18 Aralık - 24 Aralık 2017 haftası

Dün sabah yay burcunun 26 derecesinde gerçekleşen yay yeniayı ile başladık haftaya! Yüce babalardan Uranüs, Zamanın Efendisi Satürn, Aşk Dehası Venüs ve yay burcunun mitolojik hikayesinde önemli bir yer tutan Yaralı Şifacı Kiron ile etkileşim önemli bir yer tutuyor. Son üç gündür balzamik ay fazı dediğimiz, bizi yeni başlangıçlara hazırlamak adına dolunay gündemimizi kapatan kadersel bir eşikteydik. Gecenin en karanlık zamanıydı. Leyla olarak bahsi geçen bu zamana karşılık gelir. Mecnun burada Tanrısal özü ile buluşur.

Yüce babalardan Uranüs; yakın çevremiz, kardeşlerimiz, akrabalarımız, iletişim ve bilgi aksı deneyemimiz çerçevesinde sürpriz gelişmelere işaret ediyor. Uranüs, "gizli bilgi" demektir. Onun bize söylemeye çalıştığını anlamak için görünmeyeni görmek; dehaya, dûhaya varmak gerekir. Dûha; fecr, güneşin doğuşudur. Tanrısal özün; aşağıdan, kaba maddeden, dünyadan yukarıya, ruha, bilince yükselişi…

Satürn bizden keşiflerimizi kimliğimiz haline getirmemizi istiyor. Aramak, bulduklarımızın değerinin farkına varıp onları üzerimize giyindiğimizde anlam kazanır ve onlar artık bir parçamız olur, biz olur. Değilse, bir ömür aramış olmak, boşa geçirilmiş zamandır. Yavaşlamaktan bahsediyoruz. Daha dikkatli bakmak geçtiğimiz sokaklara, dokunmak, kokusunu içimize çekmek, o kokuda saklı olanı fark edebilmek… Satürn sevdiği evde, yeniay da aynı evde gerçekleşiyor, bu ev ruhsal büyüme evidir ve bize "var olanın yıkılması, yeni bir boyuta alan açılması"nı işaret eder. Küllerimizden doğmak! İhtiyacımız olan daha geniş bir bakış açısı, büyük resmi görmek… Sınırlar kalkıyor ve burada kendi yaşamamızı nasıl bir kadraj içine aldığımız, nasıl bir kompozisyonu hedef aldığımız, yaratıcılığımızı nasıl kullandığımız önem kazanıyor. "Sanat, rastlantılardan ibarettir. Rastlantıları sıklaştıran, sanatçının kendisidir." Her birimiz bir sanatçıyız, tuvalimiz hayatımız; hangi fırça darbeleri, hangi renkler, hangi yardımcı enstrümanlar, hangi tesadüfler, hangi gizemler?

Venüs, aşk diyor. Aşk, yoldur. Hangi yol, neye giden yol, nasıl bir yol? Bu yol kendimize gidiyor. Ona gitmek, kendimizi ifade edebilecek bir şeyler bulmaktan geçiyor. Sanat bunun içindir. İnsana kendini anlama, tanıma şansı verir. Yaşama sanatını anlamamız isteniyor bizden! Sevgide olmamız, sevginin bizde doğup bizde büyüdüğünü, en çok bize iyi geldiğini, onun her şeyi kabul etmek değil, kendini Tanrının o saf tınısında duyurabilmek olduğunu anlayabilmek! Barış, insanı akla, berekete götürür. Burada barış, kendimizde barış, kendimizle barıştır. Tıpkı sevginin kendimizde sevgi, kendimize sevgi olduğu gibi! Kızdığımız da, kırıldığımız da, küstüğümüz de kendimizizdir aslında! Ayırmak, ayrılmak, kendini kendinden ayırmaktır. Oysa teşekkür edebildiğimizde, görebildiğimizde yeni bir sayfa açılır. Benzer bir deneyime gerek kalmamıştır.

Kiron, şifa boyutunu ele alır. Kimse kimseye şifa olamaz, kendinde kendine şifa olmaya niyet etmedikçe! Hizmet, insanın özünedir. Hizmet etmek, ürün vermektir şifa! Yapabildiğimiz, katkı sunabildiğimiz her şey kendimizedir. Bellek alanı genişler, hayat sırrını biraz daha açar, kanatlarımız açılır böylelikle, varoluş da bize yüreğini açar. Farklılıklarımız, şanssızlık olarak kabul ettiklerimiz, bizi geriye çektiğine inandıklarımız hep Tanrının kutsal dokunuşudur. Ona nasıl baktığınız, onda ne gördüğünüz, onu nereye koyduğunuz, ne fark ettiğinizdir önemli olan!

