19-25 Mart 2012

Bu hafta ilkbahar ekinoksuyla birlikte astrolojik takvim başlıyor! Yenilikler ve özgürlük ihtiyacı bizi radikal kararlar almaya götürebilir. Toplumsal alanda kolayca ilerleyip gelişmeler kaydedebilmemize karşın, özel yaşantımızda zorlanıyoruz. Zihinsel olarak aktif ve canlı, duygu dünyamızda ise çalkantılı ve karmakarışığız bu hafta…

İÇİMİZDEKİ GÖKYÜZÜ BU HAFTA NASIL?
19 Mart Pazartesi: Bu dünyada kendimizi hem yabancı hem de çok özel hissettiğimiz, mantık ve mesafenin öne çıkıp özgürlük ihtiyacımızın yükseldiği bir süreci bu akşam 22.33 itibariyle geride bırakıyoruz. Gün içinde arkadaşlık, teknolojik yenilikler, haberleşme ve toplumsal konular gündemimizde olacak. Huzursuz ve dalgalı ruh halimiz bizi tepkisel ve sinirli yapabilir. Aldığımız her geri bildirimi yıkıcı bir eleştiri gibi algılayıp beklenmedik tepkiler verebiliriz. 

Gece geç saatlerde boşluğa düşen Ay, bizi sakinliğe ve huzura davet edecek. Müzik dinlemek veya sevdiğimiz herhangi bir konuyla ilgilenmek ruhumuzu yatıştıracak, bize kendimizi iyi hissettirecektir.
 
20 Mart Salı: 02.06'da yüksek bilince ulaşmanın, bir'liğin, bütünlüğün ve fantezilerle dolu renkli ve bir o kadar da iniş çıkışlı bir ruh halinin gizemli ve ucu bucağı belli olmayan, engin dünyasına dalıyoruz. Gerçek sevginin, vericiliğin, sevecenlik ve yardımlaşmanın ne olduğunu kavrayacağımız derin ruhsal alışverişlerde kendimizi kaybedebiliriz. Sanat ve yaratıcılık açısından oldukça destekleyici bu durum, 07.16'da Güneş'in Koç burcuna girmesiyle birlikte yepyeni başlangıçlar ve atılımları kuucaklayan enerjisiyle zenginleşecek. İlkbahar ekinoksuyla canlanacak, uzun sürmüş, miskinleştirip nerdeyse bezdirmiş bir kışın ardından dirim kazandıracak hepimize. 

21 Mart Çarşamba: Üzerimizi tül gibi saran hassasiyet ve anlamsız alınganlıklara açık ruh hali uzun sürmeyecek.
10.40'da Ay son açısını Venüs ile gerçekleştirdikten sonra hemen hemen bir tam gün boşlukta ve açısız kalacağı bir sürece girecek. Önemli işlerimizi sabah erkenden yoluna koymamız iyi olur. Zira ardından gelen enerjiler kabullenicilik, günü getirdikleriyle yaşama, evrenin planına teslim olmakla ilgili. Ay bağlantısız kaldığı sürece nihai kararlar almaktan veya ciddi alışverişlerden, anlaşma veya sözleşmelerden kaçınmakta yarar var. Aksi taktirde, işe yaramayan herhangi bir şey için yüklü bir meblağı ödemek durumunda kalır veya sonradan pişman olacağımız riskli kararların sonuçlarına katlanmak mecburiyetinde oluruz. 

21.20'de Güneş ve Merkür Koç burcunda kavuşum yapacaklar. Geceyi aktif ama öznelliğe eğilimli bir düşünce sisteminin etkisiyle huzursuz ve gergin geçirebiliriz. Biraz yavaşlayıp neler olup bittiğine sakin kafayla bakalım. Meseleleri öyle tartalım. Heyecanlı ve sonunu düşünmeden girişeceğimiz tartışmalar sağlıksız bir platforma oturmaktan öte, aleyhimize işleyecek şekilde gelişebilir. 

KENDİMİZE ODAKLIYIZ
22 Mart Perşembe: Bugün 11.58'de içimizdeki denge ayarı olan ve duygusal modumuzu belirleyen Ay'ın Koç'a girmesiyle birlikte öncü ve atılgan enerjiler yoğunlaşıyor. Merkür ve Uranüs'ün de Koç burcunda olduklarını düşündüğümüzde şu aralar fazlasıyla spontan, coşkun, kendimize odaklı, sabırsız, ihtiyatsız, inatçı ve öfkesi burnunda olmamız işten değil! 

16.38'te Güneş ile Ay Koç burcunda 2 derecede kavuşum yaparak Yeniay'ı oluşturacaklar. Güçlü bir heyecan dalgası bize yepyeni başlangıçlar yapmak için ivme kazandıracak. Uzun bir döngüyü tamamladık, gereklerini yerine getirdik. Artık edindiğimiz deneyimler sonucu yepyeni bilgeliklerle ışıldayan bir  yaşam görüşü ile taze ve önemli başlangıçlar yapmaya istekli ve hazırız. Koç'un yönetici gezegeni Mars'ın Başak'ta geri hareketini sürdürmesi bu potansiyeli yok etmez. "Retrograde" hareket bir içe yönelme, geri çekilme ve bakma, gözleme, değerlendirme demektir.  Bugüne kadar olan girişimlerimizi, kendimizi ortaya koyuş şeklimizi irdeleyip düzeltmek, daha doğru bir deyişle, kendi yapımıza uygun düşecek bir hale getirmek ile ilgili içgörü geliştirmemize yarayacak fırsatlara sahibiz. Koç'da geri hareketini sürdüren Merkür ve Uranüs'ün Yeniay ile kavuşumda olması bu temaları iyice belirginleştiriyor. Merkür ve Mars geri harekette de olsalar, birbirlerinin yönettiği gezegenlerde bulundukları için (Merkür, Mars'ın yöneticisi Koç'ta ve Mars  Merkür'ün yöneticilerinden Başak'ta)  "karşılıklı ağırlama" denilen olumlu bir etkileşim içindeler. Bu durumda yeni düşünceler ve bakış açılarını hayata uygulamak pek de zor olmayacak. 

23 Mart Cuma: Haftanın son gününü istim üstünde, tempolu, içimiz kıpır kıpır karşılıyoruz. Enerjimiz yüksek. Duygusal dürtüye dayanan anlık tepkiler vermeye açığız. Öfkemizi kontrol etmekte zorlanabiliriz. Bu hayata ne yapmaya geldiğimizi, aradıklarımızı bulup bulmadığımızı, bulduysak bizi ne kadar tatmin ettiklerini, etmedilerse isteklerimizin peşinden gitme zamanının geldiğini hissedeceğimiz bir gündeyiz. 

20.24'te Boğa'daki Venüs, Koç'ta ilerleyen Uranüs ile zorlayıcı bir açı içine girecek. Biriktirilmiş kızgınlıklar birdenbire ortaya dökülebileceği gibi, sakin başlayan bir konuşmanın aniden yön değiştirerek tartışmaya dökülmesi de beklenebilir. Kavgacı kişilerden, gergin ortamlardan uzaklaşmak akıllıca olur.

ENERJİ VE CESARETİMİZ VAR!
24 Mart Cumartesi: Hafta sonunu kendimizi geliştirecek yeni bir hobiyle haşır neşir olmak veya aktif ve sportif etkinliklerle geçeceğe benziyor. Başlamayı düşündüğümüz girişimlerimiz için kolları sıvayabiliriz. Enerji ve cesaret isteyen işler için uygun durumdayız. 

20.20'de Güneş ile Uranüs Koç'ta enerjilerini birleştirerek zihnimizi ateşleyecekler. İnatçı ve burnumuzun dikine davranışlar zarar verebilir. 

23.44'te iç dünyamızın ve hayatımızın ritmi yavaşlamaya, sakin ve durgun, huzurlu enerjiler hakim olmaya başlayacak. Hayattan keyif almak, maddi ve manevi anlamda kendimizi geliştirip, sahip olduğumuz bu özelliklerimizle yeterli, güçlü ve değerli hissetmek ihtiyacındayız.  

25 Mart Pazar: Fiziksel yakınlıklara, hayatın hoş ve keyifli yönleriyle yüreğimizi doldurmaya ihtiyacımız var bugün de. Duygusal güvenlik ve istikrar anahtar kelimelerimiz. Barışçıl ve rafine ortamlar, sevdiklerimizle sıcacık paylaşımlar, sanatsal etkinlikler, güzel sofralar, keyifli sohbetler biz istiyorsak eğer, bizim için bizi bekler! 

BİTİRİRKEN
Tüm çabalarımıza ve dualarımıza karşın, sevgili babacığımın yorgun kalbi 15 Mart Perşembe sabahı 08.20'de, bir daha çalışmamak üzere, durdu. O artık hükmedemediği, taptaze ruhuyla örtüşmeyen yaşlı ve yorgun bedenini bırakarak sonsuzluğa uçtu. İçimizde derin bir sızı, anılarımızda bir hoş sada ile buruk bir yürek yangısı o şimdi…
Evladı olmakla gurur duyduğum örnek insan, engin gönüllü, romantik ve şakacı babamın anısı önünde saygıyla eğiliyor, onunla dopdolu yıllar geçirebildiğim için Tanrı'ya şükrediyorum. 

Tıpkı benim gibi rahmetli babam da edebiyata, özellikle şiire düşkündü. Çok okurdu. İzninizle bu haftaki yazımı babacığıma ait bir şiir defterinde yer alan, kendi el yazısıyla geçirmiş olduğu bir şiir ile noktalamak istiyorum. Fazla söze gerek yok, bence kendisini en iyi yansıtan dizeler bunlar…

BİR ÖLÜNÜN AĞZINDAN
Kabrime çiçek getirenlere gülerim;
Gafil kişilermiş şu insanlar vesselam.
Bilmezler ki bu kabirle yoktur alakam;
Ben o çiçeklerdeyim, ben o çiçeklerim.

Cahit Sıtkı Tarancı

Hepinize sevdiklerinizle birlikte geçirmenin ayrıcalığını hissedeceğiniz güzel günler ve iyilikler diliyorum. Esen kalın!