KADİR TUĞCU
kadir@anneoluncaanladim.com
Beta diye bir virüs!

 

Herhalde bir hastalık üzerinde bu kadar çok yanlışın yapıldığı bir ülke yeryüzünde yoktur. Yapılan bu şarlatanlığa tıp mensuplarının da alet olması maalesef çok acıdır.
Tamamen çıkar amaçlı ve hastayı/hasta ailesini yıpratan, üzen bu durumdan bazılarının çıkar sağlaması işin farklı bir boyutudur.

1) Beta adlı bu mikrop bir virüs değil, bakteridir. Virüsler bakteri vasatlarında üremezler.

2)
 Beta diye bir bakteri de yoktur.Bahsi geçen bakteri “A-grubu beta hemolitik streptokok” tur. Hiç kimse bu isim üzerinde değişiklik yapmaya yetkili değildir. GABS şeklinde kısa yazılışı vardır (Group A  Beta-hemolitik Streptococcus)

3)
 Streptokoklar üretildikleri “Kanlı agar”  besi yerinde yaptıkları hemolize,                  (alyuvarların parçalanması ile oluşan şeffaf alan) göre; alfa, beta ve gama hemoliz yapanları vardır. Bunlardan beta hemoliz yapanlar önemlidir.

4)
 Beta hemoliz yapan streptokoklarda ; A,B,C…H ve K,L, ...V diye gruplara ayrılır. Sadece A grubu olanlar önemlidir.Bakterilerin üretildiği vasata bakılarak hemoliz cinsi söylenebilir, ama hangi gruptan olduğu söylenemez. Bunun için “Bacitracin” testinin de yapılması gereklidir. Sadece vasata bakarak A grubu denemez..

5)
 Strep-A testi, boğaz kültüründen daha doğruyu gösterir. Zira A grubu için özeldir. Kültürde hata payı fazladır.

6)
 Her A-grubu Beta-hemolitik Streptokok “Kalp romatizması” veya “Nefrit” yapmaz. Bakterinin; Kardiyojenik, Nefritojenik,  Kızıl  toksini ihtiva  edeni,  Nekrotizan sellülit ve Erizipel yapan tipleri vardır.

7)
 Bu hastalıkta taşıyıcılık olduğu için tarama testleri ve karantina gereksizdir.

8)
 Okul çağındaki çocukların yüzde 10-20’sinde bu mikrop boğazda mevcuttur ve bu çocuklarda hastalık arazları yoktur, hasta olmazlar ve ileride “Romatizma” olma riskleri de yoktur. Boğaz kültürlerinde üreme olsa bile arazsız çocukların tedavisi gereksizdir.

9)
 Romatizma ve Nefrit; bu mikroba karşı vücudun ürettiği antikorların (miktarları çok arttığın da) bu dokulara saldırması ile olur. Zira streptokokların ve bu dokuların dış zarları birbirine çok benzer.

10)
 Bu antikorların zararlı seviyelere yükselmesini önlemek için tedavi 10 ile 20 gün süreli olmalıdır. Tedavi süresince başka streptokok bulaşması olmayacak ve antikorlar tehlikeli sınırın altına ineceklerdir. Streptokok son derecede zayıf bir bakteri olup, tek doz Penisilin’den 12 saat sonra boğazdan kaybolurlar.


SONUÇ: Bugün pek çok yuva ve okulda bir çocuk ta Kızıl veya Streptokok görüldü diye bütün çocuklara “Boğaz kültürleri” yaptırılması ve/veya karantina uygulanması gereksiz ve saçmadır.

