Bir varmış, bir yokmuş...
(7 - 13 Ocak 2013 Haftası)
İlişki dinamiklerinin değişeceği bir haftaya giriyoruz. Şu anda hayatımızı ne şekilde inşa ediyor, hangi seçimleri yapıyorsak, önümüzdeki aylarda sonuçlarıyla karşılaşacağız demektir.
Oğlak burcundaki gezegen yığılımı, korku ve kısıtlarımızdan özgürleşebilme fırsatını da beraberinde getiriyor. Yeni bir gerçekliğin içinden geçiyor, yeni ve gerçek olmanın heyecanıyla doluyoruz!
İÇİMİZDEKİ GÖKYÜZÜ BU HAFTA NASIL? 07 Ocak Pazartesi: Haftanın ilk gününde Satürn (Akrep) başrolde! Merkür (Oğlak) ve Mars (Kova) ile etkileşimleri günümüzün tonunu oluşturuyor! Sağ duyulu davrandığımız sürece bu enerjileri olumlu bir şekilde hayatımıza katmayı başarabiliriz. Güne erken saatlerde gerçekleşecek Merkür-Satürn arasındaki uyumlu açıyla başlıyoruz. İşe güce odaklanmak, titizlendiğimiz konuları yoluna koymak, evrak işlerimizi bitirmek için sabah saatleri ideal. Kendi görüşlerimizde ısrarcı olmamak, inatlaşmamak kaydıyla iyi bir etki alıyoruz.
İki gündür Akrep burcunda ilerleyen Ay, 13:32’de boşluğa düşüyor. Önümüzde yarın sabaha dek başıboş, akışta geçecek saatler var. Zihnimiz de berrak olmayacağından, önemli görüşme, toplantı ve kararları bu döneme denk getirmemeye çalışalım. Öte yandan, kişisel gelişimimize katkıda bulunacak, kendimizi daha iyi tanımamıza yardım edecek derin bir ruhsallık ve anlayışa açılıyor iç dünyamız. Yaratıcılık isteyen konular, iç yolculukları destekleyen uğraşılar açısından harika bir süreç başlıyor. Gevşeyelim, dinlenelim, kendimizi dinleyelim! Hayatı olduğu gibi kucaklayalım. Akşama zorlu enerjiler var!
HEDEFLERİMİZE BAĞLI MIYIZ? Satürn (Akrep) 21:32’de Mars (Kova) ile keskin ve yakıcı bir etkileşim içine giriyor. Bizi yolumuzdan alıkoyup iç dengemizi sarsacak, özgüvenimizi zedeleyip isyan ettirecek durumlarla karşılaşabiliriz. Engellenmişlik duygusu öfkelenip yanlışlar yapmamıza neden olabilir. Sonradan pişman olabileceğimiz gereksiz tartışmaların ve krizli durumların, kavgaların içinde kalabiliriz. Hayat, çıkabilecek bütün aksiliklere rağmen, kendi yolumuza, amaç ve hedeflerimize ne kadar bağlı olduğumuzu sınıyor adeta! Burada önemli olan, dişımızdaki etkenler yüzünden kısıtlanıp frene basmak durumunda kalmamıza karşın, öfkeye kapılmak yerine hayatın ne söylemeye çalıştığını anlama olgunluğuna ermemizdir.
08 Ocak Salı: 10:29 itibariyle enerjimiz, neşe ve coşkumuz artmaya başlıyor. Hayata daha iyimser ve olumlu yaklaşıyoruz. Yay burcunun prangalara dayanamayan, maceraperest dünyasının özgür esintileri doluyor iç dünyamıza… Ay artık Yay’da… Duygularımız ise aşırı boyutlarda! Ufkumuzu genişletecek konular, hayat felsefemizi köpürtecek deneyimler, yurt dışı konuları, yüksek öğrenim ile ilgili gelişmelere açığız.
SAĞLAM İLİŞKİLER KURMA ZAMANI 09 Ocak Çarşamba: Bu haftanın zorlu günlerinden birindeyiz. Ay 06:10 itibariyle boşluğa düşerek yarın sabaha dek rotasız, bağlantısız kalacağı bir sürece giriyor.
