HÜSEYİN AKDAĞ
huseyinakdag@anneoluncaanladim.com
Kalbin zaferi

19 Mart - 25 Mart 2018 haftası

19 Mart Pazartesi 02:14 Güneş- Kiron Kavuşumu (17- 20 Mart)
20 Mart Salı 07:02 Merkür- Venüs Kavuşumu (18- 21 Mart)
20 Mart Salı 19:15 Güneş Koça Geçiyor
23- 25 Mart Cuma- Pazartesi 03:18 Merkür Retrosu Başlıyor (14- 16 Nisan)
24 Mart Cumartesi 19:07 Güneş- Mars Karesi (22- 27 Mart)
24 Mart Cumartesi 02:16 Venüs- Pluto Karesi (23- 24 Mart)

Haftaya cumartesi gününden beri etkisi gittikçe güçlenen Güneş- Kiron kavuşumuyla giriyoruz. İçimizi sızlatan bir şey var sanki, adını koyamıyoruz. Bir şeyler iyileşiyor mu yoksa saklı yaralar sızlayarak kendini mi hatırlatıyor, anlamak kolay değil.  Neyse ki uyandığımız sabah itibariyle artık bu etki hafiflemeye başlıyor. Bazı şeyleri değiştiremezsiniz, sadece kabul edebilirsiniz ve böylelikle ötesine geçme şansı kazanırsınız.

Merkür- Venüs kavuşumu, bizi bir şeylerin değerini anlamaya çağırıyor. Gündemimiz değerimiz, kaynaklarımız ve ilişkilerimiz gibi başlıklardan oluşuyor. Cesareti uyandıran ne olabilir? Bu nasıl bir yolculuğu başlatır? Savaşımız nedir? Bu savaş bize ne kazandırır? Ne kaybettirir? Ne kazandırmış, ne kaybettirmiş olabilir? Ne ummuştuk, ne bulduk? Şimdi seçimlerimiz ne doğrultuda olacak?

Güneş, koça geçerek ışığın güç kaybettiği döngüyü tamamlıyor ve ışığın güç kazandığı döngüyü başlatıyor. Kozadan çıkıyoruz. Şimdi cesaret, hareket zamanı! Tabii kendimizi şaşkınlıkla oradan oraya atılıyorken de bulabiliriz. Bu döngü, eylül ayına kadar sürüyor. Güneş koçtayken cesareti uyandırıyor. Bu aptal cesareti olursa ortalık karışıyor. Aklın ve kalbin el ele olduğu cesaret değerlidir. Boğada ayaklarımız yere daha sağlam basıyor, tohumlar ekiliyor. İkizlerde, sahip olunan ne varsa ortalığa dökülüyor, herkes ihtiyacı olanı alıyor. Yengeçte, aile bağları, içsel döngüler, bunların harekete geçirdikleri gündemimizi oluşturuyor. Köklerimiz güçlendiriliyor ve güçlü kökler, daha kolay ürün veriyor. Ürün, aslanda tüm heybetiyle bizi temsilen kendini gösteriyor. Başakta pişiyoruz, son dokunuşlarla artık benlik yerini iç dünyaya açılan bir yolculuğa bırakıyor ve karanlığın güç kazandığı yolculuk başlıyor. Işık benden, karanlık senden gelir. Karanlık, saklı olandır. Karşımıza gelen, onu ortaya çıkarır. Biz kendi bilinmezliğimize yol almaya başlarız. Bu yolculuk, bizi yaratır. En nihayet tüm sınırlar kalkar, tek oluruz ve bu bilinçten yeni bir ben olarak doğarız. Güneşin koça geçmesiyle olan budur.  

Merkür, cuma günü itibariyle durağan konuma geçiyor. Bir süredir yavaşlamış durumda, geri hareketine hazırlanıyor. Bu iletişim ve bilgi aksıyla ilgili konuların yavaşlaması ya da çığırından çıkması anlamına gelir. Odak, dış dünyadan içe dönüyor. Önümüzdeki haftaya Merkür retrosuyla başlıyoruz. Merkür retrosu, eksiklerin tamamlanması, yarım kalan işlerin sonuçlanması/ sonuçlandırılması açısından iyidir. Bilanço zamanı! Aralık ayında da bir Merkür retrosu yaşamıştık. Önemli yüzleşmelerimiz, eşiklerimiz oldu. Şimdi orada gerçekleşen çözülmeler önümüzü açarken, çözülemeden kalmış olanlar, gündemimize taşınıyor.

