KADİR TUĞCU
kadir@anneoluncaanladim.com
Yemek pişirmenin kimyası

Bir gıda pişirildiğinde, ısı etkisi ile kimyasında değişiklikler olur. Isı etkisi ile, birçok kompleks molekul, daha küçük moleküllere bölünür.

İnsanoğlu, 2.6 milyon sene öncesinden beri, büyük hayvanların etlerini  yiyordu. Ancak; 1.8 milyon yıldan beri eti pişirerek yemektedir.  O devirlerde, ellerinde kap-kacak olmadığından, tek pişirme yöntemleri, etin doğrudan ateşe tutulması şeklinde idi.   

Pişirilen etin sağladığı kalori çiğ etin verdiği kaloriden daha fazladır.  Çiğ olarak yenilen etin bir kısım proteinleri, parçalanmadan sindirim sisteminden atılır.  Bu kalori fazlası nedeni ile, daha az et ile daha uzun süre tok kalınıyordu. Bunun sonucunda, zamanla diş sayısında ve barsak uzunluğunda kısalmalar olmuş,  bağışıklık sistemi pişmis ete uyumlu hale gelmiştir. Elde edilen fazla enerji sayesinde, beyinde daha fazla nöronlar desteklenebilmiş, ve beyin hacminde artışlar olmuştur. (Farelerin sindirim sisteminde bu tip değişiklikler oluşamadığı için, ateşte pişen et ile yapılan deneylerin hiçbiri güvenilir değildir.)

Pişirme işlemi; bitki köklerine uygulandığında, yenilemiyecek sertlikte ve lezzette olan bitkiler ve kökleri, kolay yenilebilen ve sindirilebilen gıdalar haline gelmiş ve yenilebilir bitki sayısında artış ve çeşitlilik sağlanmıştır.  

Meyva ve çiçekleri, cazip hale getiren koku ve lezzeti sağlayan kimyasal reaksiyonlar,  pişirilme esnasındaki ısı sayesinde hızlanmış, ve  pişirilme sonucunda, gıdanın koku ve lezzeti artmıştır.

MAILLARD REAKSİYONU: (1)
Pişirme işlemi sonucu ortaya çıkan en önemli reaksiyonlerden biri de, “Maillard reaksiyonudur”...

Fransız bir Kimyaci olan; Louis Camille Maillard (1878-1936), 1912’de, yeterli ısı uygulandığında; gıdaların en önemli iki elemanı olan, protein ve karbonhidratların, beraberce reaksiyona girip, yeni moleküller oluşturduğunu bulmuştur.

Isı tatbik edildiğinde, gıda molekülleri arasındaki diğer bir reaksiyon da, karamelizasyondur. Bu bir cins; dehidratasyon reaksiyonu olup, şekerlerden su moleküllerinin uzaklaştırılmasıdır.  Bu sayede yoğunlaşan tad ve lezzet, o gıdayı daha cazip hale getirir. Taze pişmiş ekmeğin, kızaran etin, kavrulmuş kahvenin ve patlatılmış mısırın koku ve lezzet  artışı, bu şekilde oluşur.

Gıdaların pişirilmesi öncesi uygulanan bazı işlemlerin de, lezzet ve kolay sindirilme üzerinde etkisi vardır. Hamurun yoğurulması, çekirdeklerin döğülmesi, köklerin ezilmesi bu gibi örneklerdir.

Ekmek yapımı esnasindaki hamurun yoğurulması ile, hamurdaki ‘gluten’in husule getirdiği uzun zincirler, mayalanma esnasında oluşan karbondioksit gazını tutarak, ekmeğin kabarmasını sağlarlar.

Yeterli bir mayalanma süresinden sonra pişirilen ekmeğin kabaran üst kısmı, pişme hadisesinden sonra da şeklini muhafaza eder, kısa mayalanma süresi geçirenlerde ise, çökme olur. Mayalanma hadisesi; maya hücrelerinin şekerleri Ethanol’e (Alkole) çevirmeleri hadisesidir. Bu reaksiyon esnasında açığa çıkan karbondioksit gazı, ekmekteki gözenekleri oluşturur ve bundan sonraki pişirme sürecinde, bu gözenek duvarları sertleserek kalıcı şekillerini alırlar. Oluşan Alkol ve Karbondioksit, gene ısı sayesinde uçarak havaya karışırlar.

İnek sütünün de; tencerede kaynatılması veya pastörizasyon ve UHT işlemlerinden geçmesi sonucu, sütteki kompleks proteinler parçalanırlar ve daha kolay sindirilebilen bir hale gelirler. Neolitik çağ insanlari, sütü kaynatma imkanına sahip değillerdi. Bu sebeple, çiğ sütteki laktozu sindiremedikleri için, sütü bakterilerle mayalayarak, laktozu laktik asite çevirmişler ve hazmı daha kolay olan peynir ve yoğurt elde etmişlerdir. Laktozun sindirilebilmesini sağlayan –genler- ancak geçmiş birkaç bin sene evvel oluşabilmiştir. (Bazı insanlarda bu genler, hala oluşamamıştır.)