06:11’de ise sevgi, ilişkiler, değer duygusu ve paranın temsilcisi Venüs Oğlak burcuna giriyor! Ciddi, yalın, sınırları belirlenmiş, kendimizi güvende hissettirecek, sağlam ve saygın ilişkilere ihtiyaç duyuyoruz. Romantizmin bacadan kaçtığı bu dönemde sadakat, dürüstlük, sorumluluk bilinci en önemli konular. İşimizi sevmek, görev ve sorumluluklarımızı dikkatlice, en iyi şekilde yerine getirmek veya iş çevremizden yeni dostlar edinmek de söz konusu. Bu dönemde başlayan ilişkiler, ortaklıklar veya yatırımlar ciddi, tutarlı, amaca yönelik ve toplumsal itibarı destekleyecek şekilde olabilir.
Otorite sorunları yaşayacağımız, sınırlarımıza sahip çıkmamızı gerektirecek, gerçekçi, kalıcı veya yaş farklı beraberlikler kurulabilir. Kendi değerimizden kuşkulanmak, arzu ve isteklerimizi baskılamak, sevgide yetersiz veya kısıtlı hissetmek gibi gölge yönlerinin tuzağına düşmeyelim! Her ne olursa olsun, hedeflerimizi başardıkça kendimizi daha değerli ve güvende hissedeceğimiz açık. Masaj, güzel ortamlar, iyi bir yemek, göze veya kulağa hitap eden etkinlikler sayesinde ağırlaşan havayı, karamsar bulutları yumuşatmak mümkün!
10 Ocak Perşembe: 10:55 itibariyle içinde olduğumuz dağınık havadan kurtulup verimli bir moda geçiyoruz. Oğlak burcunda ciddi bir vurgu oluşuyor; Güneş, Plüto, Juno, Merkür ve Venüs’ün ardından Ay da artık Oğlak’ta! Hayat bizi duygularımızın, kurduğumuz bağların sorumluluğunu almaya çağırıyor. Havada ciddiyet, temkin, kontrol ve saygınlık kokusu var! Önceki Yeniay ve Dolunaylarla altı çizilen dişil enerjinin yeniden tanımlanması söz konusu.
YENİAY ZAMANI 11 Ocak Cuma: Bütün gün yapılması gereken işleri tamamlamakla uğraşacağız. Akşam 21:44’te Güneş ve Ay Oğlak burcunda kavuşum yaparak Yeniay fazını oluşturacaklar. Uzun vadeli hedeflerimizi gerçekleştirmek üzere kendimizi disipline etmek ve doğru adımlar atmak durumundayız. Yeniay bilindiği üzere yeni başlangıçlar anlamını taşır. Ancak bu kez Yeniay’ın Jüpiter ile (İkizler’de ve retro) zorlu bir açı içinde olduğunu düşünürsek, bunun mücadele ve en önemlisi odaklanma gerektirdiğini söylemek gerekiyor! Aynı anda pek çok konu önümüze gelip kafamızı karıştırabilir. Ne yöne gidip nereden başlayacağımızı, nasıl yapacağımızı şaşırabiliriz. İşin doğrusu, dikkatimizi ana hedefimize vermek ve yalnızca ana konuyu destekleyen her türlü yan bilgi ve donanıma açık olmaktır. Aksi taktirde dağılır, hiçbir şey yapamaz hale geliriz.
Oğlak pratik, gerçekçi, somut konularla ilgilenen bir toprak burcudur. Dünyayı elle tutulur gözle görülür, bildik şekillerde algılamamızı sağlar. 2013’ün ilk Yeniay’ı ile birlikte önceki Yeniay ve Dolunayların işaret ettiği konuların günlük yaşantımıza nasıl yansıdığını görüyor olacağız. Sağlamlık, değişmezlik gibi kavramların gözden geçirilmesi gerektiğini anlıyoruz. Hiçbir şey temelli ve durağan olmadığı gibi birbirinden ayrı, farklı da değil!
GERÇEK GÜÇ… Oğlak burcuna Plüto’nun girmesi ve Plüto-Uranüs karelerinin harekete geçmesiyle birlikte bilincimizde ciddi anlamda değişimler başladı! Gerçek gücün maddi dünyada bir şeyler elde etmek, saygınlık kazanmakla değil, gerçeklik sevgisi, doğa sevgisi, beklentisiz aşk, yaratıcılık ve fakındalıkla an ve an yaşamakta olduğunu algılamaya başlıyoruz. Diğerleri ne düşünür endişesi, hedeflerimizi başkalarının takdirine göre ayarlamak, yargılayıcılık ve ille de doğru olanı yapma telaşından uzaklaştıkça kendi hayatımızın otoritesi olabileceğimizi anlıyoruz.
Oğlak burcundaki Yeniay, seçimlerimize dikkat etmemiz gerektiğine, kullandığımız her sözcüğün, her düşüncenin evrende yer bulup gerçeklik kazanacağına işaret ediyor. Ne ekersek onu biçiyoruz. Evrene verdiğimiz her mesaj geri yansıyor sonuçlarıyla.
SOSYALLEŞME ZAMANI 12 Ocak Cumartesi: Hafta sonu 11:02’de duygusal modumuzdan sorumlu Ay Kova burcuna girene dek kendimizi herhangi birşey için zorlamayalım. Ancak öğlen saatlerinden itibaren plan ve programlarımız işlerlik kazanabilir. Kendimizi yaratıcılık ve özgürlük ile zorunluluklar arasında sıkışmış kalmış hissetmemize gerek yok. Arkadaş ve dostlarımız hatta sevdiklerimizle yaşayacağımız sosyallikler bizi mutlu edecek.
13 Ocak Pazar: Dinlenerek, eğlenerek, canımız nasıl isterse öyle geçirmek durumunda olduğumuz bir gündeyiz. Kalp çakrasını temsil eden Güneş’in yönetimindeki Pazar gününü gönlümüzce yaşayalım! Gerçi Venüs ile Uranüs’ün umulmadık tesadüfleri hayatımıza taşıması da söz konusu ama o da bugünün sürprizi, tuzu biberi olsun! Ay 10:38 itibariyle yarın sabaha dek boşlukta!
BİTİRİRKEN Yılbaşı tatilini can kardeşlerimle birlikte yurt dışında geçirdiğimi yazmıştım sizlere. Son gün tanık olduğum, beni oldukça etkileyen bir anıyı paylaşmak istiyorum sizlerle. Alışveriş yapmak üzere girdiğimiz dükkanın sahibi olan kişi elindeki malları kar etme kaygısı taşımaksızın bir an önce tüketme telaşında görünüyordu. Nedenini sorduğumda hüzünle gözlerime bakarak, eşini çok kısa bir süre önce kaybettiğini, bu ve bunun gibi birkaç dükkanını birlikte yoktan var ettiklerini, çok kazandıkları ama birbirlerine artık zaman ayıramaz hale geldikleri bir anda eşinin ansızın hayata veda ettiğini ifade etti. Şimdi sevdiği kişi olmadan bunca para ve imkan artık onun için bir anlam taşımıyor, satıp savıp bambaşka yolculuklara vurmaya hazırlıyordu kendini… “Asıl amacımızın birlikte mutlu olmak, gezmek, yeni yerler keşfetmenin heyecanıyla tazelenmek olduğunu unutmuştuk; hep meşgul, hep önceliklerimiz maddi dünya üzerineyken bu darbeyi yedik” diye devam etti. “Birbirinize zaman ayırın, sevin, sadece o anda olarak, beklentisizce sevin, mutlulukları ertelemeyin” dedi eşimle bana sarılarak. Yüreğim ve gözlerim dolu dolu ayrıldım yanından…
SAHİP OLDUĞUMUZ TEK GERÇEK: ŞİMDİ Her şey bir yanılsama olabilir. Bugüne dek doğru ve kesin kabul ettiğimiz her konu, zaman, herkes veya her şey! Bir varmış bir yokmuş’un sadeliğinde kaybolup gidebilir var olduğunu sandıklarımız. Tek gerçek var; o da şu anda, şu an’ın gerçeklik duygusunda kalmak. Hayatımızı nasıl geçirdiğimiz, enerjimizi nelere, kimlere, ne için sarf ettiğimiz son derece önemli. Bir gün aynı pencereden bambaşka bir algılamayla bakarken yakalayıveririz kendimizi!
Hepinize sağlıklı, mutlu, pişmanlıklar duymayacağınız sevgi dolu bir ömür, iyilikler, güzellikler diliyorum. Esen kalın!
|