Bir süredir sürekli zamanın gerisinde kalıyorum. Hayat çok hızlı akıp gidiyor. Bir çok şey aynı anda oluyor veya ilgilenilmesi gereken pek çok konu eş zamanlı olarak önüme yığılıveriyor…

Merkür ayın 11’inden itibaren Kova burcunda geri hareketine başladı. Bunu masamda birikmiş temizlenmesi gereken işleri derleyip toplamak için bir fırsat olarak görüp kolları sıvadım. Ne var ne yok elekten geçti, atıldı, kaldırıldı, dosyalandı. Sonunda ruhum huzur buldu! Kova, elektriği ve elektroniği temsil eder. Merkür de en kısa ifadesiyle yazılı sözlü iletişimin, aklın, algının temsilcisidir. Kısacası gölgeleriyle birlikte hesap edecek olursak, 10 Şubat’a kadar iletişimde sıkıntılı bir dönemden geçebiliriz. Cep telefonumuzun birden aklı karışabilir veya bilgisayarımız formatlanmak ister. Gönderdiğimizi sandığımız mesajlar gitmez veya gider de başka bir adrese ulaşır! Merkür hareketli araçları da temsil ettiğinden günlük trafikte arabamız bize durup dururken oyun oynayıp arıza çıkarabilir! Bütün bunlar dış dünyadaki dışa vurumlardan sadece hemen akla gelen bir kaçı. Burada asıl olan bütün bu aksilik sayılabilecek olayların bizi asıl benliğimizle, içimizle iletişim kurmaya çağırması.S Dışarıdaki her türlü gereksiz sayılabilecek sesin kesilerek sadece ve sadece kendimizi duymaya çalışmamız; ne isteyip ne beklediğimizi, gerçekte ne  düşündüğümüzü anlamamız için… Kendimize yepyeni esin kapıları açtırır bize geri giden Merkür. Dinlediğimiz her müzik, okuduğumuz her satır veya izlediğimiz film, düşüncelerimizin penceresinden süzülüp girerek içimizi aydınlatır. Hayat elbette ki bu süreçte durmaz. Bizler üzerimize düşenleri yapar, hatta daha derinlemesine, dikkatli, tedbirli ve ayrıntılı bir şekilde yaparız. Yeni kararlar, yeni adımlar ise sürüncemede kalabileceklerinden veya Merkür düzeldiğinde tekrar gözden geçirilmek durumunda kalabileceklerinden pek de önerilmez. Ama önceden attığımız adımlarla ilgili olarak daha ayrıntılı bir şekilde çalışmamızı, işlerimizi toparlamamızı olası kılar. Unutmayalım ki, koskoca Disneyland bile Merkür’ün geri gittiği bir dönemde kurulmuş. Bizler neler neler yapmayız ki bu durumda?..

BU HAFTA İÇİMİZDEKİ GÖKYÜZÜ NELER SÖYLÜYOR?
12 Ocak Pazartesi haftaya geri gitmeye başlamış olan Merkür enerjisi ve Yengeç- Oğlak aksında gerçekleşmiş olan yoğun Dolunay’ın ardından biraz soluklanarak başlıyoruz. Gün boyunca Ay Aslan burcunda ilerleyecek. İçimizdeki çocuk yaşama sevincini duyuracak bize. Eğlenmek, neşelenmek, ortaya yaratıcı bir şeyler çıkarmak ve duygularımızı ifade etmek ihtiyacında olacağız.

13 Ocak Salı günü akşam saatlerine kadar aynı ruh hali içersinde olmayı sürdüreceğiz. Ancak Başak burcuna giren Ay bize artık eğlenme vaktinin bitip işlerimize dört elle sarılmamız gerektiğini, görev ve sorumluluklarımızı hatırlatmaya başlayacak.

14 Ocak Çarşamba, iş, hizmet, planlı programlı ve verimli olmak gibi konular ajandımızın ilk satırlarında yer alıyor. Elimizdeki işleri özenle ve dikkatle bitirebilecek durumdayız.

15 Ocak Perşembe biraz karışık bir gün. Önemli işlerimizi gün içinde yoluna koymamız gerekli. Zira, Ay öğleden sonra boşlukta.

16 Ocak Cuma günü ise, içimizdeki denge ayarı Ay, ilişkilerde uyum, eşitlik ve dengeyi bulmaya çağırıyor bizi. Ay, 2,5 gün boyunca ilerleyeceği Terazi burcunda.

17 Ocak Cumartesi yakın ilişkilerde romantizm hakim. Ancak geri giden Merkür’ün Balık burcundaki Uranüs ile zorlayıcı açısı gereksiz çıkışlara, ani parlamalara neden olabilir. Dikkatli konuşalım, hemen tepki verip sonradan üzülebileceğimiz sözler sarfetmeyelim!

18 Ocak Pazar günü ise artık Ay derin ve yoğun Akrep burcunda ilerlemeye başlayacak. Düşüncelerimiz ve duygularımız geri giden Merkür’ün de katkısıyla iyice derinleşecek. Herşeyden kuşkulanmak, herşeyin altında bir başka şey aramak bizi tedirgin ve huzursuz edebilir. Ancak akşam saatlerine doğru geri giden Merkür ile Jüpiter’in etkileşimi bizi biraz olsun rahatlatıp iyimserlik getirecektir.

Bu hafta, sitemiz 2. yaşgününü kutlayacak. Sizlerle birlikte daha nice yıllara diyorum. Sevgiyle kalın.