Düzenleyici Kadim Kozmik Şakacı Jüpiter ve Modern Kozmik Şakacı Neptün ile etkileşim içinde, her şey ilk bakışta göründüğü gibi olmayabilir. Hızlı karar vermemekte, peşin hükümlü olmamakta, önyargılı yaklaşmamakta fayda var. Bir şeyler kendiliğinden uzaklaşıyor. İzin verin! Uzaklaşan bir şey varsa, yaklaşmakta olan bir şey de vardır. Neyin nereye varacağını bilemezsiniz. Öngörüde bulunabilirsiniz; zira perşembenin geleceği çarşambadan bellidir denir; bununla birlikte bir kesinlikten de bahsedemezsiniz. Seçimlere saygı göstermek, olgunlaşmanın şanındandır. Seçimlerinizi de ancak böyle daha iyi anlayabilirsiniz. Merkür hala retro ve Neptün’den sert bir etki alıyor. Hayalgücünüzü negatif senaryolar yazmak için değil, hayatınıza yeni bir soluk getirmek için kullanın! Neyin vadesi dolmuş olabilir?

Oğlak yükseliyor yeniay haritasında, Satürn vurgusunu güçlendiriyor bu durum, 20 Aralık Çarşamba günü Satürn’ün oğlak burcuna geçerek çok daha güçleneceğini düşünürsek, dümene hakim olma zamanı! Geminin kaptanı sizsiniz, o gemi sizin yaşamınız ve fırtınadaki kayıptan denizi sorumlu tutamazsınız; siz bir kaptansanız, denizin dilini öğrenmek sizin işiniz, onunla daha güçlü bir bağ kurabilmelisiniz; zira suyun şakası olmaz.

Son düzenleyicinin Mars olduğunu görüyoruz. Mars MC dediğimiz gökyüzünün tepe noktası yani kariyer noktası ile kavuşum halinde, iş- kariyer döngüleri, buradaki netleşmeler, finansal süreçler önem kazanıyor. Karşımıza çıkan fırsatlar fırsat mı yoksa bir tuzak mı iki kez düşünmeli! Bırakıp, kaçıp gitme değil de var olanı hak ettiği yere getirme! Yarım bırakma değil, tamamlama ve tamamlanma zamanı! Taşlar yerini buldukça sürecin akışı güç kazanacaktır. Yakan hırslar değil, derin tutkular ve samimiyetle verilen emekler karşılığını alacaktır. Savaşmayın sevişin; kırıp dökmeyin, uzlaşın ve birleşin! Vakit birlik olma zamanı! Buna direnenler kendiliğinden yolumuzdan çekilerek birbirleriyle karşı karşıya geliyor.

Merkür, 22 Aralık Cuma günü durağan konuma geçiyor. 24 Aralık Pazar günü ileri harekete geçiyor. İki hafta kadar yavaş olacak. Depar atmaya kalkışmamakta fayda var. Eksik gedik ne kaldıysa onları tamamlamaya bakın. Durağan harekette retro öncesinde yaptığınız listeyi gözden geçirin. Neler tamamlandı? Neler ayağınızın altından kalktı? İleri hareketle oluşacak yeni gündemlere yer açılmış olabilmeli! Retro boyunca kondüsyonlarına yatırım yapmış olanlar, sonrasında çok daha şanslı olacaklar. Burada şans, hak edilmiş olandır; aklımızı kullanarak, işaretleri okuyarak, işte bunu anlamak önemli!

18 Aralık Pazartesi (Ay günü)
Ay: Oğlak (15:33 itibariyle) (15:08 boşlukta)
Güneş: Yay

Yay enerjisiyle uyandığımız bir gün! Sabah saatlerinde gerçekleşen yeniay ile yeni başlangıçların tohumlarının atılma zamanı! Tohumları yay enerjisiyle ekiyoruz. Yay en basit haliyle "yüksek hedefler" anlamına gelir. Kutsallaştırdığımız neler var? Onları kutsal kılan nedir? Kutsallaştırmak mı yoksa kutsallığının ardına saklanmaya çalışmak mı? Buna inanmak mı istedik yoksa buna inanmak için haklı sebeplerimiz mi vardı? Tek bir şeye inanın ve daima güvenin: "Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir." ve bu tamamen güvenli, bu yaşamı değerli kılan biricik gerçekti. Hiçbir kıyafeti fazla benimsemeyin, değilse onun yenilenmeye ihtiyacı olduğunu unutursunuz ve bir yerden sonra kötü bir koku kaplar etrafı! Odağınızı geniş tutun. İnsan her şeyden besleniyor ve her şeye ihtiyacı var. Sıkışan odaklar, varlığına alışılmış zincirler olur. Gökyüzü diyor, ben demiyorum, iletiyorum, elçiye zeval olmaz! Oğlak enerjisiyle devam edeceğiz güne! Hayat ciddi bir kurumdur azizim, hak eden hak ettiğini alır. İnsanı, seçimleri ve bu seçimlerin köklendiği gerçekler kahramanlaştırır. Kahraman olmak, uyanık olmaktır. Yolcuya yol gerek! O yolda inanç, insanın kanatlarıdır. Şüpheye düştüğü an düşüş başlamıştır. Huzur içinde olun, yükseliş hep daha yüksek bir ışıkla olacaktır. Emin olan, emin olduğu o şeyi bulan, sırra yaklaşır. İşte o zaman her şey anlamlanır.

