Bu hafta biraz daha farklı bir konudan söz etmek istiyorum size. Gözlemlerime göre pek çok kişi hangi burcun insanı olduklarının bir bakışta anlaşılabileceğini zannediyor. Oysa, ancak Güneş burcumuz ile Yükselen burcumuz aynı ise (yani sabah 06:00 civarı doğmuşsak) bunu tahmin edebilmek bir ölçüde mümkün. İsterseniz söze önce, bu birbirine çok karıştırılan iki özelliğimizin tanımıyla başlayalım...

Güneş burcu bizim özümüzü, egomuzu, kimliğimizi, yaşam çekirdeğimizi, bilinçli aklımızın isteklerini temsil eder.  Doğduğumuz anda Güneş hangi burçta ise Güneş burcumuz odur. Yükselen burç ise doğduğumuz anda doğu ufkundan yükselmekte olan burçtur. Dünyayı nasıl algıladığımızı, yeni başlangıçları nasıl yaptığımızı, hayata nasıl bir yaklaşım gösterdiğimizi ifade eden sosyal maskemizdir. Doğum anında hayatta kalmakla ilgili verdiğimiz kararlardan tutun, dış görünüşümüz, çocukluk koşullarımıza kadar pek çok konuya ilişkin ipuçları verir. Şubat ayına ilişkin yorum yazımda değindiğim gibi, on ikinci ev-Balık burcu, bizim ana karnında kodlandığımız alandır. Buradan yükselen burçla dünyaya merhaba der, yaşam yolculuğumuza başlarız. “Ben kimim?” sorusunun yanıtını veren birinci ev, Yükselen burç ve ufuk çizgisiyle başlar. Bu yaşam alanında bulunan gezegenler de kendi işlevleriyle bizim dış dünyaya gösterdiğimiz sosyal maskemize renk katarlar. Örneğin; Yükselen burçla kavuşum yapan bir Satürn o insanın hayatı bir tehlike gibi algıladığını, korku nedeniyle de dünyaya gelmeye gönülsüz olduğunu ifade edebilir. Sosyal maskemiz bizim tam olarak kim olduğumuzu göstermez.  Farklı yönlerimizi temsil eden bu iki burcu bütünleştirebilmek, Güneş burcu özelliklerimizi Yükselen burcumuzun özelliklerini kullanarak ifade etmekle mümkündür.

Yükselen burcumuzun altında tamamen zıt özelliklere sahip bir Güneş burcu gizleniyor olabilir. Örneğin, Yükselen Terazi uyum, huzur, görüntüde hoşluk peşindedir. O nedenle yaşamının ilk dönemlerinde sevimli ve uysal olmak bu kişi için öncelikli olabilir. Bunların uğruna birçok sorunu görmezden gelebilir. Oysa görünürdeki bu hoşluğun altında bastırılmış öfke saklanıyor olabilir (Güneş Koç Burcu). Kişi, etrafına uyumlu, nazik, sosyal açıdan kabul edilebilir bir şekilde yaklaşırken; öfkesini birebir yakın ilişkilerinde deneyimliyor olabilir.

YÜKSELEN BURCUNUZA GÖRE…
Kısaca yükselen burçların özelliklerine birlikte bir göz atalım isterseniz.

Yükseleni Koç olan bir kişi dünyaya adeta bir savaşçı maskeyle gelmiş gibidir. Meydan okuyan bir tavrı vardır. Kendi istek ve arzularını dayatma eğiliminde olan bu kimse arzu ettikleri gerçekleşmediğinde hemen tepki vererek öfkelenebilir, hatta düşmanca bir tavır takınabilir. Öte yandan girişimci, aktif ve enerjiktir. Bu yoğun enerjisini spora veya kendisini en iyi ifade edebileceğini düşündüğü bir aktiviteye yöneltirse, içindeki gerilimleri de bir ölçüde rahatlatmış ve çevresindekilerin düşmanca yaklaşımlarına neden olmayacak şekilde kullanmış olur.

Yükseleni Boğa olanlar ise alışkanlıklarına bağlı, sabırlı, huzur ve maddi-manevi güvenlik peşinde, tensel, hayatın beş duyuya ilişkin yönlerinden zevk alan, doğayla haşır neşir olmaktan zevk alan  insanlardır. Ancak sınırlarını zorlayan bir konu olduğunda öfkeleri korkunç olur. İnatçı ve değişime kapalı oluşları kendilerini geliştirecek deneyimlerden kaçmalarına neden olabilir. Barışı sürekli kılmak adına ödün vermeleri ilişkilerde yüzeysellik ve bastırılmış bir öfke yaratabilir.

