29 Ekim - 04 Kasım 2012 Haftası

Her geride bıraktığımız ay bize zor geçmiş gibi geliyor. Ancak bu kez yeni gelenin uğurladığımızdan geri kalır tarafı yok gibi!

Özellikle evlilik, ortaklık gibi yakın ilişkilerde değişim ve dönüşüm, yeniden yapılanmalara götürecek ciddi anlamda sarsıcı etkiler var. Hata affetmeyen bir döneme giriyoruz. Dikkatsizce atılacak adımlar, üstünde iyice düşünülmemiş yansıtmalar başa dert olabilir. Hele yazılı ve sözlü iletişimin temsilcisi “Tanrıların Habercisi” Merkür’ün geri harekete başlamasına ramak kalmışken...

İÇİMİZDEKİ GÖKYÜZÜ BU HAFTA NASIL?
29 Ekim Pazartesi: Sabah 08:16’da Ay’ın Boğa’nın durgun ve huzurlu ortamına girmesiyle içimizi dingin ve yumuşak enerjiler kaplıyor. Koç’un kızgın doğasından sonra Boğa’nın sabırlı, sade ve yatıştırıcı etkisiyle rahatlamaya başlıyoruz.

Hemen ardından iletişimin temsilcisi Merkür Yay burcuna giriş yapıyor. 15 Kasım’a dek meselelere idealist ve daha geniş bir açıdan, iyimser bir şekilde bakabileceğiz. Bu süreçte maceracı yönlerimiz öne çıkacağından cesur kararlarla risklere atılma eğilimimiz yüksek. Fazla idealistçe düşünebilir, aşırı uçlarda davranabiliriz. Önyargılı düşüncelere, yazılı sözlü iletişimde ayrıntıları gözden kaçıracak şekilde dikkatsiz ve üstünkörü yaklaşma eğilimimize karşı uyanık olalım.

DOLUNAY’DA KAYNAŞIYORUZ
Akşama doğru ise, günün enerjisi yükselerek 21:48’de, 6 derecede Boğa-Akrep aksında gerçekleşecek Dolunay ile kreşendo yapıyor!  Dolunay’ın konusu “kaynaşmak”. Diğerleriyle  maddi ve manevi anlamda kaynaklarımızı nasıl birleştirdiğimizi sorguluyoruz. Gerçekten kaynaşabiliyor muyuz? Bir araya geldiğimizde yarattığımız lezzet nasıl? Tek tek harika insanlar olabiliriz ama enerjilerimiz karıştığında tatsız tuzsuz bir sosla mı karşılaşıyoruz? Enerjisiz kalmakla, enerjiyle dolmak arasında gel gitler mi yaşıyoruz ya da? Hayatımızda değiştirilme, dönüştürülme zamanı gelmiş, çürümeye yüz tutmuş konular neler; bir bakalım. Onlardan özgürleşemiyorsak nedenine kafa yoralım. Bugüne dek maddi veya manevi anlamda veren salt biz olduysak, suçluyu uzakta aramayalım. Bu Dolunay’da kendi değerimizi, para ile olan ilişkimizi, korku ve bağımlılıklarımızı gerçekçi bir şekilde gözden geçirebilme şansımız var! Bilincimizde ciddi farklılıklar yaratacak etkiler alacağız. Dolunay’ın etkisi iki hafta sürer. Bu süre zarfında yarattığı etkileri somut bir biçimde gözlemleyebileceğiz. Öte yandan, Dolunay sırasında Mars (Yay)  Uranüs (Koç) ile karşıt açı içinde olacak. İstemediğimiz ya da henüz hazır olmadığımız girişimleri yapmaya zorlanabiliriz. İçimize sinmeyen hiçbir şeye kalkışmayalım.

Ayrıca, Akrep burcundaki kavuşumlarıyla Güneş ile Satürn Dolunay ile birlikte bir çeşit hesaplaşma, mutabakata varma, telafi etme, dayanışmayı ifade eden güçlü bir  temayı vurgulayacaklar. Oğlak’ın yöneticisi Satürn’ün Akrep’te, Akrep’in yönetici gezegeni Plüto’nun da Oğlak’ta “karşılıklı ağırlama” içinde olması işimizi kolaylaştıracak. Tetiklenen Uranüs – Plüto karesiyle gerek özel, gerekse de profesyonel hayatımızda önemli değişimlere hazır olalım. Yaşama şeklimizden, işimize, ilişkilerimizden, alışkanlıklarımıza, yerleşik düzenimize kadar bizi sıkan, boğan herşey değişimden nasibini alabilir!

23:04’te Ay-Plüto ile açı içine girdikten sonra boşluğa düşecek. İç dünyamızın derin tünellerine iniyor, tekrar tekrar sorguluyoruz aldığımız kararları, yoğun duygusal sondajlarla yorgun düşerek uykuya teslim oluyoruz.
 
30 Ekim Salı: Bugün işler pek istediğimiz gibi yürümeyebilir. Uzun sürmüş bir bayram tatilinden sonra üzerimize çöken rehavetle işleri ağırdan alabiliriz.

Öğlen saatleri Güneş (Akrep)-Plüto (Oğlak) uyumlu açı içine giriyorlar. Değişim, dönüşüm, güçlenme, arıtma, yeniden yapılanma ile ilgili ciddi bir vurgu var. Kişisel doğum haritalarında Akrep, Oğlak veya Balık, Başak burçlarında 5-9 dereceler arasında önemli noktaları ya da gezegenleri bulunanlar bu etkiyi güçlü bir şekilde hissedeceklerdir.