Gökyüzünde süreç, mehter takımı gibi işliyor. İki ileri, bir geri! İlerlemek için, bir koşucunun doğru pozisyonu alması gibi önce gerilemek gerekiyor. Ayağımıza takılıp duranlardan kurtulmadıkça sürecin akışı kolaylaşmıyor. Bu retro, Satürn ile kare yapacak; zamanı nasıl programladığımız, ne için ne kadar çaba harcadığımız, otorite ile kurduğumuz ilişki, kalıcılık, saygı, özel alan, gerekli sınırlar, üzerinde duracağımız konular arasında gözüküyor. Retro zamanları, karmik etkilere işaret eder. Darma dediğimiz, ruhumuzun çıkmak istediği yolculuk; karma dediğimiz, bizi bu yolculuğa hazırlayacak olan derslerdir. Darmayı açmak, karmadan özgürleşmek yani buradaki dersleri vererek bu yolculuğa hazır olmakla mümkündür. Derslerimiz önümüze geliyor. Her verebildiğimiz ders, retro sonrası gündemlerimizde bize avantaj sağlıyor.

Güneş- Mars karesi, içimizdeki savaşçının kendini ortaya koymak için can attığından bahsediyor. Güneş koçta, düzenleyicisi Mars yüceldiği oğlakta, birbirlerine kare yapıyor ve Mars, düzenleyicisi Satürn ile kavuşuma doğru ilerliyor. Mars, içimizdeki vahşi hayvana karşılık gelir. Onunla kurduğumuz ilişki çok değerlidir. Bu hayvanın akşam yemeği de olabiliriz (şişmiş egonun sorumsuz davranışı), onun güvenini kazanıp onunla işbirliği (olgunlaşma) de yapabiliriz. ‘’Pi’nin Yaşamı’’ filminde nasıl bir kaplanla küçücük bir alana sıkışıp kaldığını hatırlayın. Onunla ne kadar dost olup olmadığınızdan asla emin olamazsınız, belli bir mesafeyi korumanız gerekir; bununla birlikte birbirinize ihtiyacınız vardır ve bunu anladığınızda, sürecin akışı daha farklı bir boyut kazanır. Yıkma değil, gücünüzü bir şeyleri inşa etmek için kullanma zamanı! Ne kadar kontrolsüzce yıkıp dökerseniz, o kadar çok şeyi geriye dönüp toparlamak zorunda kalırsınız; çünkü her şey daim kayıt altında ve bu kayıtlar eninde sonunda açılıyor. Bizden aklımızı kullanmamız, ne yaptığımızı ve bunun ne anlama geldiğini bilerek yol almamız isteniyor. Kontrolden çıkanlar, kendi güçlerinin kurbanı olurlar.

Venüs- Pluto karesi, önemli bir eşikte olduğumuzdan bahsediyor. Venüs, barış ve uyuma karşılık gelir. Şu an zarar gördüğü koç burcunda, barış ve uyumun yerini, savaş ve öfke duygusu işgal ediyor. Tam da burada, bu duygunun derinliklerine inip gerçek ihtiyacın ne olduğunu, ne olmadığını çok iyi anlamak gerekiyor. Pluto, dokunduğu yerde, hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı bir etki yaratır. Biz bu dokunuşları, savaşlarımız ve barışlarımız içinde, 2008 yılından bu yana yaşıyoruz. Çok şey değişti, değişiyor. İlk defa Pluto’nun düzenleyicisi Satürn, bu kadar güçlü bir konumda, Mars da devrede, öfke ve hırsımızla kurduğumuz ilişki büyük önem taşıyor, keskin sirke küpüne zarar; bununla birlikte şunu da çok net anlamak gerek, büyük bir değişimin eşiğindeyiz ve savaşma şeklimizi değiştirmemiz gerekiyor, bu çok net! Burada bizden istenen, programı çok iyi anlamamız, ne için burada olduğumuzun farkına varmamız ve bunun üzerine gitmemiz. Canavarı yok sayamayız ve onun dışarıda değil, içimizde bir yerlerde olduğunun farkına varmalıyız.