Yükselen İkizler, etrafı için neşe kaynağı olan, hazır cevap, muzip, meraklı bir portre çizer. Aynı anda birkaç işi birden yapabilecek kapasitededir. Çok yönlü ve becerikli, sürekli hareket halindedir. Gelgeç gönüllü ve değişken bir portre çizer. Hem bağımsız hem bağımlı olma ikilemini taşır. Kendisini güvensiz hissettiği durumlarda sürekli konuşur.

Yükselen Yengeç, ruh haline göre davranan, hassas, sezgisel, sevecen ve kabullenici bir insandır. Çevresindekilerin ihtiyaçlarına karşı duyarlı, onlara her an yardıma hazır, bir “kozmik anne”dir. Çevresindekilerin duygularını adeta bir sünger gibi emerek onların etkisinde kalabilir.  Olumsuz insanlarla olduğunda duygusal girdaplara kapılıp, enerjisini tüketebilir. Doyum bu kişiler için önemli olduğundan duygusal açlığını fiziksel açlıkla karıştırıp yeme krizlerine girmesi mümkündür. Kendi duygusal acıları kanalıyla başkalarının acısını anlamak, onu insanlığa katkıda bulunabilecek bir duruma getirebilir.

Yükselen Aslan, dışa dönük, girdiği ortamlarda varlığını hissettiren, utangaç olsa bile doğal ilgi odağı olabilen, enerji dolu kişidir. Öz değer duyguları yeterince gelişmemişse yaptıklarıyla övünen, kibirli bir portre çizebilir. Alkış, onay, pohpoh beklemeden kalbinden geçenleri sergilemesi gerekir.

Yükselen Başak detaycı, gözlemci, yararlıyı yararsızdan ayırabilecek kapasitede, titiz, müşkülpesent ve mükemmelliyetçi bir stil sergiler. Güvensizlik duyduğunda daha çok soru sormaya ve eleştirmeye eğilimlidir. İyi bir konuşmacıdır.

Yükselen Terazi barışsever, haksızlığa gelemeyen, sosyal, yalnız kalmayı sevmeyen, zarif ve diplomatik bir yapıdadır. Savaşmayı bilmediğinden, öfke ve rekabet duygularını sergilerken kendisini rahat hissedemeyebilir. Uyum sağlayayım derken gerçek arzularını gizleyebilir. Bu kadar uyumlu ve müsait olması başkalarının ona aldırış etmemelerine neden olabilir. Dış görünüşüne her zaman önem verir.

Yükselen Akrep oldukça yoğun, etkileyici, kontrolcü ve kuşkulu bir kişiliği gösterir. Ya çok saf ya da derin gözükür. Hayatta hiçbir şeyi hafife almaz. Sahip olduğu yoğunluk yüzünden ilişkilerinde zorluklar yaşar. Ya sever ya da sevmez. Ortası yoktur. Keskin ve etkileyici bakışlara sahip, karizmatik biridir. Enerjisinin olumsuz yönü çok yıkıcı olabilir. Kendi dediklerini yaptırtmak peşinde, zorlayıcıdır. Affedebilir ama unutmaz. Kendisiyle ilgili ser verip sır vermez, ama etrafındakilerin her şeyini bilir ve zayıf noktalarını anında keşfeder. Çevresindeki insanları değiştirmekle uğraşarak kendi değişiminden uzaklaşabilir.

Yükselen Yay neşeli, iyimser, şakacı, olayları olduğu gibi kabullenen, özgür, maceraperest, filozofça bir kişilik sergiler. Açık sözlülüğü zaman zaman dobralığı aşabilecek düzeydedir. Yeni ufuklar keşfetmek ve hayatı deneyimlemek ister. Tam bir doğa aşığıdır. Üzüntülerini görünürdeki neşesinin gerisine gizleyebilir. Düşünce ve doğrularında fanatikleşme tehlikesi vardır. Her konuda abartıya eğilimlidir. O yüzden endişelenmesini gerektiren durumlarda bile aşırı iyimser davranarak zarara uğrayabilir.