Yazarın Diğer Yazıları
- İshaller ve tedavileri
- Hamilelikte zararlı olan antibiyotikler
- Tifo hastalıkları
- Kuduz hastalığı ve tedavileri
- Streptokok cahilliği ve yapılan saçmalıklar
- Düşük lökosit ve nötrofil sahtekarlığı
- Görüntüleme cihazları
- "Kulağında sıvı var"
- Kulak ağrıları ve akıntıları
- Korona ve interferon
- Covid 19 Aşısı (BioNTech ve Pfizer aşısı)
- 2020-2021 grip aşıları
- Koronavirüs (Covid-19) testleri
- Ateş hakkında uydurmalar ve gerçekler
- Alice in wonderland sendromu
- Döküntülü-Ateşli Hastalıklar
- Bactrim: Nedir, ne değildir?
- Virüslerle kanser tedavisi
- Ateşin yan bulguları ve sebepleri
- Yenidoğan bebekte cilt lekeleri
- 2016-2017 Grip aşıları
- MR ve zararları
- Bitkisel toksinler, hücre direnci ve yararları
- İlk intiba
- Hemofili ve tarihte hemofili
- Bal, mikroplar ve enfeksiyonlar
- D vitamini yapımı ve tedavileri
- Barsak cidarı, bakteriler ve ishaller
- Ebola virüsü
- Geleceğin tedavileri
- Ateşin bakteriler ve virüsler üzerine etkileri
- Alerjiler
- Yemeklerin tarihi
- Yenidoğan bebeğinin özellikleri
- Yemek pişirmenin kimyası
- Çocuklarda risk değerlendirmesi
- 2013-2014 Grip Aşıları
- Coronavirusler
- Bebeklerde beslenme sayısı ve miktarları
- Terkedilen çocuğun ıstırabı
- Bağışıklık sistemimiz
- Sağlıkta kalite kimleri ilgilendirir?
- Meningokok aşıları
- Çocuk felci aşılarının yapımı ve farkları
- Mikroplar ve bağışıklık sistemi
- Ateşin yan bulguları ve sebepleri
- Evdeki klimalar tehlikeli midir?
- İlk antibiyotik ve...
- Yuttuğumuz sakızlar nereye gidiyor?
- Kurşun zehirlenmeleri ve tedavileri
- İdrar yolu enfeksiyonları
- Demir eksikliği anemisi
- Gaz yapıcı gıdalar
- Pastörizasyon!..
- Gıdaların raf ömrü uzayınca, insanların raf ömrü kısalır mı?
- Yoğurt yapmak için maya yerine toprak kullanmak
- 2010-2011 dönemi grip aşıları
- Patojen E.coli İshalleri
- Çocuklu ailelerin tatile çıkması
- Bebeklere çiğneme nasıl öğretilir?
- Hava değişimleri ve çocuklar
- Kızamık ve Suçiçeği aşıları: 1 doz? 2 doz?
- Yenidoğan Tetanisi ve Tetanosu
- Prevenar13 aşısı kimlere kaç doz yapılacak?
- Hipotermi ve kanguru tedavisi
- Kanguru aparatının kullanımı
- Bitlenme ve tedavisi
- Çocuk yetiştirme anlayışı
- 2010-2011'de grip aşısı kimlere, kaç doz yapılmalı?
- Yenidoğan sarılığı ve tedavisi
- Yeni doğanın kan değerleri
- Türk Porfiriası
- Adjuvant
- Genetiği değiştirilmiş gıdalar
- Domuz gribi: A/(H1N1) 2009
- Araçlarda çocuk koltukları şart!
- Ateşli hastalıklar
- Yaz ishalleri
- Gripler, salgınlar ve pandemiler
- BCG Aşısı
- Kanında mikrop var!
- Süt alerjisi, bağırsak kanaması ve yalanlar
- Virüslerin çoğalması
- Çocuklarda konuşma bozuklukları
- C vitamini efsaneleri
- Yağlar, Yağ asitleri ve Omega 3
- Cıva ve Tıb
- Grip aşısı zamanı geldi, kafalar yine karıştırıldı!
- Lejyoner hastalığı ve yanlış bilgiler
- Down Sendromu, Mongolizm, doğrular ve aldatmacalar
- D vitamini ve bilinmeyen yönleri
- Anne sütü ve rakipleri
- Bebek bakımında hurafeler
- Çocukların hava yolculuğu
- Bir beyaz yalan uğruna…
- Demir eksikliği anemisi
- Aşı kartları ve kayıtları
- Kenelerle bulaşan hastalıklar
- Öksürük ve nezlenin tedavisi…
- Döküntülü hastalıkların tarihi sınıflandırılması
- Rotavirüs aşıları
- Bebeklerin gaz problemi
- Beta diye bir virüs!
- Ateş ve tedavisi
anneoluncaanladim.com'u ziyaret etmek için tıklayın
Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE