(12 Eylül-18 Eylül Haftası)

Üzerimizdeki baskının giderek azaldığı, hayatın daha kolay gelmeye başladığı bir haftaya giriyoruz. Balık-Başak aksında gerçekleşecek Dolunay yüksek ideallerimizi ve hayalini kurduğumuz şeyleri pratik hayata geçirebilmemiz için gereken zemini hazırlarken, bizi içsel olarak daha iyimser ve umutlu bir duygusal platforma taşıyor. Birbirine zıtmış gibi gözüken ama aslında birbirini tamamlayan, maddi dünya ile maneviyat ve romantizm gibi enerjileri en iyi şekilde harmanlayıp dengelemek bu haftaki ödevimiz!

İkinci yarıda kafa karıştırıcı, yanıltıcı, sevgi ve ilişkilerde, para konularında çok dikkatli olmamız gereken gezegen hareketleri olsa da, olumlu bir sürecin eli kulağında! Anlamsız bilgi alışverişleri ve dedikodulara dahil olmadığımız, her duyduğumuzu kimden geldiğine bakarak sorguladığımız sürece zorlanmayız.

İÇİMİZDEKİ GÖKYÜZÜ BU HAFTA NELER SÖYLÜYOR?
12 Eylül Pazartesi,19 derece ile Balık-Başak  aksında gerçekleşecek Dolunay’ın açığa çıkaracağı duygusal yoğunluk ve duyarlılık ile haftaya başlıyoruz! Güneş (bilinçli aklımızın istekleri-egomuz ) ile Ay (en derinlerdeki duygusal ihtiyacımız, kısaca duygu dünyamız) arasındaki kutuplaşma ister istemez içinde gerilim barındıracaktır. O nedenle salt Balık-Başak burçları değil, Yükseleni, Ay burcu  veya içine doğduğu burç Yengeç olanların bir hayli etkileneceklerini söyleyebiliriz. Bu durum temelde en saf haliyle kadın figürleriyle (anne vs.) tartışmalar, ev veya aidiyet duygumuza ilişkin yaşanabilecek çatışmaları içinde barındırdığından bu tarz olaylarla karşılaşmak bizi şaşırtmasın. Baş edemediğimiz bir sorun ile yüz yüze geliyorsak, suçluluk duyguları ve çözüm üretmeye çalışmak yerine bambaşka şeylerle oyalanmaya veya konuyu yok saymaya yönelik  kaçışlar,  kişisel gelişimimizi ve mutluluğumuzu sabote etmekten öteye gitmeyecektir. Hayat bize tekrar tekrar tüm ilişkilerimizde sınır koymanın, kendi sınırlarımıza sahip çıkmanın önemini ve hassasiyetini hatırlatıyor!

DOLUNAY’DA HOŞGÖRÜ GEREK!
Dolunay, bu kez İkizler-Yay aksında bulunan Kuzey ve Güney Ay Düğümleri’yle kare açı içerisinde gerçekleştiği için, karşımızdakini tarafsız bir şekilde dinlemek, anlamak ve anlaşılmak, bizden farklı düşünen kişilere hoşgörüyle yaklaşmak durumundayız.  En iyiyi bildiğimiz iddiasıyla kendi mantığımızı ve  düzenimizi dayatmakla uğraşarak zamanımızı ve enerjimizi tüketmek yerine, önümüzdeki gerçeği görüp kabullenmek ve bununla ne yapacağımızı düşünmek gerekir. Meselelere aynı şekilde yaklaşmanın bizi bir noktaya getirmediğinin farkındalığıyla artık bakış açımızı, yani kendimizi içsel olarak değiştirmemiz söz konusu. İşte tam bu noktada bize yardımcı olacak kozmik destekler devreye giriyor.

Geçen Yeniay’da Dolunay ile üçgen açıda olan Boğa’daki Jüpiter ile Oğlak’taki Plüto, şimdi Başak’taki Merkür ile aynı açı oluşumunu yineleyecek. Bu durum bizdeki içsel dönüşümü, ruhsal büyümeyi motive ederken, hayatımızdaki gereksiz, bizi kısıtlayıp adeta boğan yüklerden kurtulup, ufkumuzu açmaya, önümüzdeki fırsatları algılamak suretiyle iyimserliğe taşıyacaktır. 

Dolunay zamanı vücudumuz ödem yapabilir. O nedenle bu srunu gidebilecek özelliklere sahip yaban mersini, üzüm, enginar, her çeşit fasulye ve domatesi bolca yemekte yarar vardır.

KENDİ İHTİYAÇLARIMIZ AĞIR BASIYOR
13 Eylül Salı 03:48’de Ay Venüs ile karşıt açı yaparak boşluğa düştükten sonra 09: 50’de Koç’un atak, gözü kara, sabırsız ve ihtiyatsız hareket etmeye eğilimli duygu dünyasını içselleştiriyoruz. Kendi istek ve ihtiyaçlarımızın ağır basacağı birkaç gün var önümüzde. Diğerleriyle uyum içinde yaşayabilmenin yolunun, kendi isteklerimiz için hevesle koştururken diğer insanlara da bu sistemin içinde yer almak isteyip istemediklerini sormaktan geçtiğini hatırlayalım.

14 Eylül Çarşamba, ilişkilerimizi, hayatın maddi ve manevi yönlerini, hedeflerimizi sorgulayacağımız bir etki alıyoruz. Venüs Başak’taki son derecelerindeyken, geri giden Neptün ile zorlayıcı bir açı içerisinde olacak. Belirtilen konularda gizlenmiş bazı gerçekler su yüzüne çıkabileceği gibi, eski davranış kalıplarını tekrar gündeme getiren olaylarla karşılaşmamız da mümkün. Öte yandan hayal gücü, sanat ve yaratıcı yönlerimizi parlatan bir durumla karşı karşıyayız. Bu etkiyle enerji düzeyimiz düşebilir, kendimizi yorgun ya da uykulu hissedebiliriz. Bugün ağır işlerden kaçınmalı, stressiz, sakin ve huzurlu ortamlarda olmaya bakmalıyız. Zira her koşulda karmaşa, yanılsama ve belirsizliklerin bizi aşağı çekebileceği, öznel yargıların tuzağına düşebilecek bir gündeyiz.

15 Eylül Perşembe günü rahat bir akışla başlamakla birlikte, bugün itibariyle ay sonuna dek sürecek yanıltıcı, kafa karıştırıcı, net olmayan bilgi alışverişleri ve değişime neden olacak krizler bizi zorlayacak.

05:40 itibariyle sevgi ve ilişkinin, paranın, değer duygusunun ve yatırımların temsilcisi, zıtlıkları uzlaştırmak, barış ve huzurla ilgili Venüs kendi yönetimindeki Terazi’ye geçiyor. Böylelikle öncü burçlarda değişime, yenilenmeye, kriz ve atılımlara götüren zorlayıcı bir T-Kare açı tetiklenmiş olacak.

10 Ekim’e dek devam edecek bu süreçte yukarıda belirtilen konular ana gündemi oluştururken, zamana yaydığımız, erteleyip geciktirdiğimiz bazı konularda, üzerinde düşünüp kararlar almamızı gerektirebilecek meydan okuyucu durumlarla karşılaşmamız beklenebilir.

AY BOŞLUKTA…
Saat 19:12’de Ay son açısını Neptün ile gerçekleştirdikten sonra boşluğa düşecek. Yaklaşık 3 saat boyunca herhangi bir ciddi karar almaktan sakınalım ve geceyi sakin geçirmeye bakalım.

22:27’de kendimiz olana, kendi kaynaklarımıza sahip çıkmakla ilgili enerjiler dolduracak içimizi. Maddi ve manevi güvence ihtiyacımız artıyor. Çevremizde güzel, rafine ve zevkli şeyler görmek, iyi yemek, iyi giyinmek, keyifli vakit geçirmek istiyoruz. Ay artık Boğa’da ilerlemeye başlıyor. Bu sakin ve dingin enerji bizi bir miktar yavaşlatmakla birlikte, günlerdir çalkalanan iç dünyamıza bir parça olsun huzur ve istikrar getirebilecek. Elimizde olmayanlara değil olana odaklanalım. Kendimizi sahip olduklarımızla değerli ve yeterli buldukça güvenimiz ve buna bağlı olarak doyumumuz artacaktır. Diyete başlamak istiyorsak birkaç gün ertelemek iyi olur; zira iştahımız açık, tatlı ihtiyacımız yüksek olabilir.

SOSYALLEŞME ZAMANI
16 Eylül Cuma Boğa’da ilerleyen Ay günümüzü sevgi ve sosyalliğin yanı sıra,  halledilecek mali konularla dolduracaktır. Cuma Venüs’ün yönetimindeki bir gün olduğu için, bugünü sevdiklerimizle, barışçıl ve huzurlu, güzel ortamlarda geçirmek, tiyatro, sinema, konser gibi keyifli etkinliklerde bulunarak değerlendirmek ruhuna uygun düşecektir. 

17 Eylül Cumartesi iki uç enerjinin etkisinde duygusal ve fiziksel anlamda zorlayıcı bir gün. Kendimizi bir an yorgunluktan tükenmiş veya birden son derece enerjik, hatta sinirli, gergin hissettirebilecek etkiler altındayız. Yengeç’teki  Mars’ın Neptün ile ve Terazi’ye henüz girmiş bulunan Venüs’ün Uranüs ile gerilimli açıları huzursuzluk ve karmaşa yüklü. Bir de buna direkt harekete geçen Plüto da eklenince tablonun ne kadar çarpıcı olduğu açıkça görülebilir. Bilindiği üzere, doğum, ölüm, arınma, eleme, başkalaşım, dönüşüm,
manipülasyon, yıkıcı kullanıldığında şiddet içeren gücü temsil eden Plüto, 9 Nisan’dan bu yana Oğlak burcunda geri hareketteydi. Kısacası bugün iyice düşünüp tartmadan, aceleye getirilmiş duygusal ve riskli kararlar almaktan kaçınmamız büyük önem taşıyor. Yanlış yönlendirildiğimiz taktirde sonradan telafisi mümkün olmayacak ciddi hatalar yapabiliriz. Gökyüzünün bu konumu hava koşullarını da olumsuz etkileyecektir. Değişken durumlara hazırlıklı olalım.

18 Eylül Pazar sabah saatlerinde Ay boşluğa düştükten sonra 11:08’de İkizler’in neşeli, muzip ve meraklı havasıyla içimizi canlandıracak. İletişimin yoğunlaştığı, hareketli bir gün yaşayacağız.

BİTİRİRKEN
Gelecek hafta önemli köklü değişimleri ve düzenlemeleri gerçekleştirmeye başlıyoruz. Enerjimiz yükseliyor. Kendimizi her şeyi yapabileceke güçte, iyimser, neşeli ve atak hissedeceğiz. Bunda hareket ve enerjinin, inisiyatifin temsilcisi Mars’ın Yengeç’in dolaylı ve edilgen havasından çıkıp, ateş gruplarından, lider ruhlu ve parlak Aslan’a geçmesinin payı büyük.

Hepinize iyi haftalar, güzel günler diliyorum. Esen kalın.