19 Aralık Salı (Mars günü)
Ay: Oğlak
Güneş: Yay

Oğlak enerjisiyle akan bir gün! Düzenleyici Satürn anaretik dediğimiz krizli bir dereceden bize selam çakıyor. Bir şeyler yapılanıyor, eylem planları gözden geçiriliyor, ilham alınıyor, bir yanımız aceleci, bir yanımızın içi içine sığmıyor, bir yanımız bir huysuz, bir yanımız fazlaca iyimser, bir yanımız katı mı katı… Ali’nin aklından geçen ile gerçekte olan arasındaki yedi farkı bulun! Fiziksel enerjinin yüksek olduğu bir gün! Ziyan etmeyin efendim! Neptün de devrede! Yaratıcılığınızı kullanacağınız, içsel bir boyutu yaşayacağınız bir şeyler olsa… Ne olabilir mesela? Jüpiter de devrede! Aklınızı kullanın, geniş ufuklara dalın! Bir şarkı, bir yolculuk planı, bir film, bir… Bugünü büyülü kılabilecek ne olabilir? İçeride bir şey dikkatinizi ona yöneltmenizi bekliyor. Gülümseyin, çekiyorum! Ve kapayın gözlerinizi, gözlerinizi gözlerinizin önüne getirin. Kendinize gülümseyebilmek önemli!  

20 Aralık Çarşamba (Merkür günü)
Ay:  Oğlak (17:35 boşlukta)
Güneş: Yay

Güçlü bir gün! Önemli bir eşik! Derin nefesler! Planlandığı gibi gitmeyebilir her şey! Rahat olun! Daha yüksek bir zeka devrede! "Ne biliyorsun altının üstünden daha iyi olmadığını?" Aklından bir şey geçiyor ve hayattan hiç düşünmediğin bir cevap geliyor. Ne umduk ne bulduk! Ne için yola çıkmıştık neredeyiz! Biraz sakin ol! Etrafına bakın! Derin bir nefes al. Tam da şu an durduğun noktada olmanın senin için araladığı fırsat ne olabilir? Bir adım at ve bir adım daha… Sadece devam et. Belki bu sürprizler ardında çok daha değerli başka bir şey var. "Güneş battı diye gözlerini kaparsan yıldızları göremezsin."

21 Aralık Perşembe (Jüpiter günü)
Ay: Kova (04:29 itibariyle)
Güneş: Yay

Kova enerjisiyle uyanıyoruz güne! Pazartesi gününden beri bir ciddiyet çökmüştü üzerimize, bir iş aşkı, sorumluluk duygusu, toplumsal konular, kimlikler, sosyal mesaj kaygısı… Şimdi biraz daha özgür hissetme şansı devrede kendimizi… Biraz daha çılgınca bir şey yapmalı belki de! Ne olabilir? Nereden başlanabilir? Fiziksel enerji yüksek! Agresyona bağlamak da mümkün! "Keskin sirke kübüne zarar çocuğum, öfke ile kalkan zarar ile oturur." içerikli anneanne öğütlerini hatırlamak için güzel bir gün! İçimizde bir şey kırılıyor ve bu kırıklardan etrafa ışık sızıyor. Sevgi neydi? Sevgi, çılgınlıktı, çılgınca bir şeydi, keyifliydi, cesaretti, o cesaretle büyümekti, aşka (yola) kapıyı açabilmekti. "Aşk, en büyük devrimdir." Haydi yapalım! İnsan en çok yapmadıkları şeyler için pişmanlık duyarmış. Olmadı toparlarız bir şekilde ortalığı! Finansal çılgınlıklar hiç tavsiyemiz değildir.