19 Mart Pazartesi (Ay günü)
Ay: Koç (22:27 boşlukta)
Güneş: Balık

Ateş enerjisiyle başlıyoruz haftaya! Hareket zamanı! Ay- Merkür kavuşumu etkindi gece boyunca, önemli rüyalar görmüş olabilirsiniz. Gözlemci yanımızı devreye almalı ve şahit olduklarımızın içindeki mesajların farkına varmalıyız. Ay- Pluto karesi, önemli bir eşikte olduğumuzdan söz ediyor ve sınırlarımızı zorluyor. Pluto süreçleri, çok örtülüdür. Neye nasıl bir tepki verdiğimiz önemli! Ay- Uranüs kavuşumu, misafir umduğunu değil bulduğunu yer diyor. Bulduğunuz belki umduğunuzdan çok daha değerlidir. Lütfen bu değerin içinde saklı olan bilginin farkında olarak yol alın. Pluto ve Uranüs, değişmeyen tek şeyin değişimin kendisi olduğuna dikkat çeker. İş başa düşüyor ve bizim bu süreci sağduyu ve soğukkanlılık ile yönetebilmemiz gerekiyor.

20 Mart Salı (Mars günü)
Ay: Boğa (04:06 itibariyle)
Güneş: Koç (19:15 itibariyle)

Toprak enerjisiyle uyanıyoruz güne! Ayaklarımızı yere sağlam basma zamanı! Hesap kitap! Ay- Mars üçgeni, enerjinin yüksek olduğundan bahsediyor. Kontrolsüz güç, güç değildir, aman dikkat! Öfke baldan tatlıdır; bununla birlikte sınırı aştığınızda bünyeye zarar! Ay- Satürn üçgenine ilerliyoruz. Taş yerinde ağırdır. Zaman (Satürn), onunla çarpışırsanız (Mars) kötü bir düşman, onun size anlatmaya çalıştıklarının farkında olursanız bilge bir dosttur. Sizi bu bilgeliğe çağırıyoruz.

21 Mart Çarşamba (Merkür günü)

Ay: Boğa (20:19 boşlukta)
Güneş: Koç

Toprak enerjisiyle uyandığımız bir güne daha hoşgeldiniz! Huzur ve güven peşindeyiz! Bunun dışarıda değil içeride olduğunu ve içeride olduğunda, dışarıda da bir şeylerin yerini bulduğunu anlamalıyız. Ay- Neptün sekstili, günün yumuşak ve puslu bir tabiatı olduğundan, bazı noktalarda yanılsamalar içinde olabileceğimizden bahsediyor. Merkür retrosuna doğru ilerlerken dikkatli olmakta fayda var. Etrafında dönüp durduğumuz şeyin tüm günü heba etmesine izin vermemeliyiz. Çözebiliyorsanız çözün, değilse koyun kenara ve devam edin, çözüm bir yerde gelir. Ay- Pluto üçgeni, pazartesi günü bizi zorlayan şeyin şimdi anlamını bulduğundan bahsediyor. Ay- Jüpiter karşıtlığı, içsel olarak önemli bir çarpışmanın gerçekleştiğinden bahsediyor. Neyi geride bırakmamız, neyin içinden çıkmamız isteniyor olabilir?

22 Mart Perşembe (Jüpiter günü)
Ay: İkizler (08:29 itibariyle)
Güneş: Koç

Hava enerjisiyle başlıyoruz güne! İletişim ve bilgi aksı hareketli! Bir sürü gereksiz bilgi de ortalıkta dolanıyor. Malum, önümüz Merkür retrosu! Çeldiriciler kol geziyor. Ay- Güneş sekstili, yeniayla birlikte başlayan büyüyen ay fazında, yeni gündemin farkında olarak süreci besleyen ve süreç içinde beslenebildiğimiz adımlar atmamızı istiyor. Sabırsız haller işleri karıştırabilir. Anladığınızı düşünseniz de geri bildirimde bulunun, kim bilir o ne dedi, siz ne anladınız bir de bunu aktarma kısmı varsa, kulaktan kulağa oynamaktan beter olabilir. Sonra ayıkla pirincin taşını!

23 Mart Cuma (Venüs günü)

Ay: İkizler
Güneş: Koç

Hava enerjisiyle uyandığımız bir gün daha! Kafamızda kırk tilki, kırkının kuyruğu birbirine değmiyor. Ay- Neptün karesi, içmeden sarhoş modlara işaret ediyor. ‘’Biz sarhoşken üzüm henüz yaratılmamıştı.’’ Kendimize biraz da olsa kendimizle kalmak için vakit ayırmak çok yerinde olur. Ay- Merkür sekstili, içsel gözlemlerimizin verimli sonuçlar doğurabileceğinden bahsediyor. Ay- Venüs sekstili, uzlaşmak için yaratılan fırsatların, lehimize olduğundan bahsediyor. Değerinin farkında olduğumuz şeyler, değerimizi belirler.

24 Mart Cumartesi (Satürn günü)
Ay: Yengeç (11:52 itibariyle) (06:50 boşlukta)
Güneş: Koç

Ay boşluktayken uyanıyoruz güne! Hızlı manevralardan kaçınmakta fayda var. Ay- Uranüs sekstili, pazartesi tetiklenenlerin, şu an bizde yeni bir boyut açtığından bahsediyor. Çok geçmeden Ay yengece geçiyor ve su enerjisiyle doluyor ortalık! Bir içe dönüş, içsel konular, aile ve yuvayla ilgili temalar kendini gösteriyor. Ay- Güneş karesi, bir yanımız başka telden, bir yanımız başka telden çalıyor diyor. Bir an önce kalkıp gitsek mi evden çıkmamak için kırk takla atsak mı? Ay- Mars karşıtlığı, çok da duygulara sıkışıp kalma zamanı değil diyor ve bizden somut bir şeyler yapmamızı istiyor. Yaratıcılığınızı iç dünyanıza gömülüp kaybolmak için değil işe yarar bir şeyler için kullanın.

25 Mart Pazar (Güneş günü)
Ay: Yengeç
Güneş: Koç

Su enerjisiyle uyandığımız bir güne hoşgeldiniz! Rüyalarınızı önemseyin! Aklınızdaysa bir kenara not alın. İçsel enerjinin yüksek olduğu bir gün! Ay- Satürn karşıtlığı, iç dünyamızın hareketli olduğundan bahsediyor. Sorumluluklar gündemimizi oluşturuyor. Keyif almaya çalışın ve abartmayın. Dinlenmeye de ihtiyacımız var. Yoksa kimseye bir faydamız dokunmadığı gibi birisinin bizi de sırtlanması gerekir. Ay- Neptün üçgeni, bugünün hassas bir gün olduğundan bahsediyor. Duygu yoğunluğu güçlü! Daha kendi içinizde takılmak, doğayla baş başa olmak, spiritüel pratikler, bunun içinde demlenmek iyi gelecektir. Ay- Merkür karesi, bir karar vermek, önemli bir görüşme için çok da iyi bir gün olmadığından bahsediyor. İlle olacaksa da güç savaşına girmediğinizden emin olun ya da gereğinden fazla alınganlık göstermediğinizden! Süreçleri biraz dışarıdan izlemeye çalışın. Yarın itibariyle Merkür retrosu başlıyor. İçerideki cevaplar, tamamlanan süreçler, konulan noktalar… Ay- Pluto karşıtlığı, önemli bir dönüşüm sürecinden geçtiğimizden bahsediyor. Şeytanı uzakta aramayın, o tamamen içinizde, yeter ki onun nasıl bir oyunla sizi sınadığının ve buradaki sınavı vererek nelerin önünü açacağınızın farkında yol alın.

(Yazıyla alakalı video için linki kullanabilirsiniz. https://vimeo.com/260548149)

Yüreğe selam olsun,

Hüseyin Akdağ

Kaynak: www.anneoluncaanladim.com

Bireysel Doğum Haritası Analiziniz için bizimle iletişime geçebilirsiniz:

0212 274 08 47 / 0544 798 52 07
www.heraakademi.com

Doğum haritası analizimiz ile kim olduğunuzu, dışarıdaki kişinin sizi nasıl gördüğünü, neyin size iyi geldiğini, bunların bir araya geldiklerinde birbirlerini nasıl etkilediğini, sahip olduğunuz potansiyelleri, yakın çevrenizi, ailenizi, iç dünyanızı, aşkın sizin için ne olduğunu, yaşama nasıl hizmet edebileceğinizi, partnerinizden aslında ne beklediğinizi, onunla olmanın size sağladığı fırsatları ve bu durumun sizi karşı karşıya bıraktığı sınavları, yaşamda sizi neye çağırdığını, neyin sizin ufkunuzu genişletebileceğini, iş ve kariyer hayatınızın önemli sırlarını, arkadaşlık ilişkilerinizi, neye teslim olmanız gerektiğini ve ruhsal olarak nereden nereye ilerlemenin önemini bulabilirsiniz.


Yazarın Diğer Yazıları
- Peri tozu attım zamana
- Kanatlarımı seviyorum
- Tarih yeniye açılan kapıdır
- Bir kepçe daldır kalbine, şifa niyetine
- Hesap kapanıyor
- Dökülen yapraklar baharın ışığıdır
- Dünya sınavım
- Hatırlama zamanı
- Göklerin sırları
- Duyguların ötesindeki şehir
- Sırrı bilmek
- "Hayaller kurardık biz yıllar önce"
- Kendini anlamak
- Karanlık sokakların aydınlığı
- Nereye gidiyoruz?
- Güç kazanmak için
- Değişimin matematiği
- Büyümek istemiyorum anne
- Cesaret ve onur
- Yol almak
- Adalet, Karanlık ve Aydınlık
- Kaplumbağanın kazandığı bir yarış
- Kalbine dokunmak yaşamın
- El ele kutlanır hayat
- Bilinçaltı okyanusu
- Karanlıktan aydınlanmaya
- Sorumluluğunu almak düşlerin
- Mülkün temeli olan adalet
- Kalan sağlar
- Kafada çakan şimşek
- Aklın yolu
- Özgürlüğün basamakları
- Yol seni çağırıyor
- Yıldızlar yeryüzene iniyor
- Dünyada olmak
- Masallarda buluşuruz
- Aklın kervanı
- Güneşi hatırlatan
- Kalbin bereketi
- Yolun sırrı
- Sevgi ve sadakat
- Yılanın dansı
- Gümüş anahtar, altın anahtar
- Yeni yollar yeni zamanlar
- Hayalleri kadar zengindir insan
- Eskiden yeniye
- Kader programı
- Kalbin yolu
- Ben seni seçtim
- Savaşlar ve barışlar
- Sapla samanı ayırmak
- Ruhların rehberi
- Kanat çırpmak
- Aşk ve sevgi
- Özgürlük ve canlılık
- Doğan günün sırrı
- Düşler gerçeklere yürürler
- Kutsal ateşi yakma
- Gücün sırrı
- Hayaller ve gerçekler
- Zamanın ruhu
- Ruhun derin sularına doğru
- Tanrının kalemi
- Yaşamın büyüten yokuşları
- Kadersel bir eşik
- Ruhun saf ışığı
- Geleceğin ruhu
- Bugünde atılan tohumlar
- Eskinin değeri yeniye açtırdığı kanatta saklıdır
- Hakikate uyanmak
- Büyük Dönüşüm
- Tanrının tartısı
- Kalbin zaferi
- Zamana karşı kazandığımız zafer
- Suç yok, suçlu yok
- Arınma zamanı
- Yarının şarkıları
- Özgürlük seçim hakkıdır
- İnsanın en büyük keşfi aşktır
- Çocuk yarındır
- Sessizliğin çığlığı
- Yenilenen döngüler
- Gökyüzü ve yeryüzü
- Zamanı aşan öz
- Yeni zamanın yeni yolcuları
- Bilgeliğin kalbine doğru
- Savaşçı uyanıyor
- Sorular ve cevaplar
- Derin sulardan geniş ufuklara
- Sırrın berrak ışığı
- Aklımız biraz "düzenbaz ve yalancı"
- Karanlıktan doğan ışık
- Bir ben var bende, benden içeri...
- Derin suların sessizliği
- Şarkı söylemek lazım
- Yol ve değişim
- Çözülme ve saflaşma
- Akıl ve idrak
- Yol açılıyor
- Yolculuk başlasın
- Bir gün bir de bakmışsın... Hayat!
- Canlı olmak
- Fırtına sonrası doğan güneş
- Büyümenin sancısı
- Canlılık
- Yeni zamanın sırrıdır
- Ruh ve zaman
- Zamanın sırrı
- Ölüden diriye
- İçsel uyanış
- Asılı kalmak
- Savaşın anlamı
- Barışa doğru
- Yeni bir bilinç
- Sorumluluk, özgürlük ve teslimiyet
- Kalbin zaferi
- Kalpten akıla
- Söz büyüdür
- Yolun sırrı
- Yeninin doğumu
- Duygusal arınma
- Barışın yolu
- Baharın şarkısı
- Arınma ve yeniye hazırlık
- Büyük değişime hoşgeldiniz!
- Su akar, yatağını bulur!
- Ruhun diliyle konuşmak
- Yürümeye devam
- Biraz oyun zamanı
- İpleri ele almak
- Sevgiyi anlamak...
- Biraz esneyin!
- Yeni yılın ilk Dolunay’ı...
- Yeni yılın ilk haftası içimize dönmek isteyebiliriz!..
anneoluncaanladim.com'u ziyaret etmek için tıklayın
Copyright 2007-2024 ® NETATÖLYE