31 Ekim Çarşamba: Ayın son gününü akışta, geldiği gibi yaşamak durumundayız. Bütün gün Ay’ın boşlukta olması bizi zorlayabilir. Ne kadar hevesli olursak olalım, işleri istediğimiz kıvama getiremeyebiliriz.

Akşam 20:42’de Ay’ın İkizler burcuna girmesiyle birlikte silkinip canlanıyoruz. Haberleşme trafiğimiz, neşemiz, tempomuz artıyor.

DUYGULARIMIZI PAYLAŞALIM
01 Kasım Perşembe: İç huzurumuz ve duygusal açıdan tatmin olabilmemiz için düşüncelerimizi karşımızdakine aktarmak ihtiyacındayız. Değişkenliği gösteren bir burçta ilerleyen duygu dünyamızın yöneticisi Ay, ruh halimizi iyiden iyiye inişli çıkışlı, esintili yapacaktır. Zorlandığımız anda duygularımızı akıl yoluyla anlamaya, çözümlemeye, mantıklı kılıflara sokmaya yatkınız.

Ay Jüpiter ile birleştiğinde neşe ve keyfimiz, hayattan zevk alma katsayımız yükselecek. Ancak bu iyimser yaklaşımın uzun sürmeyeceğini anlıyoruz.

Hafta sonuna dek bizi ilişkiler, para ve ortak değerler konusunda yeniden yapılanmalara taşıyacak zorlu bir etki içine giriyoruz. Tam bunları atlattık diyecekken 9-10 Kasım civarında ikinci bir dalgayla tekrardan savrulacağız.

Karşıt açıda olan Venüs (Terazi) ile Uranüs (Koç) bugün itibariyle Oğlak burcundaki Plüto ile “öncü burçlarda bir T-Kare “ oluşturacak. İlişkilerde karmaşa ve çekişmelerin yaratacağı sarsıntıların yanı sıra, ilginç ve beklenmedik sosyallikler yaşanabilir. Öncü burçlarda (Koç, Yengeç, Terazi ve Oğlak) 3-6 dereceler arasında önemli noktaları veya gezegenleri olanlar için pek de keyifli sayılamayacak, keskin enerjilerle dolu bir süreç başlıyor. Kişisel düzlemde güven ihtiyacımız artarken, toplumsal gerginlikler, huzursuzluklarla çalkanabiliriz.

RAHATLIYORUZ...
02 Kasım Cuma: Zorlayıcı enerjiler pik yapmazdan önce rahat geçirebileceğimiz bir günle kapatıyoruz haftayı.

Yengeç burcuna girmiş olan Ay bizi duygusal anlamda sınayacak durumlara taşıyacaktır. Sevgi ve bağlılığın ne demek olduğunu içimizde sorgulayacağız. Yanlarında olduğumuzda huzur bulduğumuz, gerçek anlamda sevip sevildiğimizi hissedeceğimiz kişilerle bir araya gelmeye bakalım. Zira hafta sonunda bizi sevgi ve ilişkilerde, maddi ve manevi paylaşımlarda uç noktalara taşıyabilecek ağır ve yoğun enerjilerle karşılaşacağız.

03 Kasım Cumartesi: Hafta sonu gerilimle başlıyor. Öncü burçlardaki T-Kare’yi güçlü bir akorla duyuyoruz.

Çoktandır hissettiğimiz ancak dile getirmekten bir şekilde kaçındığımız konular gizlendikleri köşelerden adeta ok gibi fırlayacaklar. Canımızı yakma pahasına pek çok konuya açıklık getirecek durum ve koşullarla karşılaşabileceğiz.  Susup oturmak gerçekten güçleşiyor. Hisseli paralar, miras, vergi, sigorta, nafaka, tazminat vb. konularda sıkıntılı durumlar yaşanabileceği gibi, evlilik ortaklık gibi yakın ilişkilerimizde bizi kışkırtacak, değer duygumuzu altüst edebilecek, gerçekten ne istediğimizi ve neye mal olduklarını sorgulatmaya iten etkiler alacağız.

04 Kasım Pazar: Bugün çözülmüş, ucu kaçmış ilişki bağlarını yeniden derleyip toplama şansımız az da olsa var. Hayatımızı yeniden düzenlemeye giderken kimler kalacak, kimler elenecek, kimlerle ilişkimiz dönüşecek; bakıyoruz. Yeni ilişki modellerine yönelmemiz gerekiyorsa yapalım. Mevcut ilişkimizi yeniden yapılandırmaya karar verdiğimiz bir noktaya gelmişsek deneyime açık olmaktan korkmayalım.

BİTİRİRKEN
Hiç kolay olmayan bir haftayı geride bırakıyoruz. Kasım ayı, girişte belirttiğim gibi, çok daha vurucu etkilerle başlıyor! Zevklerimiz, yaşam tarzımız, değer sistemimiz bizi daha mutlu edecek, zenginleştirecek şekilde dönüşüme tabi.

Venüs; Kasım başından itibaren önce Uranüs, ardından Plüto ile gireceği zorlu iletişimle bizi beraberliklerin tozlu topraklı, taşlı çakıllı yollarından geçirteceğe benziyor! Gerçi bu sayede köklü değişiklikler yapabilme gücünü bulacağız kendimizde belki ama, ödeyeceğimiz bedeller hiç de azımsanacak ölçüde değil!

Her ne yaşayacaksak, bunların bizi geliştirecek, kendimizi daha iyi tanımamıza ve ne istediğimizi anlamamıza yarayacak deneyimler olduğunu bilelim. 

Hepimize umut dolu yarınlar, güzel günler ve iyilikler diliyorum. Esen kalın!