22 Aralık Cuma (Venüs günü)
Ay: Kova
Güneş: Oğlak (18:27 itibariyle)

Aman Tanrım, aman Tanrım! O gün bugün! Gözyaşlarıma hakim olamıyorum! Merkür durağan harekete geçti! Yaklaşık yirmi gündür epey iyi olan kafalarımız yerini ayılmaya bırakıyor! Nasıl geldim ben buraya hatırlamıyorum mu diyorsunuz? Sakin olun! Her şeyi anlatacağım! 4 Aralık Pazartesi günü başlamıştı her şey, o günden bugüne neler oldu hemen göz atın, bir liste yapın, gündeminiz neydi, nerede eksikler, yarım kalanlar tamamlandı? Nelerden özgürleşildi? Yayı geri çektik, hedefe kilitleneceğiz artık ve oku fırlatacağız. Kaldı mı ayağınıza takılan bir şey? Şu iki gün, iki hafta içinde onlardan da özgürleşelim ve açılsın kapılar! Ne yapacaktınız, ne yaptınız, ne yapabilirsiniz? İki vakte hızlanan bir tempo görüyorum! İki gün mü desem iki hafta mı! Yok vallahi, iki ay değil! Güneş oğlağa geçiyor, Satürn de oğlakta, güzel bir kavuşum bizi bekliyor! Işık ile karanlık, Güneş ile Satürn, öz ile zaman! Kapıyı açmanın yolu, ne için burada olduğumuzu hatırlamak! Boşa geçirilecek vaktimiz yok! Vakit nakittir. Yatırımınızı iyi yapın!

23 Aralık Cumartesi (Satürn günü)
Ay: Balık (16:41 itibariyle) (12:11 boşlukta)
Güneş: Oğlak

Balık enerjisine doğru yürüyoruz. Güne çılgın bir başlangıç yapmış olabilirsiniz. İçinizde sevgi yükselmiş olabilir! Ne güzel! Abartmayın yeter! Bir uçuş enerjisiyle başladığımız güne biraz daha ağırlaşan bir enerjiyle devam ediyor olacağız. Balık enerjisi ayaklarımızı yerden keserek bizi hayaller, imajlar dünyasına sürüklemek isterken Satürn ve Güneş "Hop dedik!" diyor. Yapılacak işler var, önce onları halledelim. Alkolü tercih ederseniz abartmamanızı tavsiye ederim. Ay balıkta malum, cumartesi akşamı da olunca… Mistik pratikler çok iyi gelir. Ruhunuz daha özgür hissedecektir. Her şey bir anda olmaz, taşı delen suyun gücü değil, damlaların sürekliliğidir. Günün sonunda size nasıl yağacağınız anlatılmış olacak, kuraklık çeken her parçanıza şifa olsun!

24 Aralık Pazar (Güneş günü)
Ay: Balık
Güneş: Oğlak

Ve Merkür ileri harekete geçer. "Düşünüyorum, öyleyse varım!" Çenemize vurabilir bu durum, söz gümüşse sükût altındır. Önce bir süreci hazmedelim! Enerji yüksek! Mistik bir gün! Bir şey ağzımızdan çıkmadan önce iki kere düşünmeli! Ağzımızdan çıkana kadar kontrolü bizde, çıktıktan sonra o artık kendi başına yaşayan bir parça… Neyi hayata kattığınızın farkında olmak gerek! Jüpiter devrede… İdrak kapıları açık! Hayatın sırrı nedir? Biraz ona açalım mı kendimizi? Deneyelim mi? Biraz Şems, Mevlana, Yunus Emre okuyalım mı? Bir hülyalara dalalım mı? Yarın için, yeni bir hafta için niyetiniz nedir? Kalbimizi neye açsak bu bizim için her günü daha bir anlamlı kılardı? Öyleyse bunun tam zamanı! Yaşam her yolda öze açılır ve o özün bir tek adı var: sevgi. Her bir hücrenizin sevgi olduğunu hatırlayın ve kendinizi okşayın.

İyi ki varsınız!

Yüreğe selam olsun,

Hüseyin Akdağ

Kaynak: www.anneoluncaanladim.com

Bireysel Doğum Haritası Analiziniz için bizimle iletişime geçebilirsiniz:

0212 274 08 47 / 0544 798 52 07
www.heraakademi.com

Doğum haritası analizimiz ile kim olduğunuzu, dışarıdaki kişinin sizi nasıl gördüğünü, neyin size iyi geldiğini, bunların bir araya geldiklerinde birbirlerini nasıl etkilediğini, sahip olduğunuz potansiyelleri, yakın çevrenizi, ailenizi, iç dünyanızı, aşkın sizin için ne olduğunu, yaşama nasıl hizmet edebileceğinizi, partnerinizden aslında ne beklediğinizi, onunla olmanın size sağladığı fırsatları ve bu durumun sizi karşı karşıya bıraktığı sınavları, yaşamda sizi neye çağırdığını, neyin sizin ufkunuzu genişletebileceğini, iş ve kariyer hayatınızın önemli sırlarını, arkadaşlık ilişkilerinizi, neye teslim olmanız gerektiğini ve ruhsal olarak nereden nereye ilerlemenin önemini bulabilirsiniz.