım puanla kaçırdım. Açıköğretim'e girdiğim için puanım kesilmese çok rahat kazanabilecektim oysa ki. Daha da sonraki sene bir iki puanla yine giremedim.

Bu sırada bir çok farklı işte çalışıyor, ev geçindiriyor, aşık oluyor, acı çekiyor ve büyüyordum. Ve bir sonraki sene üniversite sınavına tekrar girmeden önce bir şeyi anlamıştım. Girmeye çalıştığım bölüm benim ilgimi çekmiyordu, hem de hiç... Ben fotoğrafçılık okumak istiyordum, fotoğrafçı olmak...

                                                    ***************

Eğerogün burnum akmasaydı, seninle tanışamayacaktım. Belki sınavım daha başarılı geçecek ve aslında gerçek tercihim olmayan tercihlerimden birisine girip bambaşka bir hayat yaşayacaktım. Mendilin karşılığını, üç sene sonra bir minibüste siyah beyaz bir fotoğrafla veremeyecektim. Dinlediğim müzik de başka olacaktı, gittiğim konserler de; hayata bakışım da başka olacaktı, aşık olduğum kadınlar da... Ben bambaşka olacaktım...

Hayatımın şu anda memnun olduğum yere gelişinin, başarısız geçmiş bir üniversite sınavı sayesinde olması ne kadar ironik olsa da, eğer başarılı geçmiş olsaydı bunu asla bilemiyor olacağımı düşünmek de biraz korkutucu galiba...

                                                    ***************

Dahanelerneler gelecek başına; ne sınavlardan, ne başarısızlıklarla geçeceksin ve olman gerekeni oluşturacaksın. Kendini en başarısız hissettiğin anda bile her şey yolunda, merak etme... Belki de en büyük başarısızlıklarının ardında olacak tüm cennet bahçeleri...

Daha önce de demiştim sana... Dümdüz giden yolda bile yönünü arıyorsun. Bırak... Yoluna devam et, yoksa yolunu kaybedersin...

Yazarın Diğer Yazıları
- Bebek
- Güven bana...
- Unutmayacaksın
- Bir varmış...
- Alacak-verecek...
- Sınav...
- Pencere
- Değiştir...
- Öğle yemeği…
- Bak, yine yaptın...
- İyi ki...
- Beni bul!
- Yamuk
- Yeni...
- Lunapark…
- Anlamı var...
- Biliyor musun?
- Gün...
- Yaşamın…
- Pofu, Pamuk, Nejat, Mişa...
- Gitmek...
- Yalnız!..
- Ve top ağlarda...
- Bana...
- Gücüne güç katmaya geldik...
- Can Cin Cun...
- İyi ya da kötü...
- Kendine gel...
- Ben kumralım di’mi anne?
- Belirsiz...
- Hiç sormadım ki!..
- Hayatının tamamı...
- Oyuna devam...
- Devam et...
- Korkuyor musun?
- Ben ağladım, o gitti...
- Al senin olsun...
- Sadece yap...
- Korkma...
- Hepsini isterim...
- Sen gideli...
- Hepsi senin...
- Güzel bir hayat seç kendine...
- Sen büyü, ben bekliyorum...
- Aşık olacaksın...
- Babamdın!..
- Büyüyorsun işte!..
- An...
- Ben küçükken...
- Umut, Tanrı’nın lütfuyla yaşayamayanlar içindir...
- Sen de kendi hikayelerini yaşayacaksın kızım...
- Evet, hâlâ yaşıyorum!..
- Ne yapacak şimdi yavrucak?
- Aç gözlerini!..
- Pinokyo ve ben (2)
- Pinokyo ve ben (1)
- "Erkek adamı kurtarmak"
- Uyan yakışıklı, sabah oldu...
anneoluncaanladim.com'u ziyaret etmek için tıklayın
Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE