21 Şubat - 27 Şubat 2011

18 Şubat’ta deneyimlediğimiz Aslan-Kova aksındaki Dolunay, hepimizin travmatik noktalarına şöyle bir dokunup bizi sarstıktan sonra, henüz getirilerini içimizde tam olarak oturtup anlayamadan başka bir alt-üst edici enerjiyle savrulabileceğimiz bir haftaya daha başladık!

Son dönemde kendimizi, ilişkilerimizi anlamak, toplumsal tablodaki yerimizi almakla ilgili gösterdiğimiz çabaların doruk noktada olacağı bir süreçteyiz. Tüm uğraşlarımız “daha iyi bir dünya” yaratma yolunda “daha iyi bir kendimiz”i inşa etmek için. Yanlışlarımız varsa “ödeme günü” kapıda! Bir şeyleri başarmış, kotarabilmişsek eğer, “ödüller” bizi bekliyor!

İÇİMİZDEKİ GÖKYÜZÜ BU HAFTA NASIL?
21 Şubat Pazartesi: Dün ilişkilerde uyum, huzur ve bütünleşmelere çevrilen duygusal ibremiz bugünün alt yapısına da zemin oluşturuyor. Ancak duygusal ihtiyacımızın aksine, beyin fırtınaları, kafa karışıklığı, yanlış kararlar ve yanılgılara açık enerjilerle baş etmek durumunda olduğumuz bir günle başlamak durumundayız haftaya. İletişimin temsilcisi Merkür, Kova burcundan çıkmaya hazırlanırken oluşturacağı son açılarıyla bizi zorlayacak gibi gözüküyor! Önce 00:43’te 28 derece ile Kova’da Mars ile kavuşum yaptıktan sonra, 03:07’de Neptün ile enerjisini birleştirip 22:54’te Balık burcuna geçecek. Aklımıza birbiri ardına üşüşen düşünceler huzurumuzu ve uykumuzu kaçırabilir. Nedensiz bir gerginlikle güne başlamamız güçlü bir olasılıktır. Olumsuz ve somut gerçeklikle hiçbir ilgisi olmayan bir düşüncenin peşine takılıp kendi kendimizi yanıltmamız mümkün. Duygusallık günün ana temasını oluşturacağı için bugün ciddi bir karar, önemli bir görüşme veya imza için pek uygun değil. Biraz yavaşlamak ve ne olup bittiğini tarafsızca gerçekçi bir şekilde görmeye çalışmak çok önemli. Aksi taktirde, düşünülmeden sarf edilmiş, tartışmaya yol açabilecek sözler veya hareketlerle kendi kendimizi zora sokmamız kaçınılmaz. Kendimizi nasıl ifade edeceğimize dikkat etmemiz, olası iletişim kazalarından ve pişmanlıklardan bizi koruyacaktır. Yapabiliyorsak, odağımızı yaratıcı konulara, ilhamlara, yüksek değerlere, iyileştirici enerjileri çağıran etkinliklere çevirelim.  Deniz kıyısında küçük bir yürüyüş veya dinleyeceğimiz güzel bir müzikle günümüzü sakin ve yatıştırıcı bir dalga boyunda geçirelim. Zihnimiz dağılmaya ve etkilenmeye çok müsait. Diğerlerinin düşüncelerinin bizimkilerin arasına sızması, bulandırması mümkün. Kimlerle konuşup görüştüğümüz veya sorunlarımızı açtığımız bugün daha büyük önem taşıyor.

YANLIŞ ANLAMA İHTİMALİMİZ VAR!
Merkür’ün Balık’a girmesiyle birlikte zihnimiz daha büyük bir bütüne, kolektif bilince açık, sezgisel kavramaya yönelik olacaktır. Rüyalarımız bu dönemde bilinçaltından gelen mesajlar taşıyabilir. Özellikle Balık burçları tıpkı bir radyo alıcısı gibi algılarının her türlü yayına açık olduğunu hissedebilirler. Ancak, bütünleşmeye yönelik çalışan zihnimiz analitik ve ayrıntılı bir şekilde düşünmekte zorlanacağından, “gölge“ diye nitelediğimiz olumsuzluklara ve yanıltıcı tuzaklara oldukça yatkın. 10 Mart’a kadar dinlediklerimizi arzu ve hayallerimize göre çarpıtarak anlamlandırma, her şeyi duygusal süzgecimizden geçirerek algılayabilme tehlikesi var.

Hareket, enerji ve öfkenin temsilcisi Mars’ın yine Neptün ile gerçekleştireceği kavuşum, kızıp sinirlendiğimizde kendimizi ifade edeyim derken bizi duygusal çözülmeler yaşamaya, kızgınlığı incinmişliğe, öfkeyi gözyaşına taşıyabilir. İsteklerimizi veya kızgınlıklarımızı pasif agresif bir şekilde, surat asarak, söylenerek, konuyla ilgisi olmayan kişilere öfkemizi yönelterek, ortaya koyabiliriz. Kısacası bugün kızgınlığımızın, öznel algılamalarımızın kurbanı olmamaya bakalım.

22 Şubat Salı: Ay 10:36’da boşluğa düşmesinin ardından, 11:30’da Akrep burcunun derin ve karanlık duygu dünyasından içeri dalacak. Yoğunlaşan duygular yakıcı ve keskin enerjileriyle sorgulama ve sondajlara götürebilecek bizi. Her şeyin altında başka bir şey arama, takıntılı ve yiyip bitiren kuşkular yüzünden kontrolü elimizde tutma gibi yıkıcı eğilimlerimiz ortaya çıkabilir.

19:44’te Balık burcunda henüz yol almaya başlamış olan Merkür, Satürn ile gerilimli bir etkileşim içerisine girecek. Bu bizi olumsuz düşünce ve ruh haline sürükleyebilecektir. Her şeye karşın ilerlemeye bakalım.

23 Şubat Çarşamba: 03:07’de Mars Balık burcuna giriş yapacak. 3 Nisan’a kadar dürtüleri yumuşatan, yaratıcı yönleri, görselliği, sanatı ve romantizmi destekleyen bir enerji var. Odaklanmada zorluk, öfkeyi dolaylı yoldan ortaya koyma, mücadele etmek yerine kaçma veya meşgul olması gerekenler yerine; herhangi bir şeye kendini kaptırıp adeta uyuşturma yoluna gitme gibi temalar görülebilir. Bu konumu yapıcı olarak kullanmak istiyorsak, kızıp öfkelenmek yerine anlamaya çalışmamız, hayatı ve kişileri olduğu gibi kabullenerek, tıpkı bir su gibi bir şekilde akarak yolumuza devam etmemiz gerekli.

AY BOŞLUKTA!..
24 Şubat Perşembe: 13:16’da Ay boşluğa düşecek. 14:47’de Yay’ın geniş ve rahat, neşeli dünyasına adım attığımızda, üzerimizdeki ağırlığın bir nebze olsun hafiflediğini, içimizin enerji ve iyimser duygularla  dolduğunu hissedebileceğiz. Gevşemek, rahatlamak için yeme içme işini biraz abartmamız mümkün. Sindirim sistemimize yüklenmeyecek şekilde beslenmeye dikkat etmemizin sinir sistemimize de yararı olur. Proteinden zengin veya vücudumuzdaki protein düzeyini yükselten gıdalarla (elma, ananas, fasulye, brokoli, bezelye, salatalık, pırasa, mercimek, kabak vb ) beslenmek bizi dengede tutacaktır.

25 Şubat Cuma: Haftanın en önemli ve gerilimli günlerinden birindeyiz.

10:47’de Güneş ile Merkür 6 derece ile Balık’ta kavuşum içerisine girecekler. İdealizm, yardım, yükselen sezgisellik, hayatın önümüze çıkardığı işaretlerle bize ne söylemeye çalıştığını anlayabilme, sevecenlik ve inanmak istediğine inanma en belirgin temalar.

19:06’da oluşacak Merkür ile Plüto’nun gerilimli açılarını, 22:41’de Jüpiter ile Plüto karesi izleyecek. Cesur enerjilere açık, bir yandan da temkinli olmayı hatırlatan bir gündeyiz. Merkür-Plüto karesi genellikle her 12-13 yılda bir, 3 kez gerçekleşir. İlkinde hangi konularla karşılaşacağımızın ipuçlarını alırız. İkincisinde eksik, hata, düzeltilecek ne varsa onları gözden geçirme şansımız olur. Eğer gerekenleri yapmayı becerebilmişsek, üçüncüsünde artık bizi başarıya götüren sonuçları almaya başlıyoruz demektir. 

ÜÇÜNCÜ KEZ AYNI AÇI TEKRARLANIYOR!
Jüpiter ilk karesini 24 Temmuz 2010’da, ikincisini ise 3 Ağustos 2010’da gerçekleştirmişti. Şimdi 25 Şubat’ta son kez bu açı tekrarlanıyor.

Merkür ile Plüto’nun bu açının hemen öncesinde etkileşime girmeleri durumları derin bir anlayışla değerlendirmemize yardımcı olacak gibi gözüküyor. 2010’un Temmuz ve Ağustos aylarında neler yaşadığımıza şöyle bir dönüp bakacak olursak, (hatırlayın çok önemli iki tutulma yaşamıştık bu aylarda) şimdi karşılaştığımız olay ve koşulları daha iyi anlama fırsatına sahip olabileceğiz.

Jüpiter bizi bir heves atılımlara sürüklerken, Plüto durdurup iyice bir derinlemesine bakıp değerlendirmeden harekete geçmemize izin vermeyebilir. Bunun bizi yeniliklere ve değişime taşımaktan alıkoyan korkularımız ya da geçmiş alışkanlıklarımız yüzünden olup olmadığını iyice bir anlamamız lazım. Korkularımızla yüzleşebildiğimiz ölçüde onları aşıp onlara rağmen ilerlememiz mümkün olabilecek. Zamanını doldurmuş, bozulmuş, içi boşalmış değerlerin-konuların dönüşmesi, arıtılması, çürümüş malzemenin tekrar hayat bulacağı bir geri kazanım için, gönüllü olarak izin vermemiz hatırlatılıyor bir kez daha.

Maddesel düzeyde ise, israf ve aşırılıklardan kaçınmaya, miras, vergi, sigorta yoluyla edinilen parasal gücün, gizli zenginliklerin, hırsın dönüştürülmesine, bu konulardaki büyük sırların ortaya çıkmasına da işaret ediyor.

AY, OĞLAK BURCUNDA…
26 Şubat Cumartesi: Güne iyimser duygularla başlayacak, ancak akşama doğru biraz gerginlik veya  huzursuzluk hissedebileceğiz. 20:10’da Ay boşluğa düşüyor. 21:33’te Oğlak’a giren Ay ile duygu dünyamız ciddiyete bürünüyor.

27 Şubat Pazar: Haftanın son tatil gününü ailevi zorunluluklar, yapılması gerekenlerle meşgul olarak disiplinli bir şekilde geçirmemiz söz konusu. Başkalarına destek ve güven sağlarken kendimizi ihmal etmeyip, çok baskı altında kalmamaya çalışmamız yerinde olur.

Hepinize gönlünüzce geçecek bir hafta, sağlık ve mutluluklar diliyorum. Esen kalın.