Yükselen Oğlak toplumda saygın ve önemli olmak, itibar görmek isteyen, soğukkanlı, mesafeli, tedbirli bir kişisel stili gösterir. Hiçbir şeyi hafife almadığı için yaşının gerektirdiğinden ciddi ve olgun gözükür. Sorumlu ve güvenilirdir. Kendisine ihtiyaç duyulmasına ihtiyaç hisseder. Kaybetme korkusu yüzünden kimseye bağlanmak istemeyebilir. İnsanlar onu terk etmeden o kendiliğinden uzaklaşmayı tercih edebilir. Kendisini güvensiz, yetersiz ve yalnız hisseder. Bizzat kendi kendisinin olumsuz bombardımanı altında kendisini kısıtlar. O nedenle bir başkasının kendisine otorite olmasına izin vermez.

Yükselen Kova dostça ama biraz mesafeli bir yaklaşım tarzı içindedir. Spontan, buluşçu, sıra dışıdır. Olaylara ve çevresine bakışı herkesten farklı, kendine özgüdür.
Elektrik yüklü bir enerjisi vardır. Bunu kontrolde tutabilmek ya da bir şeye yönlendirmek zordur. Doğru kanalı bulabildiğinde insanlığı ileri götürecek keşifler yapabilir. Kendi farklılığına direnir ve diğer insanlar gibi olmak için boyun eğerse beklenmedik anlarda başkaldıran, sağı solu belli olmayan bir portre çizebilir. Baskı ve sınırlamaya gelemez. Özgürlüğüne oldukça düşkündür.

Yükselen Balık ise, sezgisel, duyarlı, esnek, idealist, kolay uyum sağlayabilen bir yaklaşım tarzına sahiptir. Kendini adama ve yardım duygusu yüksektir. Kararlı davranmakta zorluk çeker. Duyguları aşırı uçlardadır. Bu dünyanın zorluklarıyla uğraşmak yerine hayal dünyasına veya bağımlılık yaratacak başka konulara kaçmaya yönelebilir. Hayal kırıklığı yaşamamak adına, gerçekçi ve kabullenici olması gerekir. Oysa kendi kendini kandırma, inanmak istediğine inanma, gerçeklerle yüz yüze geldiğinde ise suçlama eğilimindedir.

BU HAFTA GÖKYÜZÜ?..
Haftaya Koç burcu tarzında anlık tepkiler verdiğimiz bir günle başlıyoruz. Kova burcundaki Güneş’in Balık burcundaki Neptün ile yaptığı kavuşum, ani kararlarla harekete geçtiğimizde yanılma ihtimalimiz olduğuna dikkat çekiyor.

14 Şubat Sevgililer Günü’ne Boğa burcundaki Ay’ın, Oğlak’taki Venüs’e vereceği uyumlu açının etkileri ile başlıyor olacağız. Duygusal olarak kendimizi dingin, rahat ve güvende hissedeceğimiz bir ilişki içerisinde olmak istediğimiz bir güne başlıyoruz. Öğleden sonra saatlerinde Ay İkizler burcuna geçtiğinde, duygularımızı ve düşüncelerimizi aktarmak ihtiyacı yükselebilir. İletişimin yoğunlaşacağı, hareketli, pek çok seçeneği değerlendirmek durumunda kalabileceğimiz bir gün yaşayabiliriz. Merkür halen Kova burcunda geri gidişini sürdürüyor olduğundan, geçmişte bıraktığımız yakın ilişkileri hatırlatacak olaylar yaşamamız mümkün. Bunları, aynı insan ve benzeri olaylara şimdiki donanımımız ve yaşam deneyimimizle, hangi bilinçle baktığımızı test edebilecek türden olaylar olarak değerlendirmemiz gerekir.

Bu haftanın en önemli dinamiği ise, 17 Şubat Pazar günü saat 18:23 itibariyle Venüs’ün Kova burcunda yol almaya başlayacak olması. 12 Mart’a kadar devam edecek olan bu süreçte ilişkilerde zihinsel uyum ve düşünce alışverişi, nesnellik, yakın ama mesafeli bir tutum ön planda olacak. İçinde kendimize özgü özelliklerin kaybolmadığı, daha özgür ilişkiler kurmak isteyebiliriz. Konuyla ilgili ayrıntılı bilgileri Şubat ayı yorum yazımda bulabilirsiniz.

Hepinize öncelikle kendi kendinizi olduğunuz gibi sevip benimsediğiniz, bu hoşgörülü yaklaşımla diğer insanları da sevgiyle kabullenip benimseyeceğiniz bir hafta diliyorum. Esen kalın.

Yükselen burçlar yukarıda kısaca söz ettiğimiz bütün bu özelliklerini bambaşka bir kişiliği ( yani Güneş burçlarını ) gizlemek üzere sergiliyor olabilirler.