KAYNAK
1-Periodic Table. An exploration of elements. Metro Books.2010 Joel Levy. Sayfa;14-15
2- Scientific American.September 2013. Sayfa:66-69


Yazarın Diğer Yazıları
- İshaller ve tedavileri
- Hamilelikte zararlı olan antibiyotikler
- Tifo hastalıkları
- Kuduz hastalığı ve tedavileri
- Streptokok cahilliği ve yapılan saçmalıklar
- Düşük lökosit ve nötrofil sahtekarlığı
- Görüntüleme cihazları
- "Kulağında sıvı var"
- Kulak ağrıları ve akıntıları
- Korona ve interferon
- Covid 19 Aşısı (BioNTech ve Pfizer aşısı)
- 2020-2021 grip aşıları
- Koronavirüs (Covid-19) testleri
- Ateş hakkında uydurmalar ve gerçekler
- Alice in wonderland sendromu
- Döküntülü-Ateşli Hastalıklar
- Bactrim: Nedir, ne değildir?
- Virüslerle kanser tedavisi
- Ateşin yan bulguları ve sebepleri
- Yenidoğan bebekte cilt lekeleri
- 2016-2017 Grip aşıları
- MR ve zararları
- Bitkisel toksinler, hücre direnci ve yararları
- İlk intiba
- Hemofili ve tarihte hemofili
- Bal, mikroplar ve enfeksiyonlar
- D vitamini yapımı ve tedavileri
- Barsak cidarı, bakteriler ve ishaller
- Ebola virüsü
- Geleceğin tedavileri
- Ateşin bakteriler ve virüsler üzerine etkileri
- Alerjiler
- Yemeklerin tarihi
- Yenidoğan bebeğinin özellikleri
- Yemek pişirmenin kimyası
- Çocuklarda risk değerlendirmesi
- 2013-2014 Grip Aşıları
- Coronavirusler
- Bebeklerde beslenme sayısı ve miktarları
- Terkedilen çocuğun ıstırabı
- Bağışıklık sistemimiz
- Sağlıkta kalite kimleri ilgilendirir?
- Meningokok aşıları
- Çocuk felci aşılarının yapımı ve farkları
- Mikroplar ve bağışıklık sistemi
- Ateşin yan bulguları ve sebepleri
- Evdeki klimalar tehlikeli midir?
- İlk antibiyotik ve...
- Yuttuğumuz sakızlar nereye gidiyor?
- Kurşun zehirlenmeleri ve tedavileri
- İdrar yolu enfeksiyonları
- Demir eksikliği anemisi
- Gaz yapıcı gıdalar
- Pastörizasyon!..
- Gıdaların raf ömrü uzayınca, insanların raf ömrü kısalır mı?
- Yoğurt yapmak için maya yerine toprak kullanmak
- 2010-2011 dönemi grip aşıları
- Patojen E.coli İshalleri
- Çocuklu ailelerin tatile çıkması
- Bebeklere çiğneme nasıl öğretilir?
- Hava değişimleri ve çocuklar
- Kızamık ve Suçiçeği aşıları: 1 doz? 2 doz?
- Yenidoğan Tetanisi ve Tetanosu
- Prevenar13 aşısı kimlere kaç doz yapılacak?
- Hipotermi ve kanguru tedavisi
- Kanguru aparatının kullanımı
- Bitlenme ve tedavisi
- Çocuk yetiştirme anlayışı
- 2010-2011'de grip aşısı kimlere, kaç doz yapılmalı?
- Yenidoğan sarılığı ve tedavisi
- Yeni doğanın kan değerleri
- Türk Porfiriası
- Adjuvant
- Genetiği değiştirilmiş gıdalar
- Domuz gribi: A/(H1N1) 2009
- Araçlarda çocuk koltukları şart!
- Ateşli hastalıklar
- Yaz ishalleri
- Gripler, salgınlar ve pandemiler
- BCG Aşısı
- Kanında mikrop var!
- Süt alerjisi, bağırsak kanaması ve yalanlar
- Virüslerin çoğalması
- Çocuklarda konuşma bozuklukları
- C vitamini efsaneleri
- Yağlar, Yağ asitleri ve Omega 3
- Cıva ve Tıb
- Grip aşısı zamanı geldi, kafalar yine karıştırıldı!
- Lejyoner hastalığı ve yanlış bilgiler
- Down Sendromu, Mongolizm, doğrular ve aldatmacalar
- D vitamini ve bilinmeyen yönleri
- Anne sütü ve rakipleri
- Bebek bakımında hurafeler
- Çocukların hava yolculuğu
- Bir beyaz yalan uğruna…
- Demir eksikliği anemisi
- Aşı kartları ve kayıtları
- Kenelerle bulaşan hastalıklar
- Öksürük ve nezlenin tedavisi…
- Döküntülü hastalıkların tarihi sınıflandırılması
- Rotavirüs aşıları
- Bebeklerin gaz problemi
- Beta diye bir virüs!
- Ateş ve tedavisi
anneoluncaanladim.com'u ziyaret etmek için tıklayın
Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE